Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti Teşkilat Akademisi kapanış programında konuştu
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Haliç Kongre Merkezi’nde düzenlenen AK Parti Teşkilat Akademisi Kapanış Programı’nda önemli açıklamalarda bulundu. Konuşmasına, hayatını kaybeden Hamdi Kılıç için taziye dilekleriyle başladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkan başlıklar: Sözlerimin hemen başında, bugün vefat haberini büyük bir üzüntüyle öğrendiğim başdanışmanım, muhterem dava ve yol arkadaşım Hamdi Kılıç'a Cenab-ı Allah'tan rahmet diliyorum. Yakın mesai ekibimizden olan Hamdi kardeşim, devlet ve siyaset alanındaki birikimiyle uzun yıllar bizlere çok kıymetli katkılar yaptı. Velut kalemi, ufuk açıcı fikirleri ve çalışkanlığıyla sadece davamıza değil, ülkemize de yeri doldurulamaz hizmetlerde bulundu. Devletine, milletine, inancına bağlı, bu ülkenin değerleriyle barışık, kendini bu memlekete adayan çok değerli, çok çalışkan, samimi bir dostu kaybettik. Hamdi kardeşimi asla unutmayacak, emeklerini ve fedakarlıklarını daima şükranla anacak, kendisini inşallah özlemle ve hayırla yad edeceğiz. Kendisine bir kez daha Rabbimden rahmet ve mağfiret diliyor; ailesine, yakınlarına, çalışma arkadaşlarına, milletimize başsağlığı niyaz ediyorum. Ruhu şad, kabri nur, mekanı inşallah cennet olsun.
Aziz kardeşlerim, Teşkilat Akademimize öncülük eden, bu kapsamlı programı dört ay süresince en verimli şekilde uygulayan Genel Merkez Araştırma Geliştirme ve Eğitim Başkanlığımızı yürekten tebrik ediyorum. Aynı şekilde, "Bu Senin Hikayen" temasıyla ülkemizin dört bir yanında düzenlediğimiz Teşkilat Akademilerine katılan, emek veren, katkı sunan her bir dava arkadaşıma canı gönülden şükranlarımı iletiyorum.
Hatırlarsanız, eğitimlerimizin açılışını Ankara'da, Genel Merkezimizde, Liderlik Okulu'nda yapmıştık. O gün ortaya koyduğumuz vizyon, bu hareketin nereden nereye geldiğinin ve hangi menzile yürüyeceğinin adeta yol haritası niteliğindeydi. Bugün ise İstanbul'da 80. il eğitim programımızı sizlerle birlikte 86 milyonun huzurunda gerçekleştiriyoruz. Akademide alınan eğitimlerin, aktarılan tecrübelerin partimiz, ülkemiz, milletimiz için hayırlara vesile olmasını temenni ediyorum. Türkiye Yüzyılı idealimizi kuvveden fiile çıkaracak ak kadroların tüm neferlerine buradan sevgi ve saygılarımı gönderiyorum.
Kıymetli yol arkadaşlarım, öncelikle şu hususu tekrar ifade etmek istiyorum. Bizler ortak bir ideal etrafında kenetlenmiş dava hareketiyiz. 86 milyonun kaderini kendi kaderimiz gören bir siyasi kadroyuz. Her birimiz hangi mukaddes ideallere talip olduğumuzun idrakindeyiz. 24 yıl boyunca milletimizin menfaatlerini şahsi çıkarlarımızın hep önünde ve üstünde tuttuk. Bugüne kadar nice engelle karşılaştık, nice badireler atlattık, nice saldırıya göğüs gerdik, nice imtihan günlerinden geçtik. Fakat her seferinde yolumuza kararlılıkla devam ettik. Bu kutlu yolda kılavuzumuz, mihmandarımız daima milletimiz oldu.
Gençler, unutmayın, milletimizle birlikte büyüdük, milletimizle birlikte Türkiye'yi büyüttük. 24 yıldır bir umutla AK Parti'nin yorulmasını, zayıflamasını, tökezlemesini bekleyenler oldu. Ama her defasında AK Parti değil, kendileri yoruldu, kendileri zayıfladı, kendileri oyun dışında kaldı. Siyaset sahnesinden silinmemizi umarak bize ömür biçenler çıktı. Onlar da tarih olup gittiler. Biz ise her sabah dünden daha taze bir umutla güneşi selamlıyoruz.
İnşallah bu can bu tende olduğu müddetçe heyecanımızdan, coşkumuzdan, ülkeye ve millete hizmet aşkımızdan taviz vermeyeceğiz. Türkiye'nin yeni ufuklara yelken açtığı bir dönemde fikirlerimizi, güçlerimizi, heyecanlarımızı birleştirmemiz gerektiğinin farkındayız. Şu an burada bulunan ve ekranları başında bizleri izleyen her bir yol arkadaşımın da bu şuurla hareket ettiğini çok iyi biliyorum. Tabii bu vesileyle şunu da belirtmekte fayda görüyorum: AK Parti millete hizmet yolunda kurulmuş bir okuldur. Bu okulun müfredatını doğrudan milletimiz belirlemiştir.
AK Parti ailesinin her üyesi bu okulun öğrencisidir. Teşkilatımız ne kadar güçlü olursa ülkemize o kadar iyi hizmet ederiz. Hareketimize gönül veren her bir kardeşimizin bilgisiyle, vizyonuyla, dava ahlakıyla hareket etmesi, kendisini en iyi şekilde yetiştirmesi bizim temel önceliğimizdir. Bu anlayışla oluşturduğumuz AK Parti Sürekli Eğitim Merkezi, yalnızca bugünün değil, Türkiye Yüzyılı'nın kadrolarını da yetiştiriyor. Teşkilat Akademisi, Akademi Genç, Akademi Kadın, Yerel Yönetimler Akademisi, Danışman Akademisi, Yurt Dışı Akademisi, Medya Akademisi, Siyaset Akademisi, aydınlık yarınlarımızı inşa edecek liderleri hazırlıyor.
Bugüne kadar 80 ilimizde düzenlediğimiz birbirinden nitelikli eğitimlere 87 bin teşkilat mensubumuz iştirak etti. Şimdi hedefimizi daha da büyütüyor, hızımızı artırarak vitesi yükseltiyoruz. İnşallah çok kısa bir süre içinde kadın ve gençlik kollarımızdan mahalle temsilciliklerimize kadar 81 ilimizde 300 bin teşkilat mensubumuzun bu eğitimlere katılmasını sağlayacağız.
Ufku ve özgüveniyle öne çıkan, bilgi ve cesaretiyle parlayan, şehrine, partisine, ülkesine ve milletine tutkuyla hizmet eden dinamik bir teşkilat için tüm imkanlarımızı seferber etmiş durumdayız. İçeriğini zenginleştirdiğimiz eğitim programlarımızla işte bu vasfımızı daha da güçlendirmeyi arzu ediyoruz. Eğitim programlarımız aynı zamanda teşkilatımızın birlik ve beraberliğine, disiplin ve insicamına çok ciddi katkılar yapıyor. Bir taraftan teşkilat mensuplarımızı bilgi, beceri, tecrübe ve birlikte çalışma kültürü noktasında geliştirirken, diğer taraftan da yeni yüzler ve isimlerle kadrolarımızı takviye ediyoruz. Saflarımızı sıklaştırmakla kalmıyor, daha da genişletiyoruz.
Partimizin 24. kuruluş yıl dönümünde Aydın Büyükşehir Belediyesi Başkanı Özlem Çerçioğlu'nun da aralarında bulunduğu dokuz yeni isim partimize katıldı. Önceki gün Merkez Karar ve Yönetim Kurulu toplantımızda Konya Seydişehir ile Emirgazi Belediye Başkanlarımıza rozetlerini taktık. Bugün de Beykoz Belediye Başkanvekili Özlem Vural Gürzel'in ve Belediye Meclis üyemizin AK Parti ailesine katılmasının sevincini yaşıyoruz. Kendilerine aile meclisimize hoş geldiniz, sefalar getirdiniz diyorum. Beykoz'a hizmet yolunda Cenab-ı Allah'tan üstün başarılar diliyorum.
İstanbul'un üzerine adeta karabasan gibi çöken hizmetsizlik bulutlarının dağıtılması için bu kardeşlerimizle omuz omuza verecek, içinden geçtiği fetret devrinin İstanbul'u daha fazla yıpratmasına müsaade etmeyeceğiz. Değerli yol ve dava arkadaşlarım, AK Parti olarak büyük küçük demeden Türkiye'nin meselelerine çözüm üretmeye çalışıyoruz. Bu uğurda şimdiye kadar ezberleri bozduk, ön yargıları kırdık, aşılmaz denilen nice engeli alnımızın akıyla aşmayı başardık. Böyle gelmiş ama böyle gitmez diyerek kimi zaman sadece elimizi değil, tüm gövdemizi taşın altına koyduk.
Ülkemizin yaklaşık 50 yıllık terör sorununu çözmek amacıyla, bir sene evvel başlattığımız, bir devlet projesi olarak kararlılıkla sürdürdüğümüz terörsüz Türkiye sürecinde de aynı anlayışla hareket ediyoruz. Son bir yılda, süreci baltalamaya dönük her türlü teşebbüsü boşa çıkardık. Sabırlı, dikkatli ve samimi bir tavırla, 86 milyonu kuşatan, kucaklayıcı bir üslupla süreci ilmek ilmek dokuyoruz. İttifak ortaklarımızla tam bir uyum ve dayanışma halindeyiz. Milletimizin fertleri arasına örülen terör duvarını tamamen yıkarak 86 milyon, hep beraber daha huzurlu, daha müreffeh, barış ve kardeşliğin egemen olduğu bir geleceğe yürüyelim istiyoruz.
Felaket tellalları ne derse desin, istikrarlı bir şekilde bu hedefe doğru adım adım ilerliyoruz. Şunu herkes bilsin ve anlasın. On yıllardır Türkiye'nin iç ve dış siyasetini terör sopasıyla dizayn etmeye alışanlar, açık söylüyorum, bu sefer boşuna kürek çekmektedir. Hiç boşuna uğraşmasınlar. Allah'ın izniyle, buradan geriye dönüş olmayacak. Biz böyle bir duruma ne pahasına olursa olsun izin vermeyeceğiz.
Bölgemizde sınırlar kanla ve gözyaşıyla yeniden çizilmek istenirken, "böl, parçala, yönet" oyununun tekrar sahnelenmesine rıza göstermeyeceğiz. "Vadedilmiş topraklar" hezeyanıyla hareket edenler, ister kabul etsin, ister etmesin, bölgemizin geleceğinde teröre ve terör üzerinden yayılmacılığa yer yoktur, inşallah olmayacaktır. Evvelallah, bizim hem kardeşliğimiz hem de asırlara sari tecrübemiz her türlü oyunu bozacak, her türlü sorunu aşacak kudret ve kuvvete sahiptir. Türkler, Kürtler, Araplar olarak nasıl bin yıldır yan yana yaşıyorsak, yine bir ve beraber olmaya, aynı gözyaşının ve gökyüzünün altında kardeşçe yaşamaya devam edeceğiz. Bundan zerre kadar şüphe duymuyorum. Siz kardeşlerimle birlikte milletimizin ve sınırlarımızın ötesindeki kardeş halkların da nifak odalarına ve odaklarına prim vermemesini önemle rica ediyorum. Biz Türkiye'nin kronik meselelerini çözmekle meşgulken bakıyorsunuz, ana muhalefet cenahından çok farklı bir gündem hakim. Doğrusunu söylemek gerekirse bu muhalefet abandone olmuş vaziyettedir.”
Kaynak:
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.