Türk ayakkabı sektörü ilk 6 ayda 489 milyon dolarlık ihracat yaptı

Türk ayakkabı sektörü ilk 6 ayda 489 milyon dolarlık ihracat yaptı

Türkiye’nin ayakkabı ihracatı yılın ilk yarısında güçlü bir performans sergileyerek Orta Doğu ve Avrupa pazarlarından yoğun talep gördü.

Türkiye’nin ayakkabı ihracatı, 2025’in ocak-haziran döneminde 489,2 milyon dolar seviyesine ulaştı. Bu dönemde Irak, Almanya, Romanya, Suudi Arabistan ve Rusya, Türk ayakkabılarının en fazla ihraç edildiği ülkeler arasında yer aldı. Sektör temsilcileri, özellikle Orta Doğu ve Avrupa’dan gelen yoğun talebin ihracattaki artışta etkili olduğunu ifade ediyor.

Küresel ayakkabı pazarının 2029 yılına kadar yıllık ortalama yüzde 2,21 büyüme kaydetmesi ve satış hacminin 14,7 milyar çift ayakkabıya ulaşması öngörülüyor. Türkiye’de ayakkabı üretim endüstrisi ise 2023 yılında 3,7 milyar dolarlık bir hacim elde etti. Uzmanlar, sektörün büyüklüğünün 2028 yılında 3,4 milyar dolara gerileyebileceğini tahmin etse de Türkiye, halen dünyanın önde gelen üreticileri arasında yer alıyor.

Sektörün gelişimini sürdürmesi ve rekabet gücünü artırması için üretim kapasitesinin güçlendirilmesi, nitelikli iş gücünün yetiştirilmesi ve modern teknolojilere yatırım yapılması öncelikli hedefler arasında bulunuyor. Yatırımların artırılması ve destek mekanizmalarının geliştirilmesi, Türk ayakkabı endüstrisinin uluslararası pazarlardaki konumunu güçlendirmesi açısından önem taşıyor.

6 AYDA EN ÇOK ÇİN VE VİETNAM'DAN AYAKKABI ALINDI

Türkiye İstatistik Kurumunun (TÜİK) Özel Ticaret Sistemi verilerine göre, bu yılın ilk 6 ayında Türkiye'nin ayakkabı ihracatı 489,2 milyon dolar olurken, 804,3 milyon dolarlık ithalat gerçekleşti. Aynı dönemde sektörün dış ticaret hacmi 1,3 milyar dolar olarak hesaplandı. Söz konusu dönemde en fazla ihracat 45,6 milyon dolarla Irak'a yapıldı. Bu ülkeyi 34 milyon dolarla Almanya, 33,9 milyon dolarla Romanya, 26,9 milyon dolarla Suudi Arabistan ve 24,2 milyon dolarla Rusya izledi.

Aynı dönemde Türkiye'nin en çok ayakkabı aldığı ülkeler Çin, Vietnam ve İtalya oldu. Çin'den alınan ürünler için 262,9 milyon dolar, Vietnam'dan alınanlar için 225,4 milyon dolar ve İtalya'dan alınan için 108,1 milyon dolar ödendi.

"SEKTÖRÜN KALİTE, TASARIM VE ESNEKLİK KONUSUNDAKİ GÜCÜ TALEP GÖRMEMİZİ SAĞLIYOR"

Ayakkabı Yan Sanayicileri Derneği (AYSAD) Başkanı Sait Salıcı, Türkiye'nin ayakkabı sektöründe köklü bir geçmişe ve ciddi bir üretim potansiyeline sahip olduğunu belirtti. Ülkenin ihracatında Irak, Almanya, Romanya, Suudi Arabistan ve Rusya gibi ülkelerin öne çıkmasının birçok nedeni olduğuna işaret eden Salıcı, "Öncelikle bu ülkelerle güçlü tarihi ve ticari bağlarımız bulunuyor. Coğrafi yakınlık, lojistik avantajlar sağlaması sebebiyle tercih edilmemizi kolaylaştırıyor. Ayrıca, Türk ayakkabı sektörünün kalite, tasarım ve esneklik konusundaki gücü, bu pazarlarda talep görmemizi sağlıyor. Özellikle Almanya ve Rusya gibi pazarlar hem fiyat hem de kalite beklentilerini dengeleyebilen ürünlerimize ilgi gösteriyor. Gelecek dönemde ihracat hedeflerimiz arasında ABD ve İngiltere gibi büyük pazarların yanı sıra, Afrika ve Güney Amerika gibi potansiyeli yüksek yeni pazarlara açılmak da bulunuyor. Bu pazarlara yönelik çalışmalarımızı yoğunlaştırmayı planlıyoruz." diye konuştu.

"HAKSIZ REKABETE YOL AÇAN İTHAL ÜRÜNLERE KARŞI ÖNLEMLERİN ALINMASINI BEKLİYORUZ"

Salıcı, sektörde son dönemlerde yüksek maliyetler nedeniyle sorunlar yaşandığını, bunun da rekabet gücünü olumsuz etkilediğini belirtti. Bu dönemde ithalatın yüksek olmasının en büyük sebebinin ise özellikle Asya ülkelerinden gelen ucuz ve düşük kaliteli ürünlerin iç piyasayı domine etmesi olduğunu bildiren Salıcı, "Bu durum, yerli üretimi ve istihdamı doğrudan tehdit ediyor. Sektörümüzün üretim ve ihracat potansiyelini artırmak için öncelikli beklentimiz, haksız rekabete yol açan ithal ürünlere karşı caydırıcı önlemlerin alınmasıdır. Gümrük vergilerinin artırılması ve denetimlerin sıkılaştırılması bu konuda büyük önem taşıyor." dedi.

Salıcı, Türkiye'nin buna rağmen hala önemli bir üretim merkezi olduğunu, bu potansiyelin tam olarak kullanılması için ise yeni stratejilere ihtiyaç duyulduğunu ifade etti.

Devlet destek ve teşviklerinin daha etkin hale getirilmesinin sektör açısından önemli olduğunu aktaran Salıcı, "Nitelikli iş gücünün yetiştirilmesi, yeni nesil teknolojilere yatırım yapılması ve markalaşma süreçlerinin desteklenmesi gibi konular sektörümüzün geleceği için hayati önem taşıyor. Ham maddeye ulaşım ve enerji maliyetlerindeki dalgalanmaların stabilize edilmesi de üretim maliyetlerimizi düşürerek rekabet gücümüzü artıracaktır." ifadelerini kullandı.

Salıcı, ayakkabı sektörünün sadece bir moda unsuru olmadığına, aynı zamanda binlerce insana istihdam sağlayan, stratejik bir alan olduğuna dikkati çekerek, şunları kaydetti: "Yan sanayi, bu ekosistemin belkemiğidir. Yan sanayide yaşanacak bir kriz, tüm sektöre domino etkisiyle yayılacaktır. Bu nedenle, ham madde, kalıp, taban ve diğer tüm yan ürünlerin üretimini desteklemek, sektörün genel sağlığı için büyük bir zorunluluktur. Bu zorlu dönemi aşmak ve sektörümüzü hak ettiği yere getirmek için tüm paydaşlarla birlikte çalışmaya devam edeceğiz."

Kaynak:Haber Kaynağı

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.