Hakan Şahin

Hakan Şahin

Ecdadın Kudüs gayreti

Ecdadın Kudüs gayreti

Siyonizm, Avusturya-Macar gazeteci Theodor Herzl tarafından Der Judenstaat (Yahudi Devleti) adlı eserinin yayımlanmasının ardından, 19. Yüzyıl sonlarında resmen kurulmuştur. Theodor Herzl  politik siyonizmin kurucusudur. Tevrat'ta anlatıldığı gibi "vadedilmiş topraklar" Kudüs'te bir İsrail Devleti kurmak için çabalamıştır. Kuruluşundan çok önce öldüğü halde, 1948'de kurulan İsrail Devleti'nin babası sayılır.
Merkezi  Sion tepelerinde olan kutsal kitaplarından kaynaklı olarak vaat edilmiş topraklara ulaşmak nihai amaçlarıdır. Ayrıca Siyonistler bu toprakları ele geçirdiğinde bütün dünyayı yönetecek merkez burası olacaktır. Diğer bütün ırklardan üstün olduğuna inanan bu gurup kendileri dışındaki her ırkın onlara hizmet etmek için dünyaya gönderildiklerine inanırlar. 
Yahudilerin, Filistin’e yönelik yerleşme, yurt ve bağımsız ülke kurma operasyonları Temmuz 1882’lerde resmen başlamıştır. Batılı Yahudi zenginlerin Filistin’den para ile Yahudiler için Osmanlıdan toprak satın alma girişimleri fiilen başlamıştır. Osmanlı Devleti, Yahudiler’in bu topraklara yerleşme arzusuna karşı çok önemli hukukî tedbirler almıştır.
Osmanlı Devleti Yahudilerin bu topraklara sığınmaması için evvelâ Filistin topraklarının hukukî statüsünü değiştirmiştir.  Bu araziyi devlet arazisi haline getirmiştir. Ancak % 20’si yine mülk arazi şeklinde devam ettiği için Yahudiler bu kısımdan koparabildiklerine yerleşebiliyorlardı. 
Sultan II. Abdülhamid tahta geçer geçmez bazı hukukî düzenlemeler ile Filistin arazisi hakkındaki kanunî boşlukları doldurmaya çalışmıştır. Böylece Yahudilere mülk satışını dolaylı olarak engellemek istiyordu. Bir taraftan da şahsî mal varlığıyla Filistin’de mümkün olduğu kadar çok toprak satın alarak bu Yahudilere bu kapıyı kapamaya gayret göstermiştir. 
Osmanlıdan toprak satın alma girişimleri ile başlayan Yahudilerin Filistin’e yerleşme operasyonları, Siyonizmin lideri Theodor Herzl’in 1896-1902 yılları arasındaki İstanbul ziyaretleri ile girişimlere yeni bir boyut kazanmıştır. Theodor Herzl, dönemin sultanı II. Abdülhamid’e Kont Nevlinski (bir Leh soylusu, II. Abdülhamit’in şahsi dostu) aracılığla Filistin’e özerklik ve Musevi ikametliği ister. Buna karşılık şu taahhütlerde bulunur:
Osmanlı Devleti’nin 33 milyon İngiliz altınına ulaşan borçlarının tamamını ödeyelim.
İmparatorluğu korumak için 120 milyon altın Frank’a mal olacak deniz filosu yaptıralım.
Devletin mali durumunu canlandırmak için 35 milyon altın lira faizsiz borç verelim.
Sultan II. Abdülhamid Theodor Herzl’in teklifini vaat ettiği para ve medya desteğine rağmen kesin bir dille reddetmiştir. Üstelik o dönem devletin bunlara çok ihtiyacı vardır. Padişah, arkadaşı Newlinski aracılığı ile Herzl’e şu sözleri göndermiştir: “Eğer Bay Herzl, senin arkadaşın ise ona söyle, bu meselede ikinci bir adım atmasın. Ben bir karış dahi olsa toprak satmam. Zira bu vatan bana değil, milletime aittir. Milletim bu vatanı kanlarıyla mahsüldar kılmışlardır. O bizden ayrılıp uzaklaşmadan, tekrar kanlarımızla örteriz. Benim, Suriye ve Filistin alaylarımın askerleri birer birer Plevne’de şehit düşmüşlerdir. Bir tanesi bile geri dönmemek üzere muharebe meydanında kalmışlardır. Devlet-i Aliyye bana ait değil, Türk milletinindir. Ben onun hiç bir parçasını veremem. Bırakalım Museviler milyonlarını saklasınlar; benim imparatorluğum parçalandığı zaman Filistin’i karşılıksız ele geçirebilirler. Fakat yalnız bizim cesetlerimiz parçalanarak, bu ülke taksim edilebilir. Ben, canlı bir beden üzerinde ameliyat yapılmasına asla müsaade edemem.” 
 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
SON YAZILAR