Bakan Şimşek'ten ekonomide iyimser tablo: “Alım gücü artacak”
Bakan Şimşek, 2026 yılına dair beklentilerini paylaşarak, enflasyonla mücadelede kaydedilen ilerlemeyle birlikte vatandaşların alım gücünde artış, finansmana erişimde kolaylık ve piyasalarda öngörülebilirliğin güçleneceğini ifade etti.
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Dünya gazetesine verdiği röportajda Türkiye ekonomisinin geleceğine dair önemli açıklamalarda bulundu. Özellikle 2026 yılına yönelik beklentilerini detaylandıran Bakan Şimşek, zorlu küresel koşullara rağmen son iki yıldır uyguladıkları ekonomik programın dayanıklılığını kanıtladığını vurguladı. Şimşek, "Artık en zorlu dönemi geride bıraktık. Finansmana kalıcı erişimin yolu dezenflasyonun başarılmasından geçiyor ve fiyat istikrarı yolunda önemli mesafe katettik," dedi. Üretimin sürdürülebilir ve rekabetçi olabilmesi için kalıcı fiyat istikrarının şart olduğunu belirten Bakan, uyguladıkları programın yatırıma, üretime, istihdama ve ihracata yönelen tüm kesimlere güçlü destekler sunduğunu ifade etti.
Türkiye ekonomisinin sürdürülebilir yüksek büyümenin temellerinin güçlendiği bir döneme girdiğine işaret eden Şimşek, “Uyguladığımız programın en temel önceliği kalıcı fiyat istikrarını sağlamaktır. Çünkü fiyat istikrarı, sağlıklı bir ekonominin ön koşuludur." dedi.
Bakan Şimşek, şöyle devam etti; Dezenflasyon süreci, öngördüğümüz gibi, bir yıldır kesintisiz şekilde devam ediyor. Mayıs ayında yıllık enflasyon, beklentilerin altında gerileyerek yüzde 35,4 ile Kasım 2021’den bu yana en düşük seviyesine indi. Bu performans, enflasyonda son 1 yılda toplam 40 puanlık bir düşüş anlamına geliyor. Mal enflasyonu yüzde 28,7 ile son 3,5 yılın en düşük düzeyine gerilerken, hizmet enflasyonu da yüzde 51,2 ile son 35 ayın en düşük noktasına ulaştı. Özellikle hizmet sektöründeki bu iyileşme, fiyat ataletinin kırılması açısından son derece önemli bir gelişme.
ENFLASYON TCMB TAHMİN ARALIĞINDA KALACAK
Yıl sonunda enflasyonun Merkez Bankası’nın tahmin aralığında kalmasını öngörüyoruz. Enflasyondaki düşüşle birlikte reel sektör, uygun maliyetle uzun vadeli finansmana daha kolay erişebilecek. Bu gelişme; yatırımları, üretimi ve istihdamı destekleyerek ekonomideki dinamizmi güçlendirecek. Vatandaşlarımız için düşük enflasyon ortamı; alım gücünün artması, tasarrufların değerini koruması ve başta konut olmak üzere temel ihtiyaçlara erişimin kolaylaşması anlamına geliyor.
2026 REFAHIN DAHA ÇOK HİSSEDİLDİĞİ BİR YIL OLACAK
Artık, kısa vadeli dalgalanmaların ötesine geçen, sürdürülebilir ve kapsayıcı bir büyümenin temellerini inşa ediyoruz. Ayrıca küresel yapısal sorunlara karşı da önemli avantajlarımız var. Bu nedenle, önümüzdeki döneme dair iyimser olmak için güçlü gerekçelere sahibiz. İçinde bulunduğumuz süreci sadece riskleri yönetmek için değil, ekonomimizi daha rekabetçi kılacak yapısal dönüşümleri hayata geçirmek için önemli bir fırsat olarak görüyoruz. 2026 yılı refahın daha çok hissedildiği, fırsatların genişlediği ve ekonomik güvenin pekiştiği bir yıl olacak.
Vatandaşlarımızın alım gücü artacak, finansmana erişim kolaylaşacak, reel sektör üzerindeki belirsizlikler azalacak, piyasalarda öngörülebilirlik güçlenecek istihdam ve gelir artışı ivme kazanacak, uyguladığımız reformlar somut sonuçlar vermeye başlayacak.
Kaynak:
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.