Şükürler olsun Rabbimize, bir güzel bayrama daha eriştik.

Müslümanın kurban bayramını idrak etmesi farz, kurban kesmesi vâcibdir. Kevser Suresinin ikinci ayetinde Cenabı Allah, “fesallili Rabbike venhar” buyurmaktadır; Türkçesiyle “namazını kıl, kurbanını kes” diye emretmektedir. Kimse boşuna tevil mevil yapmaya çalışmasın. Kur’an-ı Kerim’de bile açıkça yazılı olan, Hazreti İbrahim’den Peygamberimize kadar İslamî bir ameliye olarak sürdürülegelen ve Peygamberimizin nübüvvetiyle kurumsallaşan “Allah için kurban kesme” ibadeti neden farz değil de vâcibdir diye sorabilirsiniz. Kurban kesmek farz değil vâcibdir; çünkü maddi ve fiziki güç ister. Hem parasal yeterliliğiniz olmalı hem de kurbanı devirip kesip yüzecek biçecek fiziki yeterliliğiniz olmalı. 

Hutbe irat etme niyetinde değilim. Bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olmanın ve yüzsüzlüğe bulanmış kara cehaletin moda hâline geldiği günümüzde böyle girizgâhlar yapmak gerekiyor. Yoksa vatandaş anlamıyor. Sadece bilgi sahibi olma değil, anlama güçlüğü de çekiyoruz. Bu boşluktan istifade eden din düşmanı ajan-tetikçiler ise boş durmayıp bin türlü alavere dalavere ile Müslümanların kafasını karıştırmaya, akı kara karayı ak göstermeye yelteniyorlar.
Son zamanlarda sosyal medyada “danaya girme insana gir” şeklinde bir paylaşım furyası koptu. Neymiş, kurban kesmektense birilerine iyilik yapmak daha evlaymış. Bre gafil mendeburlar, bir defa kurban kesme ibadetinin temel gayesi zaten insanlara iyilik yapmaktır. Müslüman, kestiği kurbanın tamamını evine saklayıp kendi başına yemez. Öyle yapanlar varsa da su-i misal emsal olmaz, yani kötü örnek işin aslını değiştirmez. Şeriata göre kurban etinin en fazla üçte biri ev halkınca yenmeli, üçte biri misafire ikram edilmeli, üçte biri de kurban kesemeyenlere dağıtılmalıdır. Özellikle et fiyatının ateş pahası olduğu günümüzde fakir fukaranın ağzına et değmesi son derece hassas bir konu hâline gelmiştir. Dikkatinizi çekerim.

Bir kısım klasik din düşmanları da kurban kesimine böyle dolaylı ağızdan değil doğrudan karşı çıkmaktadır. Kurban kesmek, onlara göre vahşetmiş, cinayetmiş, hayvan haklarının ihlaliymiş. Yedikleri etlerin önlerine nasıl geldiğini düşünemeyen o din düşmanları, fark ettiyseniz Hristiyan kâfirlerin Noel bayramlarında kestikleri hindileri hiç bahis konusu yapmazlar. Neden? Çünkü işlerine gelmez. Müslümanlar kurbanı bin türlü kurala riayet ederek kesmekle mükelleftir. Dualar okuyarak, hayvanın gözünü bağlayarak, başını okşayarak, bıçak göstermeyerek, strese sokmayarak, eziyetten kaçınarak keserler. Böyle bir kesim tarzı, dünyanın hiçbir yerindeki mezbahada, kasapta, kesimhanede söz konusu değildir. Hele hele McDonald’s gibi firmaların hayvanları canlı canlı dev öğütme makinalarına atıp toynağıyla, boynuzuyla, derisiyle, bağırsağıyla, yağıyla harmanlayarak hamburgerlik ete dönüştürmelerini zikretmeden geçmek olmaz. İnanmayanlar sosyal medyadaki video paylaşımlarını izlesin. Vahşet, işte odur. Onu da kâfirler yapar. Bazı Müslüman kardeşlerimiz özellikle büyükbaş hayvanların kesiminde zorluk yaşadıkları için ortaya zaman zaman istenmeyen görüntüler çıkabiliyor. Bizim mason medya da mal bulmuş mağribi gibi bu görüntüleri kullanarak İslamiyete saldırıyor. Aynı mason medya, “7 dakika önce bu tabakta 1/4 domuz vardı” diye paylaşım yapanlara hiç ses etmemekte; domuzların nasıl kesildiğini, Müslümanlara nasıl gizli gizli yedirildiğini, Gıda Kodeksinde nasıl kasaplık hayvan sınıfına sokulduğunu hiç haber konusu yapmazlar. Yapamazlar ki, şeytana tapan mason patronları hepsini kapı önüne kor.

Dikkat etmişseniz son zamanlarda “domuzları” inek gibi sıradan ve olağan gösterme gayretleri bir hayli arttı. Karikatüristlerin on sene önce çizdiği inek figürleri gerçekten ineğe benzerken şimdiki inek karikatürlerinin kafa kısmı düpedüz domuza benzemektir. İnanmayanlar internet âleminde istedikleri gibi sörf yapmakta serbestler.

Bütün bu din düşmanlıklarına aldırmayın ey Müslüman din kardeşlerim. Yeri geldiğinde boy boy cevap verin ama kimsenin sataşmasına ya da spekülasyonuna kanıp kurban kesmekten vazgeçmeyin. Kurban kesmek, bizim dinimizde bir ibadettir.  Kurban kesmenizi eleştirenler, sizin ibadet yapmanızı eleştiriyorlar, ibadet yapmanızı istemiyorlar. 

Biliniz ki ey Müslüman kardeşlerim,

Kurbanın akan kanıyla günahlarınız da akar gider.

Ahirette Sırat Köprüsünden geçerken kestiğiniz kurbanlar binitiniz olur.

Gerektiğinde kan dökebildiğinizi göstererek kâfirlerin gönüllerine korku salarsınız.

En önemlisi de yüce Allahü Teâlânın buyruğunu, Peygamber Efendimizin sünnetini yerine getirmiş olursunuz.
Müslüman, Hakk bildiği doğru yoldan asla sapmaz; ne kınayıcıların kınamasından çekinir, ne de kâfir ve münafıkların tehdidinden korkar. Müslüman dosdoğru oldukça, Kurban Bayramına kurban olasıcalar da hırsından, öfkesinden, kininden kudurdukça kudurur.

Tüm İslam âleminin mübarek Kurban Bayramını tebrik ediyorum.