Şifa için hangi ayetler okunur? İşte hastalara şifa duaları

Şifa için hangi ayetler okunur? İşte hastalara şifa duaları

Hastalara şifa için dua edilir mi? Şifa için hangi ayetler okunur? Şifanın kaynağı ne? Kur’an-ı Kerim şifa için okunur mu? Şifa için bazı ayetleri kaç kez okumak gerekir? Hangi zamanlarda yapılan dua makbuldür? Ruhsal hastalar duayla tedavi edilebilir mi?

Her geçen gün biraz daha maneviyattan kopan insan gün geçtikçe sekülerleşiyor! Din ve maneviyat ya insanların başına bir felaket geldiğinde veya şiddetli bir hastalığa duçar kaldığında veyahut da bir yakınını kaybettiğinde aklına gelebiliyor! Oysa ki din ve maneviyat insan hayatının bir parçası olmalı. Maddiyat ve maneviyat bir denge ve ahenk içerisinde yürütülmeli. Yaratıcı sadece sıkıntılı anlarda hatırlanmamalı.

Dua ise sadece felaket anında değil, hayatın bütününde edilmeli.

Peki hastalara şifa için dua edilir mi? Şifa için hangi ayetler okunur? Şifanın kaynağı ne? Kur’an-ı Kerim şifa için okunur mu? Şifa için bazı ayetleri kaç kez okumak gerekir? Hangi zamanlarda yapılan dua makbuldür? Ruhsal hastalar dua ile tedavi edilebilir mi?

İşte cevabı:

Hastalıklarda duanın önemini sizler için derledik.

Dua inancımızın en önemli gereklerinden birisidir. Zira sıkıntıyı veren de, kaldıracak olan da yüce yaratıcıdır. Bu yüzden büyüklerimiz “yer gök dua üstüne” derler. Her gün beş vakit namazdan sonra ellerimizi semaya kaldırıp yüce yaratıcıya dua ederiz. Dertlerimizde, sıkıntılarımızda yegane başvuracağımız en yüce makam orasıdır çünkü. Hayırların daveti, şerlerin defi duayla mümkün. 

AKŞAM İLE YATSI ARASI DUA

Duanın zamanlaması da çok çok önemlidir. Manevi yönü yüksek, ilim, irfan sahibi kalp gözü açık büyük zatların anlattığına göre beş vakit namazdan sonra, Pazartesi, Perşembe ve Cuma günleri, Kadir ve Berat gecesi, başta Ramazan-ı Şerif olmak üzere mübarek üç aylarda, Sefer ayının ilk on gününde, Muharrem ayının ilk on gününde, Akşam ile Yatsı arasında, seher vaktinde, arefe ve bayram günlerinde yapılan dua daha makbuldür. Bu işin ehli insanlar yine en büyük şifa kaynağının Kur’an-ı Kerim olduğunu söylerler.

Sürekli Kur’an okuyan gönüller rahatlar. Ruhsal sıkıntılardan kurtulur. Hiçbir şeyle tatmin olmayan insana yegane reçete yine Kur’an-ı Kerimdir. Şu yüce buyruk kesin sonucu ne güzel özetler:  “Kalpler ancak Allah’ı zikirle mutmain olur”

KUR’AN’IN HER AYETİ BİRER ŞİFADIR

Her ayet her hastalık için okunabilir. Kur’an surelerinin ve ayetlerinin her birini şifa, dua niyetine ve hayırlı isteklerinizi niyet ederek okuyabilirsiniz. Özellikle Kur’an-ı Kerim’in anası ve özeti olarak kabul edilen Fatiha, İhlas, Nas ve Felak, Yasin, Tebareke ile Amme surelerini Ayet el-Kürsi, Amenarrasülü ve Haşr suresinin son üç ayetini okuyabilirsiniz. Kur’ân iki şifadan söz eder: Birisi bal, diğeri de Kur’ân’ın kendisi. Bal, maddi bir şifa kaynağı iken, Kur’ân hem maddi hem manevi bir şifa kaynağıdır.

İşte Kuranı Kerim’den bazı şifa ayetleri:

“Ey insanlar! Size Rabbinizden bir öğüt, gönüllerdekine bir şifa, müminler için bir hidayet ve rahmet gelmiştir.” (Yunus, 10/57)

“Sonra meyvelerin her birinden ye ve Rabbinin sana kolaylaştırdığı yaylım yollarına gir, diye ilham etti. Onların karınlarından renkleri çeşitli bir şerbet (bal) çıkar ki, onda insanlar için şifa vardır. Elbette bunda düşünen bir kavim için büyük bir ibret vardır.” (Nahl, 16/69)

“Biz, Kur’an’dan öyle bir şey indiriyoruz ki o, müminler için şifa ve rahmettir; zalimlerin ise yalnızca ziyanını artırır.” (İsra, 17/82)

“Eğer biz onu, yabancı dilden bir Kur’an kılsaydık, diyeceklerdi ki: ‘Ayetleri tafsilatlı şekilde açıklanmalı değil miydi? Arab’a yabancı dilden (kitap) olur mu?’ De ki: O, inananlar için doğru yolu gösteren bir kılavuzdur ve şifadır. İnanmayanlara gelince, onların kulaklarında bir ağırlık vardır ve Kur’an onlara kapalıdır. (Sanki) onlara uzak bir yerden bağırılıyor (da Kur’an’da ne söylendiğini anlamıyorlar.)” (Fussılet, 41/44)

duic-2-001.jpgKUR’AN NASIL ŞİFA SUNUYOR?

Kur’an küfre, şirke, imansızlığa, zulme ve vicdansızlığa karşı bir şifadır. Bu zaten açıkça ortada… Kur’ân’ın davetine uyanlar bu şifayı tadıyorlar, anlıyorlar ve yaşıyorlar. Çünkü Kur’an bu özelliğiyle insanlığın en büyük dertlerini tedavi ediyor.

İman ederek Rabbini tanıyan Kur’an-ı Kerim’e sımsıkı sarılan insan sahibini, malikini ve mabudunu buluyor,

vahşetten, dehşetten, bütün korkulardan, kazalardan ve belalardan emin oluyor.

Peki ruhsal ve bedensel hastalıklarımızın tedavisinde  Kur’ân-ı Kerim’den nasıl faydalanırız?

Kur’ân’dan istifade etmede örnek ve rehber olan Peygamberimiz (sav) bu konuda da bir öncülük ediyor, yol gösteriyor, bizzat kendi uygulamalarıyla ders veriyor. Peygamberimiz (sav) bazı sureleri özellikle kendi hastalığına karşı okuduğu gibi, aile fertlerinden birisi hasta olunca da okuyor.

Hz. Aişe (r.a.) bu konuyu şöyle rivayet ediyor:

“Ailesinden birisi hastalandığı zaman Resulullah (a.s.m.) Muavvizatı (Felak ve Nâs Sûrelerini) okuyarak onun üzerine üflerdi. Vefatıyla sonuçlanan hastalığa yakalandığında bu sureleri okuyup onun üzerine üflemeye ve kendi eliyle meshetmeye başladım. Çünkü onun elinin bereketi benim elimden daha fazlaydı.”(Müslim, Selam:50)
Yine Hz. Aişe (ra)’nin anlattığına göre, Peygamberimiz (asm) her gece istirahate çekileceği zaman İhlâs ve Muavvizeteyn sûrelerini okuyup avuçlarına üfler, sonra ellerinin yetişebildiği yere kadar vücudunun her tarafını meshederdi. Hadisin devamında, “Sonra Resulullah hastalanınca ona böyle yapmamı bana emrederdi.” diyor. (Buharı, Tıb 39)

Peygamberimizin şifa suresi, hepimizin bildiği ve beş vakit namazda sürekli okunan; Kur’anın anası olarak kabul edilen Fâtiha suresidir.

“Fatiha her türlü hastalığa şifadır.” (Dârimî, Fadlu’l-Kur’ân 12)

Allah Resulü (sav) maddi, manevi bütün hastalıklara karşı Fatiha’nın okunması gerektiğini tavsiye ediyor. Ayrıca Kur’ân-ı Kerim’de “Rabbenâ” ve “Rabbi” ile başlayan pek çok dua âyetleri vardır. Bu âyetleri maddi hastalıkların tedavisi için okuyabileceğimiz gibi, manevi, psikolojik hastalıklar için okumamız da mümkündür.

Hz. İbrahim (as) “Hastalandığım zaman bana şifayı veren O’dur.” (Şuarâ, 26/80) derken, şifayı doğrudan doğruya Allah’tan istiyor. 

dua-ic-icin.jpgHz. Eyyup (as) ise seneler süren ağır hastalığına karşı o meşhur duasını okur, Rabbinden yardım ister; Cenab-ı Hak duasını kabul eder, ayağını yere vurmasını emreder. Hz. Eyyup (as) da ayağını yere vurur vurmaz yerden şu fışkırır, bu sudan hem içer, hem de bütün vücudun yıkar, sağlığına kavuşur.

TIPTAN VAZGEÇMEK YOK

Tabii Kur’ân’daki şifa dualarını okumak, ilaç tedavisini ve tıbbın gerekli gördüğü diğer müdahaleleri terk etmek anlamına gelmemeli. Doktora gitmek, ilaç kullanmak, ameliyat olmak, perhiz yapmak da birer fiili duadır ve yine şifayı Allah’tan istemektir. Yoksa ne ilaç şifa verir, ne de doktor.

Gerçek Şâfi, şifâ verici olan Allah’tır. Kur’an-ı Kerim’de bulunan diğer şifa ayetleri şunlardır:

Duanın Türkçe Okunuşu: “Ve nunezzilu minel kur’ani ma huve şifaun ve rahmetun lil mu’minîne ve la yezîduz zalimîne illa hasara (hasaran).”

Duanın Anlamı: (Biz Kur’an’da mü’minler için şifa ve rahmet olan ayetleri indiriyoruz.” (İsra Suresi: 82 Ayeti)

Duanın Türkçe Okunuşu: “Ya eyyuhen nasu kad caetkum mev’ızatun min rabbikum ve şifaun lima fîs suduri ve huden ve rahmetun lil mu’minîn(mu’minîne)”.

Duanın Anlamı: ” Ey insanlar! Size, Rabbinizden öğüt (vaaz) ve göğsünüzde olana (nefsinizin kalbindeki hastalıklara) şifa ve mü’minlere hidayet ve rahmet gelmiştir.” (Yunus Suresi: 57 Ayeti)

Duanın Türkçe Okunuşu: “yahrucu min butuniha şarabun muhtelifun elvanuhu fîhi şifaun lin nas(nasi), inne fî zalike le ayeten li kavmin yetefekkerun(yetefekkerune).”

Duanın Anlamı: “Onların karınlarından çeşitli renklerde bir şerbet çıkar ki, onda insanlar için şifa bulunur. Düşünen bir topluluk için şüphesiz bunda bir delil vardır.” (Nahl Suresi: 69 Ayeti)

Duanın Türkçe Okunuşu: “ Ve yeşfî sudura kavmi’m-mü’minîne ve yüzhib ğayza kulubihim.”

Duanın Anlamı: Allah mü’minlerin gönüllerine şifa versin ve ızdıraplarını gidersin” (Tevbe Suresi: 14-15 Ayeti )

Duanın Türkçe Okunuşu: Ve iza maridtu fe huve yeşfîn(yeşfîni).

Duanın Anlamı: (Hastalandığımda bana şifa veren Allah’tır.” (Şuara Suresi: 80 Ayeti)

Duanın Türkçe Okunuşu: “Kul hüve li’llezîne amenu hüden ve şifaün.”

Duanın Anlamı: “De ki: Kur’an, inananlar için hidayet ve şifadır.” ( Fussilet Suresi: 44.Ayeti )

KAZA VE BELADAN EMİN OLMAK İÇİN DUA

Bu ayetleri ne zaman ve ne sıklıkla okumalıyız meselesine gelince… Bu işin ilmini bilen önemli zatların aktardığına göre; dua yerine geçen bu ayetler Yatsı ile Akşam vakitleri arasında her biri 33 kez okunmalı…

Ayrıca Cuma günleri, arefe ve bayramlarda, Kadir ve Berat gecelerinde, gecenin son üçte ikilik dilimi yani seher vaktinde, Muharrem ayının ilk on gününde, üç aylarda bu dualar bolca okunmalı. Allah’tan şifa dilenmelidir.

Allah’ın rahmet ve mağfiretini kazanmak; kaza ve beladan emin olmak için de her gün okunabildiği kadar Ayetel kürsü (100 veya 1000), Besmele-i Şerif (1000), Salavat-ı Şerif (1000), Hasbünallah-ı ve nimel vekil (500) kez  tekrar edilmelidir.    
 

dua-sonson.jpg

 

Gazeteilksayfa.com

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.