Etnoğrafya Müzesi ziyaretçi bekliyor

Etnoğrafya Müzesi ziyaretçi bekliyor

Ankara’nın Namazgâh adı ile anılan tepesinde bulunan ve Cumhuriyet döneminin ilk devlet müzesi olan Etnoğrafya Müzesi, birbirinden değerli eserleriyle ziyaretçilerini bekliyor.

Cumhuriyet döneminde müze olarak planlanıp yapılan ilk devlet müzesi olan Etnoğrafya Müzesi ziyaretçilerini bekliyor. Selçuklu, Osmanlı ve Cumhuriyet dönemlerinde milli ve dini toplantılara ev sahipliği yapan Namazgâh adlı tepede yer alan müze içinde barındırdığı hat sanatı ve el yazma eserleri ile göz kamaştırıyor. Müzede ayrıca ahşap eserler ile Osmanlı ve Selçuklu dönemine ait milli ve manevi eserler büyük ilgi görüyor.

MİLLİ VE DİNİ TOPLANTILARA EV SAHİPLİĞİ YAPTI

20180518_122229.jpg

Mustafa Kemal Atatürk’ün ilk istirahatgahı olan Etnografya Müzesi Ankara’nın Namazgâh adı ile anılan tepede kurulmuştur. Söz konusu tepenin, Selçuklu öncesinde mezarlık olarak kullanıldığını bilinirken, İzzeddin Keykavus’un bu tepede, Etnografya Müzesinin bulunduğu yerde bir medrese yaptırmış olduğu kaynaklardan öğrenilmektedir. Bu tepede halkın eskiden, kalker kayaların üstünde üç sıra halinde taşla örülmüş bir namazgâhta bayram namazı kıldıkları ve yağmur duasına çıktıkları edinilen bilgiler arasındadır. Tepe Osmanlılar döneminde Müslüman Mezarlığı olarak ta bilinmektedir. Oldukça kutsal olan bu tepe üzerinde, özellikle milli mücadele yıllarında Namazgâh Tepesi, önemli milli ve dini toplantılara, ayrıca törenlere sahne olmuştur. Cumhuriyetin ilk yıllarında da değişik kutsal törenler, yağmur duaları, askere uğurlama törenleri gibi olayların burada yapıldığı bilinmektedir.  

BİRÇOĞU MİLLİ VE DİNİ ESERLER

1925 yılında Namazgâh tepesinde inşasına başlanılan müzenin içerisinde bulunacak eserlerin birçoğunun milli ve dini eserler olacağından Türk mimarisine uygun bir şekilde yapılmıştır. Atatürk’ün emri ile 25 Eylül 1925 tarihinde ilk devlet müzesi örneği olan Ankara Etnografya Müzesi’nin temeli, görkemli bir törenle atılmıştır. 1926 yılında inşası biten müze 18 Temmuz 1930’da halka açılmıştır.

HAT SANATI VE EL YAZMASI ESERLERİN KALBİ

822.jpg

Müzede Türk kıyafetleri, işleme eserler, el dokumaları, madeni eserler, sünnet odası, takılar, Türk kahvesi, cam ve çini, silahlar, el yazmaları, ahşap ve taş eserler bulunmaktadır. En çok ilgi çeken bölümler arasında ise 13’üncü yüzyıldan 19’uncu yüzyıla kadar hat sanatının en güzel örnekleri ve el yazma eserler bulunmaktadır. 9’uncu salonda yer alan yazma eserler bölümünde 12’inci yüzyıldan 19’uncu yüzyıla kadar tarihlendirilen Kuran, ferman, levha, arzuhaller ve icazetnameler sergilenmektedir. Ayrıca hokka, zarf açacakları, murakka, kalem kutusu gibi yazı takımları da burada yer almak¬tadır.

AHŞAP ESERLER GÖZ KAMAŞTIRIYOR

20180518_123556.jpg

Müzenin Türk sanatında önemli bir yer tutan Ahşap bölümünde ise Selçuklu Döneminden başlayarak günümüze doğru uzanan birçok eser bulunmaktadır. 14’üncü yüzyıla ait Hacı Bayramı Veli Türbesinin kapıları da müzede sergilenmektedir. Birçok farklı teknik uygulanarak yapılan, geometrik ve bitkisel motiflerle bezenmiş; minber, mihrap, kürsü, taht, sanduka, rahle, pencere ve kapı kanatlarının en güzel örnekleri bu bölümde bulunmaktadır. 

GELENEKSEL ANADOLU EVİ DİKKAT ÇEKİYOR

Müzede bulunan bir bölümde ise geleneksel Anadolu evinin bir odasının sünnet odası şeklinde  canlandırıldığı bir düzenleme ile karşılaşılmaktadır. Burada gömme ahşap dolaplar, ahşap tavanlar ve kalem işi süslemeler, ayrıca oda içinde sünnet çocuğu yatağı, sedef kakmalı beşik, yanıyor izlenimi verilmiş mangal ile davlumbaz (şömine), geleneksel kıyafetler içinde ev hanımlarını  canlandıran mankenlerden oluşan bir teşhir yer almaktadır. Ziyaretçilerine geçmişe götüren sünnet odası geleneksel Anadolu evini tüm yönleriyle tanıtmaktadır.

OSMANLI DÖNEMİNDE KULLANILAN SİLAHLAR İLGİ GÖRÜYOR

Silah bölümünde ise Osmanlı döneminde  kullanılan kılıçlar, baltalar, saldırmalar, kamalar, süngüler, mızraklar, teberler (savaş baltaları) kalkan ve zırhlar ile ok ve yaylardan oluşan bir teşhir yer almaktadır. Bunların yanı sıra 13’üncü yüzyıl Selçuklu Dönemine alt seramik tabak, vazo, tas, çanak gibi eserler ile Rakka seramikleri ve 15-16’ıncı yüzyıl Osmanlı Dönemi çinileri sergilenmektedir. 

Emrah ÖZCAN/HABERVAKTİM
 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.