Cumhuriyet Kulesi Atakule’yi üçe katladı

Keçiören’de bulunan ve 2003 senesinde temeli atılan Cumhuriyet Kulesi, açılışına günler sayıyor. Tamamlandığında Ankara’nın gözbebeği olacak kule, mimari yapısı ve dayanıklılığıyla Atakule’nin neredeyse 3 katı haline geldi.

Keçiören’de bulunan ve 2003 senesinde temeli atılan Cumhuriyet Kulesi projesi, tüm hızıyla devam ediyor. Tamamlanmasına az bir süre kalan kule, sadece Keçiören’in değil aynı zamanda tüm Ankara’nın sembol mimarileri arasında yer alacak. Kule aynı zamanda Ankara’nın silüetine renk katarak bölgede turizme de katkı sağlayacak.

İçerisinde kafeterya, nikah salonu, döner restoran ve seyir terasları bulunan Cumhuriyet Kulesi, en üst katta döner platformu ile ziyaretçilerine eşsiz bir Ankara manzarası sunacak. Keçiören’de sosyal yaşamın canlanması için özel bir projelendirme aşamasından geçen Cumhuriyet Kulesi, insan merkezli hizmet veren proje olarak da adından sıkça söz ettirecek. Cumhuriyet Kulesi’nin açılmasına sayılı günler kala İlk Sayfa Gazetesi’ne konuşan Cumhuriyet Kulesi Proje Müdürü Serkan Güleşen, kule hakkında bilgiler verdi.

KULENİN HER KATINA FARKLI BİR ALAN KURULDU

Kulenin bodrum katının 4 bin 500 metrekare alandan oluştuğunu dile getiren Proje Müdürü Serkan Güleşen, binanın katlarında bulunan alanlar ile ilgili bilgi verdi.

Binada hamam ve spor salonunda olduğuna dikkat çeken Güleşen, “Cumhuriyet kulemizin toplamda üç bodrum katı var. Bodrum katlarında hamam ve spor salonları var. Bunun üst katlarında nikah salonu, ofisler, restoranlar, kafeler bulunuyor. Ayrıca eksi 2’de ve eksi 3’te otoparklarımız bulunuyor. Bodrum katı 4 bin 500 metrekarelik alanda kuruldu. Onun haricinde zemin katında 120 metre uzunluğunda 10 metre genişliğinde bir suret havuzu bulunuyor. Bunun haricinde alt katlarda 2 tane daha havuzumuz var. Aynı zamanda kulenin çevresinde peyzaj çalışmaları devam ederken, teleferikle de bir bütün oluşturulmaya çalışıldı. Zemin katının hemen üst katında bir amfi katı yer alıyor. Bu katta da yine oturma alanları ve yeşil alanlarımız mevcut. İkinci ve üçüncü kata geldiğimizde ise tuvaletler, ofisler ve küçük mini bir kafemiz bulunuyor. Üçüncü katta ise bir sanat galerimiz var. Dördüncü ve üst katlarda ise su depoları, heykel koreografi alanlarımız var” dedi.

“ANKARA’NIN EN YÜKSEK BİNALARINDAN BİRİ”

Kulenin yapımında kullanılan malzemelerin son teknoloji ile üretildiğine ve temelin güçlendirildiğine değinen Serkan Güleşen, binanın başkentte en yüksek binalardan biri olma özelliğine sahip olduğunu belirtti.

Güleşen sözlerine şöyle devam etti:

“Çocuklar geldiği zaman uzay ve diğer bilimlerin tamamen üç boyutlu şekilde izleyip inceleme yapabilecekleri alanlar mevcut. Üst katlarda yine Selçuklu mimarisinin oluşturduğu alanlar bulunuyor. Binamız yükseklik bakımından Ankara’daki en yüksek binalardan biridir. Binanın yapımında kullanılan malzemeler, son teknoloji ile üretilen ürünler olup, binanın temeli yüksek betonarmeler ile güçlendirildi. Binanın yan kısımlarında iki asansör bulunuyor. Bu asansörler çok hızlı olmakla beraber panoramik özelliğe de sahiptir. Binada toplam 7 adet asansör bulunuyor.”

SELÇUKLU’DAN İZLER BARINDIRIYOR

Kulenin yapımında kullanılan camların yurtdışı üretimli olduğunu ve çeşitli testlerden geçirildiğini dile getiren Müdür Güleşen, “Kulenin çatı katındaki camlar, Selçuklu desenli olup yapboz görünümlüdür. Hassas ölçülerde yapılmış camlardır. Bu camlar, özellikli bir camdır ve her türlü basınç testlerinden geçirilmişti. Kullandığımız camların arasında argon gazı var, artı gardiyanın serisi olup konfor cam olma özelliğini taşıyor. Yani güneş ışığını insanın konforuna göre süzen bir camdır. Camlar yurtdışında üretildi. Camlar hem temperli hem lamine bir camdır, aynı zamanda patlama riski yoktur. Yani insan güvenliği için A kalite bir camdır” ifadelerini kullandı.

“ATAKULE’NİN 3 KATI BETON VAR”

Binanın deprem yönetmeliğine uygun şekilde inşa edildiğini belirten Güleşen, yaşanılacak herhangi bir yangın felaketine karşıda önlemler alındını söyledi.

Güleşen, “Bu proje 17 yıl önce başladı. Mühendislerimiz ve çalışanlarımız projeyi, ince eleyip sık dokudular. Binamızı depreme dayanıklı yapmak adına, günümüze kadar yapılan bütün değişiklikler, hem statik hem de mimari açıdan deprem yönetmeliğine uygun şekilde inşa edildi. Herhangi bir deprem felaketinde Ankara’da en son yıkılacak binalardan biri Cumhuriyet Kulesi’dir. Belki mübalağa olacak ama yapının bir perdesinde, belki Atakule’nin 3 katı beton var. Öte yandan, olası bir yangın senaryomuzda hazır. Yangın anında hem asansörümüz hem de yangın kaçışı ile merdiven kanallarımız mevcut. En kötü felaketlere karşı, katlarda güvenli bir şekilde bekleme platformu oluşturduk” diyerek sözlerini noktaladı.