İklim değişikliği

Yapılan araştırmalar gösteriyor ki, iklim değişikliğine bağlı olarak kuşlar göç zamanlarını kaçırabiliyor, bitkiler erken çiçek açabiliyor ya da tırtıllar erken kelebek olabiliyorlar. Bu yanlış zamanlama ekosistemin sağlıklı işleyişini bozuyor ve birçok canlı için ölümle sonuçlanabiliyor.

İklim değişikliğini önlemede sadece devletlere, büyük endüstri firmalarına değil bizlere de bazı görevler düşüyor. Bu görevler ise aslında basit ve oldukça etkili.

Yaşantımızda, gezegenimize zarar veren faaliyetlerden kaçınmak ve karbon ayak izimizi en aza indirmek gerekiyor. Yürümek, bisiklete binmek, toplu taşıma araçları kullanmak gibi ulaşımda karbon ayak izimizi azaltacak yöntemleri tercih edebiliriz. Enerjiyi verimli kullanmaya gayret edebilir, elektriği ve suyu tasarruflu kullanmaya özen gösterebiliriz.

Duş süremizi kısaltabilir, kullanmadığımız elektronik aletlerin fişini çekebiliriz. Atıklarımızı azaltabiliriz. Alışverişlerimizde plastik poşet yerine bez torbaları, tek kullanımlık eşyalar yerine uzun süreler kullanacağımız ya da geri dönüştürülebilir ürünleri tercih edebiliriz. Bir şeyi satın almadan önce gerçekten ihtiyacımız olup olmadığını düşünebiliriz. Daha az et tüketebilir, yerel gıdaları ve mevsimindeki sebze ve meyveleri tüketmeye özen gösterebiliriz. Kullanmadığımız eşyaları atmak yerine değiştirerek başka bir amaçla kullanabilir ya da ihtiyacı olan biriyle paylaşabiliriz. Bu sayede öncelikle iklim değişikliğinin hızlanmasını önleyebilir, daha sonra da gezegenimizde yarattığı olumsuz etkileri en aza indirebiliriz.

İklim değişikliğine bağlı olarak yağışların düzeninde bozulmalar meydana gelir. Tek seferde yağan yağış miktarı çok az veya çok fazla olabilir. Örneğin son yıllarda Türkiye’nin Karadeniz kıyılarında, yağışlar çok kısa sürelerde ortalama miktarlardan çok daha fazla gerçekleşmiş, beraberinde ani sel baskınları ve heyelanlar artış göstermiştir. Sonuçta birçok insan yerleşiminde ağır can ve mal kayıpları meydana getirmiştir.