Erkal Erdogan

Erkal Erdogan

Yerel medya üzerine

Yerel medya üzerine

Yerel gazetelerin öneminden biraz bahsetmek istedim. Açıkçası Ankara’da iyi derecede yerel gazete ve haber yapılmasına karşın bunun vatandaş nezdinde karşılık bulamadığını da belirterek.

Çünkü 6 milyona yakın bir nüfusa sahip Ankara’nın bugün 14 yerel gazetesi, 10’a yakın internet sayfası var.

Fakat bu gazetelerin ve internet sayfalarının ulaştığı kişi sayısı nüfusu Ankara’nın 5’de 1’i kadar küçük şehirdekileri bulmuyor. Neden Ankara’da kent bilinci oluşmuyor.

Başkentliler şehirlerinde ne olup bittiğini açıkçası ana akım medyadan çok kısıtlı şekilde öğreniyor.

Dünyanın pek çok başkentinde metro istasyonlarında tamamen o şehre ait gazetelerin stantları bulunuyor.

Ankara Büyükşehir Belediyesi buna öncülük edemez mi? Gayet tabi edebilir.

Belediyenin almış olduğu bir kararı çoğu kişi günlük hayatta başına geldiğinde anlayabiliyor.

Her ne kadar yerel gazeteler ve internet sayfaları bu kent bilincini oluşturmaya çalışsalar da belediyenin buna öncülük etmesi çok daha etkili bir katkı olur.

Kalkınma ajanları güzel işlere, projelere imza atıyor. Fakat bilenler, bu şehri takip edenler zaten bunları biliyor.

Ajanslar daha uzak kesimlere ulaşmalı kent bilincini buralarda oluşturmalı. Ankara’da Ankaralıdan fazla memleketi başka olanlar yaşıyor. 

GENÇ NESİL ANKARALI

Çoğu kütüğünde yazan memleketini görmemiş bile. Hele ki genç nesil tamamen bu şehirde büyümüş okumuş artık tamamen buralı.

Bu konuda en beğendiğim örnek Ankaragücü ve Gençlerbirliği.

Gerçekten bu takımlar kentin simgeleri ve bunu yaşatıyorlar onları anmadan geçmek istemedim.

İşin özünde Ankara’nın medyada ana akıma ihtiyaç duymadan kenti yerel gücüyle vatandaşına en iyi şekilde ulaşması elzem bir konu.

Büyükşehir dışında ilçe belediyeler bu konuya önem vermeli. İlçelerinde bu yerel gazeteleri bulundurmalı gerekirse gazetelerden belirli sayılarda temin edip bunu vatandaşın en çok zaman geçirdiği noktalara yaymalı.

Emin olun bu yapıldığı takdir çok farklı bir Başkentle karışılacağız. 

ŞEHRİMİZİ TANIYOR MUYUZ?

Maalesef belirtmeliyim ki hayır. Ankara’da yaşayanlar şehirlerinin sadece işe gidip gelmeli güzergâhını tanıyor ha birde alışveriş merkezlerini.

Peki neden?

Bu işler okul çağında başlar. Hangi okulda derslerde şehrin önemli kültürel, tarihi mekânları tanıtılıyor. Bugün Ankara’da bulunan müzelere Ankaralıdan çok yabancı turist geliyor.

Ankara demek Hacı Bayram demektir ama yerini bilmeyenler var. Ankara demek Mustafa Kemal demektir Ulus’a gelmemiş olanlar var. Neden?

Bunun cevabı yok. Çünkü az önce değindiğim kent bilinci oluşturulmamış.

Şehir şehirde yaşayanlara tanımlamış. Kendi yaşadığı şehri bilmeyen insanlarımızdan bizler Türkiye’nin tarih ve kültür cenneti olduğuna inanmalarını ve bilmelerini istiyoruz.

Bu ne kadar mümkün sizin takdirinize bırakıyorum. 

AKLA AVM GELMESİ ÇOK ÜZÜCÜ

Başka şehirden arkadaşlarla sohbet ediyorum.

Ankara dediğimizde akla onca değerimiz varken ‘Her yer AVM. Gidecek bir yer bulamadık’ sözünü işitiyorum.

Öylesine incitici ki bu duyduklarım.

Günümüz dünyasının belki de en çirkin yapay tüketim çılgınlığı merkezleri olan bu noktalar Türkiye’nin Başkentinin adıyla aynı anda anılıyor. Buna sebep olan yine bizleriz. Başkalarını da suçlamamak gerekir.

Akşam yemeklerimiz burada yeniyor, hafta sonlarımız burada geçiyor en üzücüsü milli ve dini bayramlarımız dahi burada kutlanır hale geldi.

Bizim milli mekânlarımız yok mu? Dini merkezlerimiz yok mu? Ne işimiz var bizim o günlerde oralarda. Milli bilinç alışveriş merkezlerinde üretilmez nesil oralarda ancak tüketimin kurbanı olur.

Memleketiyle bağı kopar, atalarının bastığı, savaştığı, ibadet ettiği mekânlara gitmezse onlarla bağı kopar.

Tavsiyem varsa imkânınız etrafınızı böyle alışkanlıklara karşı uyarın bugünü düşünmesek de nesiller bu memleketin varisleridir. 

Önceki ve Sonraki Yazılar
SON YAZILAR