Kılıç: Medeniyet lüks araca binmek değil, Kur'an bilmektir

Kılıç: Medeniyet lüks araca binmek değil, Kur'an bilmektir

Siyer Vakfı Ankara Şube Başkanı Muhammed Kılıç, medeniyetin lüks araçlara binmek, marka giymekten geçmediğini belirterek, “Medeniyetten kastımızın Kur’an ve hadis bilgisinin artması, eğitim seviyesinin yükselmesidir” dedi.  

Siyer Vakfı Ankara Şube Başkanı Muhammed Talha Kılıç, vakfın çalışmalarıyla ilgili gazetemize açıklamalarda bulundu.

Siyer Vakfı ne iş yapar?

Vakıf olarak Kur’an’ı Kerim’i, kainatın efendisi Hz. Muhammed’in hayatını, aleme bıraktığı mesajları ve sahabe-i kiramın hayatını insanlığa daha iyi anlatmak için çalıştıklarını anlatan Kılıç, “ Siyer okunduğu zaman sadece efendimizin hayatı değil aynı zamanda onun yetiştirdiği sahabe-i kiramın da hayatı bir bakıma anlaşılmış oluyor. 
Dolayısıyla siyer efendimizin Mekke ve Medine dönemini değil, İslam’ın bütün bir tarihini bize veriyor” dedi.  

VAHİY ANLAŞILMAK İSTENİYORSA SAHABE İYİ BİLİNMELİ

Vahyi ilk muhatabı olan sahabe-i kiramın anlaşılmasına da bir hayli önem verdiklerini kaydeden Kılıç, “Biz insanlara sahabeyi anlattığımızdan itibaren İslam’ı anlatmış oluyoruz. En nihayetinde onlar, vahye muhatap olan ilk nesil. Vahiy anlaşılmak isteniyorsa sahabe anlaşılmalı. Sahabe sadece bize teorik bilgiler vermiyor. Kur’an’ın anlaşılmasından ziyade nasıl yaşanabileceğini de veriyor. Pratik bir önek de oluşturabiliyor. Onun için vakıf olarak her yılı farklı bir temayla kutluyoruz. Bu yılı ise ‘sahabe’ yılı ilan ettik. Yıl içerisinde 30 sahabeyi anlatmayı düşünüyoruz” diye konuştu.

dsc_0960.jpg

Her hadis sahih midir?

Peygamberimizden geldiği düşünülen her hadisin doğru olmadığını da belirten Kılıç, “Peygamberimizin, ‘kim benim hakkımda yalan bir hadis uydurursa cehennemdeki yerini hazırlasın’ hadisi çok açık. Ulema kılı kırk yararak hangi hadis peygamberimize ait, hangi hadis uydurulmuş, hangi hadisin sıhhat derecesi daha düşük bunu belirlemişler. Bütün bu çalışmalar sonucunda bize bugünkü hadis külliyatları çıkmış. Uydurma hadislerin de toplandığı eserler mevcut. Bu kaynaklardan araştırma yapılabilir” şeklinde konuştu.   

HADİS BİLGİSİNDEN YOKSUN KİŞİLER…

Hadis bilgisinden yoksun kişilerin bu konularda görüş belirtmesinin doğru olmadığını da kaydeden Kılıç, “Hayatında hiç hadis kitabı okumamış, Peygamberimizin hiç bir hadisine vakıf olmamış insanlar çok rahat bir hadisi zayıf yapabiliyor ya da hadisi şerifin ‘uydurma’ olduğunu söyleyebiliyor. Bu durum son derece yanlıştır. Ama Peygamber efendimizin hayatı etraflıca okunduğu zaman hangi hadisin sahih hangisinin zayıf olduğunu bizde belli bir alışkanlık kazanarak o zaman o ayrımı yapabiliriz” dedi.  

SIKINTILARIMIZI AŞMAK MÜMKÜN

Siyer Vakfı Ankara Şube Başkanı Muhammed Talha Kılıç, günümüzde Kur’an-ı Kerim’in, Peygamberimizin insanlarca iyi anlaşılmadığını belirterek şunları söyledi: “Kur’an’ın mesajları ve efendimizin mesajları ve asabın bizahı uygulaması eğer anlaşılsa insanlar bunu kendine dert edinse şu an yaşadığımız birçok ahlaki sorunun olmadığını göreceksiniz. Biz ilerlemenin, gelişmiş olmanın, medeniyetin ilerde değil de tam tersi köklerde olduğunu düşünürsek birçok sıkıntıyı aşmış oluruz”

MEDENİYET, LÜKS ARAÇLARA BİNMEK MARKA GİYMEK DEĞİLDİR

“Eğer bizim medeniyetten kastımız teknolojinin ilerlemesi ise, lüks arabalara binmek ise biz zaten bunları yapıyoruz. Bunlar olduğu halde eğitimde bir gelişme var mı çocuklarımızın ahlakı gelişiyor mu?  Hayır. İnsanların bindikleri arabalar, marka kıyafetler kendilerini kurtarıyor mu? Kurtarmıyor. Bizim medeniyetten kastımızın şu olması lazım: Eğitim seviyemizin yükselmesi, insanların Kur’an, hadis bilgisinin artması ve insanların daha yaşanılabilir bir hayata, daha adaletli bir hayata sahip olması. Peygamber efendimiz de ölçüyü bu şekilde koymuş” 

MEDENİYET İSLAM’LA BAŞLADI

“Efendimizin Kur’an-ı Kerim’de hem bir tebliğ hem bir talim, hem bir tezkiye görevi vardır. Efendimiz sadece vahiy almadı, aldığı vahiyleri ümmetine ulaştırdı, sadece ulaştırmakla da kalmadı Kur’an ne diyor, bize neyi tavsiye ediyor neyi yasakladı ne öğretti, sadece öğretmekle kalması tezkiye etti temizledi, ümmetine ‘günahlardan kaçının’ dedi, asabının günaha girmesini önledi. Böyle bir medeniyet tasavvuru oluşturdu. Çoğu asabımızdan şu cümleyi duyarız ‘İslam geldikten sonra biz kendimizi bulduk ondan önce biz çok cahil insanlardık… Hz. Muhammed geldi İslam geldi bize medeniyeti öğretti.”


OSMAN AKDOĞAN/ HABERVAKTİM

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.