Şehit futbolcular kimler? Üç büyüklerin savaşta şehit düşen oyuncuları

Şehit futbolcular kimler? Üç büyüklerin savaşta şehit düşen oyuncuları

Futbolculardan şehit olanlar var mı? Hangi futbolcular savaş cephesinde şehit düşüyor? Üç büyüklerin şehit futbolcuları kimler? Şehit futbolcular listesini sizler için derledik:

Bugün önemli bir kısmı sürekli magazin medyasında çapkınlık, kaçamak, eğlence haberleriyle gündeme gelen Türk futbolculardan şehit olanlar var mı? Hangi futbolcular savaş cephesinde şehit düşüyor? Üç büyüklerin şehit futbolcuları kimler? Şehit futbolcular listesini sizler için derledik:

Her karışı şehit kanıyla sulanan Anadolu’da her meslekten, her yaşta milyonlarca isimsiz kahraman vatan için toprağa düşüyor. Tarihçiler tarafından sadece Çanakkale Savaşı’nda 250 bin gencin şehit düştüğü kaydediliyor. Vatan için gözünü kırpmadan canını seve seve feda edenler arasında futbolcular da bulunuyor. Kimisi Kafkas, kimisi Irak, kimisi Trablusgarp, kimisi de Çanakkale cephesinde hiç çekinmeden can veriyor. Onlar, Galatasaraylı, Fenerbahçeli ve Beşiktaşlı'ydı ama cephede tek yürek destan yazarken, futbol sahasında da kahramanlık hikayeleri yazıyorlardı. 
Yeşil sahada mücadelelerine alışık olduğumuz Galatasaray, Fenerbahçe ve Beşiktaş, bu defa bambaşka bir yerde, savaş cephesinde karşımıza çıkıyor. 

Geçtiğimiz yıl Muştu Yayınları tarafından basılan bir eserde; savaşın yapıldığı dönemde hem cephede hem de futbol sahalarında kahramanlık destanı yazan futbolcuların hikâyeleri anlatılıyor.

Toplumun her kesiminden vatan evladının cepheye koştuğu bir dönemde Galatasaraylı, Fenerbahçeli ve Beşiktaşlı futbolcular da aynı ruhla savaşa katıldıklarını gözler önüne seren kitaplar, bir yandan cephede savaşırken bir yandan at sırsında saatlerce yolculuk yaparak lig maçlarına katılıp yine at sırtında cepheye dönen kahramanların hikayelerini ölümsüzleştiriyor. Erol Ergün, Arif Akpınar ve Murat Kaya'nın kaleme aldığı kitapta futbolcuların destansı mücadelesi anlatılıyor. 

O KİTAPTAN KISA KESİTLER

Galatasaray'ın yıldızları Hasnun Galip ve Kaleci Hamdi şehit düşmüştü. Bazılarına ise ulaşılamıyordu. Bu nedenle her maçta saha kenarında sandalyenin üzerinde bir iki futbolcunun forması duruyordu. Bazıları cepheden maça yetişemiyordu. Cepheden yeşil sahalara ulaşan haberlerde Neşet ve Haldun Kumkale'den haber alınamadığı belirtiliyordu. Ve arkadaşları yeşil sahada onları ' şehitlik hayatının şampiyonu' olarak tanımlıyordu.

KAPTAN GALİP

Kitapta cepheden Fenerbahçe maçı için gelen Fenerbahçe Kaptanı Galip'in (Kulaksızoğlu) de hikayesine de yer verilirken, farklı detaylar da ortaya çıkıyor. Öyle ki cepheden at sırtında gelip rıhtıma zar zor yetişen Katap Galip ile kayıkçı arasında geçen konuşmada şu detaylar yer alıyor: 'Kaptan Galip elini cebine attı, birkaç mecidiyeyi kayıkçıya uzattı. Kayıkçı, aralarındaki konuşmalardan, cepheden Fenerbahçe maçı için gelen neferler olduklarını anlamıştı.

Kayıkçı, Kaptan Galip'in uzattığı mecidiyeleri tebessüm ederek geri çevirdi. Hele siz maçınızı oynayın, dönüşte ödersiniz beyim. Dönüşte seni nerden bulalım efendi al paranı, dedi Galip. Bak anlaşalım beyim! Eğer maçı kazanırsanız dönüşte de para almam. Kaybederseniz, ikisini birden alırım. Kadıköylü müsün efendi? Kadıköylüyüm. Serin olun beyim, zaten bu tarafa geçecektim. Hem ben Fenerbahçe için bunca yolu tepip gelenlerden para almam. Hele cephede düşmana karşı mücadele eden kahramanlardan hiç almam."

sehseh.jpg

ARİF, SEZONUN İLK DERBİSİNDE

Arif, 1917 - 1918 sezonunun ilk büyük derbisine, Fenerbahçe-Galatasaray maçına yetişmeye koşuyordu. Ama, 21 Aralık 1917'deki bu maça gitmeye çalışan, yalnız kendisi değildi. Fenerbahçe kaptanı Galip de, Kırklareli'nden İstanbul'a doğru at koşturuyordu. Çanakkale'den Fikirtepe Uçaksavar Bataryası'na tayin olan Ethem ise, daha önceden kulübe varmıştı. Arif ve Galip, uzun at yolculuğunun yorgunluğunu atamadan, sahaya çıktılar. Ama, ne yazık ki, maçı 3 - 2 kaybettiler. İki futbolcu tekrar cepheye döndü. Fenerbahçe kaptanı Galip daha sonra savaş sırasında yaralanıp İstanbuI'a gönderilmiş, bir daha cepheye gitmemişti. Arif ise, cepheden sahaya, sahadan cepheye koşturmaya daha uzun bir süre devam etti.

ARİF'İN ŞEHİT HABERİ YIKTI

Fenerbahçe 1919-1920 sezonuna iddialı bir maç sonucuyla başlamak istiyordu. İlk kez karşılaşacakları İdman Yurdu takımıyla yapacakları maçta yeri doldurulamayan Arif'in de olması gerekliydi. Harbiye Nazırlığı'ndan izin alındı. Ulukışla'ya telgraf çekildi. Maç günü Arif'in şehit düştüğü haberi geldi. Arif, Ulukışla'dan Niğde'deki karargâha at sırtında giderken düşman ateşiyle kalbinden vurulmuştu. Mülazım Hasan maça tek başına gelmiş, haberi Hasan'dan ilk duyan Galip, hemen yanındaki ahşap sandalyeye çöküverdi. Onunla Çanakkale cephesinden beraber gelerek oynadıkları 1915 sezonunda namağlup şampiyon olmuşlardı. Ama şimdi daha sezonun ilk maçında Arif'i kaybetmişti. Kulüp binası, Çanakkale savaşı döneminde olduğu gibi yine matemhaneye dönmüştü. Herkes birbirine sarılarak hıçkıra hıçkıra ağlıyordu. Biraz sonra saha kenarındaki Arif'in formasına baktı 'Oynasana sen de mi öldün,' der gibiydi. Doğruldu koşmaya başladı. Bu maçta öyle coşkulu bir oyun ortaya koydular ki belki uzun süre kırılamayacak bir rekora imza attılar. Fenerbahçe, Anadolu İdman Yurdu maçını 11-0 gibi bir sonuçla kazandı. Öyle ki adeta her şehit için bir gol atılmıştı. Futbolcular maç sonunda, sanki bütün golleri Arif atmış gibi Arif'in formasının önüne gidip, "Ruhun şâd olsun Arif" diyerek ellerini açıp dua ettiler. 

BEŞİKTAŞLI DOKTOR ALİ DE ŞEHİT OLMUŞTU

Beşiktaş'tan da Şair Kazım, Asım, Rıdvan Beylerin de cephede şehit oldukları haberi geldi. Bütün spor klüpleri boşalıyordu. Kafkas Cephesi'nde de Galatasaraylı futbolculardan Abdurrahman Robenson, Beşiktaşlı Doktor Ali, Doktor Mehmet, Muallim Sadi Bey'in ölüm haberi geldi. Şehitler listesine bakıldığında hepsinin doktor, muallim sıfatları var. O dönemlerde, bütün futbolcular aynı zamanda yüksek tahsilli. İyi meslek sahipleri ve yabancı dil bilen kişiler.

BEŞİKTAŞ MARŞINI KAPTAN KAZIM YAZDI 

Beşiktaş'ın kaptanı Kâzım aynı zamanda şairdi. Çanakkale'de sırtına yediği bir gülle ile parçalandı. Birliğindeki yakın arkadaşları, yerde hazin bir şekilde yatarken, ceketinden fırlayan bir kâğıt parçasını hatıra olarak sakladılar. Beşiktaş kaptanının üstünden "Beşiktaş Marşı" çıkmıştı.   

İşte üç büyük futbol kulübünden şehit olan futbolcular

1 - Zeki -Fenerbahçe -Çanakkale Savaşı
2 - Hüsnü- Fenerbahçe- Çanakkale Savaşı
3 - Neşet -Fenerbahçe -Çanakkale Savaşı
4 - Arif -Fenerbahçe -Bor Ovası
5 - Nurettin- Fenerbahçe- Fikirtepe Bataryası
6 - Halim- Fenerbahçe -Fikirtepe Bataryası
7 - Kemal- Fenerbahçe (bilinmiyor) 
8 - Refik Bey -Fenerbahçe Kulüp Binasında
9 - Mustafa Bey -Fenerbahçe Kulüp Binasında
10- Haldun –Fenerbahçe (bilinmiyor) 
11- Doktor Ali- Beşiktaş Kafkas Cephesi
12- Asım -Beşiktaş- Kafkas Cephesi
13- Muallim Sadi- Beşiktaş -Kafkas Cephesi
14- Kaptan Kazım -Beşiktaş- Çanakkale Savaşı
15- Doktor Mehmet- Beşiktaş- Kafkas Cephesi
16- Rıdvan -Beşiktaş- Çanakkale Savaşı
17- Kürt Celal- Galatasaray -Çanakkale Savaşı
18- Abdurrahman- Galatasaray- Kafkas Cephesi
19- Halit- Galatasaray -Kafkas Cephesi
20- Kaleci Hamdi -Galatasaray- Çanakkale Savaşı
21- Hasnun Galip -Galatasaray- Çanakkale Savaşı
22- Celal İbrahim -Galatasaray -Irak Cephesi (1917)
23- Neşet -Galatasaray -Çanakkale Savaşı
24- İdris- Galatasaray -Trablusgarp Cephesi
25- Refik Ata Galatasaray Çanakkale Savaşı
26- Mehmet Ali -Galatasaray- Çanakkale Savaşı
27- Hasip- Galatasaray- Çanakkale Savaşı
28- Cemil- Galatasaray -Çanakkale Savaşı
29- Nazmi- Galatasaray- Çanakkale Savaşı
30-Ethem - Fenerbançe -Çanakkale Savaşı'nda ağır yaralanıyor ve gazi oluyor.

 

Gazeteilksayfa.com

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.