Geleneksel Tenis Turnuvası Şampiyonu Doğan: Sınırlı imkanlarla profesyonel bir iş çıkardık
Bu sene dördüncüsü düzenlenen Geleneksel Ümitköy Tenis Turnuvası’nı şampiyon tamamlayan Hasan Ali Doğan, “Turnuva boyunca her şey güzeldi. Oyuncular sportmence ve centilmence yarıştılar. Sınırlı imkanlar ile profesyonel bir iş ortaya çıktı” dedi.
Geleneksel Ümitköy Tenis Turnuvası’nın dördüncüsü 25 Haziran Pazar günü yapılan tek erkekler finali ile son buldu. Haziran ayının ilk haftası başlayan ve tek erkekler, tek kadınlar, karışık çiftler olmak üzere 3 farklı kategoride ödül dağıtan turnuvaya 42 oyuncu katıldı. Pazar günü yapılan final maçını galip tamamlayan Hasan Ali Doğan gazetemize konuştu. Turnuva boyunca her şeyin iyi ilerlediğini söyleyen Doğan,
“Bu çevrede gördüğümüz, tanıdığımız insanlara tenisi sevdirmeye, öğretmeye çalışıyoruz. Bu organizasyona verdikleri emeklerden dolayı Bayram Pınar ve Aylin Akın’a çok teşekkür ederim. Sınırlı imkanlar ve amatör bir ruh ile profesyonel bir tenis organizasyonu ortaya çıkarttılar. Az önce final maçımızı oynadık. Keyifli ve finale yakışır bir müsabaka oldu. 6-0, 6-2’lik skor maçın yoğunluğunu yansıtmıyor, oyun çekişmeliydi. Rakibim güzel, yeni başlayan bir arkadaşımız. Turnuva boyunca her şey güzeldi. Tek erkekler, tek kadınlar ve karışık çiftler olmak üzere 3 kategori vardı. Toplam 42 oyuncu mücadele etti diye biliyorum. Katılanlara final maçının ardından ödülleri takdim edildi. Oyuncular sportmence ve centilmence yarıştılar. Her maçın saati ve kortların durumu hakkında bildirimler yapıldı. Mahalle sakinlerinden izlemeye gelen seyirciler oldu. Burada bir yaş sınırı yok. 18 yaşında oyuncular da var 70 yaşında da. Herkes tenisi sevdiği için burada toplandı. Bence turnuvanın en güzel özelliği yaş sınırının olmamasıydı” diye konuştu.
“ÜLKENİN DÖRT BİR YANINDA OYNAMAK İSTİYORUM”
Sağlık sorunu yaşamadığı sürece ulusal turnuvalarda boy göstermek istediğini belirten Doğan, “Sağlığım imkan verdiği sürece ülkenin dört bir yanında turnuvalara çıkmak istiyorum. Ben yaklaşık 3,5-4 sene önce tenis oynamaya başladım. Daha önceden futbol oynuyordum ama 2018 yılında ayağım kırılınca ara verdim. Bir arayış içerisindeydim, iş yerinden bir arkadaşım vasıtasıyla tenis ile tanıştım. Keşke daha önce başlasaymışım. Zaman geçtikçe Ümitköy çevresindeki tenise gönül veren insanlarla tanışıp böyle bir grup oluşturduk. Kendi aramızda oynayarak oyun seviyemizi geliştirdik. Durumum iyiye gittikçe önce yerel, sonra ulusal turnuvalara katılmaya başladım. Kız arkadaşım da tenis oynuyor, onunla birlikte Eskişehir, Mersin, İstanbul ve Bartın’da turnuva maçları oynadık” diye konuştu.
ANKARA TENİS TOPLULUĞU
100’den fazla katılımcısı bulunan Ankara Tenis Topluluğu’nda da yarıştığını söyleyen Doğan, turnuvaların işleyişi ile ilgili şöyle konuştu:
“Ankara Tenis Topluluğu’nda da oynuyorum. Bu sene orada B kategorisinde şampiyon oldum. Eylül gibi lig süreci başlıyor. Sonrasında play-off oynanıyor. ATT’nin yüzün üzerinde katılımcısı var. O da Ümitköy grubu gibi amatör bir ruh ile kurulmuş. Herhangi bir kortu, akademisi olmayan bir oluşum. İnsanlar kendi aralarında maç programı yaparak müsabakalarını oynuyorlar. Kazanan oyuncu sisteme verileri işliyor ve sıralamalar belirleniyor. Orada çok güzel bir ortam var. Herkes birbirini tanıyor, sosyalleşiyor. Tenisin böyle güzel bir yanı var, yeni insanlar tanıyorsunuz. Spordaki insanların çoğu belli bir kültür seviyesine ulaşmış kişiler oluyor. Saygın ve elit bir çevre söz konusu”
PANDEMİ DÖNEMİNDE TENİSİN ÖNEMİ ARTTI
Covid-19 salgını sırasında başlayan sosyal mesafe kuralları nedeniyle insanların bire bir temas içeren sporlardan uzaklaşmak zorunda kaldığını söyleyen Doğan, “Pandemi döneminde tenisin önemi arttı. İnsanlar sosyal mesafe sorunundan dolayı diğer sporları yapamadılar. Bu tenise yönelimi artırdı. Duyduğum kadarıyla federasyon bunu fırsata çevirip Ankara’da büyük bir tenis tesisi yapıyormuş. Umarım en kısa sürede tamamlanır. Uluslararası turnuvalar düzenlenir, biz de güzel maçlar izleriz. Türkiye’de uluslararası turnuvaların düzenlenmesini istiyoruz. Hiç büyük başlı turnuva yok, kendimizden daha iyi oyuncuları izleme şansımız olmuyor. Bunu Türk tenisinin gelişmesinin önünde önemli bir engel olarak görüyorum. Okuyuculara son söz olarak şunları söyleyebilirim. Mutlaka bu sporu denesinler. Başlayıp da devam etmeyen bir insan hiç görmedim. Tenis bağımlılık yapan bir spor. Topa vuruş hissini bir kere deneyimleyen bir insan tenisten vazgeçemiyor. Hayatınızın bir noktasında öğrenip daha sonra da devam edebileceğiniz bir spor. Herkesin tenisi deneyimlemesini tavsiye ederim” diyerek sözlerini tamamladı.
“TENİS OYNAMAYA 60 YAŞINDA BAŞLADIM”
Ümitköy Tenis Topluluğu’nun kurucusu ve turnuvanın organizatörü Bayram Pınar ödül töreninin ardından gazetemize açıklamalarda bulundu. Tenis oynamaya 60 yaşında başladığını söyleyen Pınar, “Ben 66 yaşındayım, 60 yaşında tenis oynamaya başladım. Çok severek oynuyorum ve herkese tavsiye ediyorum. Ümitköy Tenis Topluluğu’nu 2019 yılında kurdum. Sarı Zeybek Park içerisindeki tenis kortunda oynayan birkaç arkadaşımızı oluşturduğum WhatsApp grubuna dahil ettim, o şekilde başladı. Daha sonra tenis oynayan kimi gördüysek herkesi davet ettik. Grubumuz böylece büyüdü ve bugünkü durumuna geldi. Turnuvamızın bu sene dördüncüsünü düzenledik. Daha önceki turnuvalarda ben de bizzat oyuncu olarak yer aldım. Bu sene daha çok organizasyonun yönetimiyle ilgilendim. Yaklaşık 25 gündür devam eden süreç oynanan tek erkekler finali ile sona erdi. Her şey çok güzeldi, oyuncular neşe ve birlik içinde çok iyi maçlar çıkardılar. İyi oyuncular var, şampiyon olan Hasan Ali Bey üst düzey bir oyuncu. Turnuvaya katılımından dolayı memnunum. Seneye bir kez daha iyi ve sportmen oyuncular ile turnuvamızı düzenleyeceğiz” ifadelerini kullandı.
ÜMİTKÖY’DE OLDUĞUMUZ İÇİN ŞANSLIYIZ
Turnuvanın karışık çiftler kategorisinde final oynamaya hak kazanan Fatma Yıldırım, bulundukları lokasyondan dolayı şanslı olduklarını söyleyerek, “Ümitköy Tenis Turnuvası karışık çiftler kategorisinde finale kadar ilerledik. Turnuva çok güzeldi. 2019 yılından beri bu ekiple düzenli bir şekilde kortu paylaşıyoruz. İnsanların turnuva çatısı altında toplanması güzel oldu. Yeni oyuncular tanıdık, yeni vuruşlar denedik. Genel olarak hem tenisimiz hem de sosyal yaşantımız için iyi bir organizasyon oldu. Seneye kalmadan yaz da gelmişken bir turnuva daha düzenlensin istiyoruz. Ben aslında göğüs hastalıkları ve yoğun bakım uzmanıyım, doçentim. Etlik Şehir Hastanesinde doktor olarak çalışıyorum. Kızlarımın 2017 yılında tenis dersi almaya başlamasıyla beraber kendimi denemek istedim. Onlar tenis oynarken ben başka bir spor ile ilgileniyordum. Beni gören tenis antrenörleri korta davet ettiler. 2017 yılından beri tenis oynuyorum ama son 3 yıldır epey aktifim. Bu çevrede yaşayan insanlar olarak Ankara geneline göre şanslıyız. Ümitköy’de, Yaşamkent’te ve Beysukent’te birçok ücretsiz tenis kortu var. Bence bu çok büyük bir avantaj. Etlik Şehir Hastanesi’nde çalışıyorum, Keçiören’de tenis oynayacak kort bulamıyorum” diye konuştu.
HEDEF 40 YAŞ ÜSTÜ MİLLİ TAKIMI
Antrenman programının yoğunlaşmasıyla beraber 40 yaş üstü milli takımında yer almayı hedefleyen Yıldırım “6 yaşından beri tenisi takip ediyorum. Çocukken büyük turnuvaları izlerdim, gazete küpürlerini saklardım. Acaba diyorum 40 yaş üstü mili takım olur mu? Çocuklarım büyüyor, bu hedefe doğru yönelebilirim. Mesleğim itibariyle çok stresli bir hayatım var, yoğun bakımcıyım. Kortta tek başına olduğum zaman stresi doğru yönetemiyorum. Bu yüzden turnuvalara ya çift kadınlardan ya da karışık çiftlerden katılıyorum. Yaz aylarında bir turnuva düzenlenirse bu sefer teklerde şansımı denemeyi düşünüyorum. Bu turnuvada finale kadar tüm maçlarımızı kazandık, finalde istediğimiz oyunu tutturamadık. Karşı taraf bize göre profesyoneldi. Maç sırasında bizi gayet güzel çözdüler. Elimizden geleni yaptık, dersler çıkardık. İyi rakiplere karşı kaybede kaybede kazanmayı öğreneceğiz. Hedefim turnuvalarda B klasmanından A klasmanına geçiş yapmak” diyerek sözlerini noktaladı.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.