Avrupa bilimin yeni yuvası olmak için harekete geçti

AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen ve Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Avrupa’nın bilim insanları için küresel cazibe merkezi olacağını ilan etti. Yeni yatırımlar ve reformlarla Avrupa, bilimde bağımsızlık ve liderlik hedefliyor.

Von der Leyen Fransa'nın ev sahipliğinde, başta ABD olmak üzere dünya genelinden bilim insanlarının Avrupa'ya yerleşmesini teşvik etmek amacıyla düzenlenen "Bilim İçin Avrupa'yı Seç" başlıklı etkinliğin kapanışında konuştu.

"Bilimin, Avrupa'daki geleceğimizin anahtarını elinde tuttuğuna inanıyorum." diyen von der Leyen sağlıktan iklime güncel küresel zorlukları ele almak için Avrupa'nın giderek bilime daha fazla odaklanacağını söyledi.

Von der Leyen, "Hepimiz bilimin pasaportu, cinsiyeti, etnik kökeni veya siyasi partisi olmadığı konusunda hemfikiriz." ifadesini kullandı.

Avrupa'nın bilim ve araştırma altyapısına değinen von der Leyen, şunları kaydetti:

"Avrupa halihazırda dünyanın en yüksek ikinci bilimsel çıktısına sahiptir. Dünyadaki toplamın dörtte birine denk gelen 2 milyondan fazla araştırmacıya ev sahipliği yapmaktadır. Yeşil teknoloji, sağlık, ekonomi, işletme ve sosyal bilimlerde lideriz. Havacılıktan otomotiv mühendisliğine, robotiğe, biyoteknolojiden ilaçlara kadar geleceğimiz için çok önemli olan bilimsel araştırma ve teknoloji alanlarında mükemmeliz. Parçacık fiziğinden moleküler biyolojiye ve uzay araştırmalarından nükleer füzyona kadar, dünya standartlarında bir araştırma altyapımız var. Bu, Avrupa'yı temel araştırmalarda lider yapıyor."

Von der Leyen, AB'nin bu yeni vizyonu çerçevesinde Avrupa'ya göçü "daha kolay ve daha çekici" hale getireceklerini vurguladı.

"Avrupa'ya giriş ve Avrupa'da kalma sürecini hızlandıracağız." diyen von der Leyen, kamu ve özel kurumları yüksek vasıflı çalışanlar ve araştırmacılarla daha iyi bağlantı kurmaları için destekleyeceklerini dile getirdi.

Von der Leyen, "Marie Curie'nin bir zamanlar yaptığı gibi, yurt içinde veya yurt dışında her araştırmacıya, bilimde bir hayat hayal eden her genç kıza ve erkeğe mesajımız açıktır. Bilimi seçin. Avrupa'yı seçin." değerlendirmesinde bulundu.

AB Komisyonu Başkanı Von der Leyen, 2025-2027 döneminde araştırmacıları desteklemek için 500 milyon avroluk bir paket önereceklerini duyurdu.

100 MİLYON AVRO YATIRIM YAPACAKLARINI DUYURDU

Macron, "Bilim için Avrupa'yı Seç" konferansının kapanışında konuştu.

Konuşmasında, ABD'de Donald Trump yönetiminin bilim çevrelerinde tedirginlik yaratan adımlarına değinen Macron, "Bundan birkaç yıl önce dünyanın en büyük demokrasilerinden birinin, (içinde) 'biyoçeşitlilik' ifadesinin yer aldığı bahanesiyle bir (araştırma) programını ortadan kaldıracağını kimse tahmin edemezdi." dedi.

Emmanuel Macron, Trump yönetiminin bazı araştırma alanlarını tehdit eden kararlarını "hata" olarak nitelendirdi.

Avrupa'nın Rönesans'tan bu yana "özgür bilim" üzerine kendini inşa ettiğini kaydeden Macron, özgür bilimin demokrasi ve etkili ekonominin temel taşı olduğunu vurguladı.

Macron, Avrupa toplumunun temelini oluşturan "özgür ve açık" bilimin bugün tehdit altında olduğunu dile getirerek, Fransa hükümeti olarak araştırmaya ayrılan bütçede son yıllarda artışa gittiklerine dikkati çekti.

ABD'nin bazı araştırma kuruluşlarının, bilimsel verilerin sağlanmasına küresel öncülük ettiğini ve şu an bu kuruluşların Trump politikaları nedeniyle tehdit altında olduğunu aktaran Macron, "Fransa ve Avrupa buna izin vermemeli. Acilen veri tabanlarını yeniden oluşturmamız gerekiyor. Bu araştırma üslerini ve bu işbirliği platformlarını kurtarmak ve güvence altına almak için fon ve işbirliği oluşturmamız gerekiyor." ifadesini kullandı.

Bilimsel araştırmaların yürütülmesinde "ne Çin'e ne ABD'ye bağlı olan" bir Avrupa arzu ettiğini vurgulayan Macron, uluslararası araştırmacıları Fransa'ya çekmek için ek 100 milyon avro kaynak ayıracaklarını duyurdu.

Macron, uluslararası araştırmacıların yanı sıra gençlere de "bağımsız bilime" katkı sunma çağrısı yaptı.

Fransa'nın başkenti Paris'teki Sorbonne Üniversitesinde düzenlenen ve Avrupa üniversitelerinden temsilciler ile üst düzey siyasi yetkililerin katıldığı "Bilim için Avrupa'yı Seç" konferansında akademik özgürlük ve Avrupa kıtasının "bilimsel bağımlılığı" ile mücadele konuları ele alındı.