Ebeveynler bu uyarı size... Yeni doğan çocuklar için çok tehlikeli

Ebeveynler bu uyarı size... Yeni doğan çocuklar için çok tehlikeli

Çağın en büyük sorunlarından biri haline gelen ekran bağımlılığı küçük yaşlara kadar indi. Teknolojinin içine doğan çocuklarda ekran kullanımına bağlı olarak çevreden uzaklaşma, tolerans düşüklüğü, anksiyete gibi etkiler görülüyor.

Günümüz çağının en büyük sorunlarından biri haline gelen ekran bağımlılığı küçük yaşlara kadar indi. Teknolojinin içine doğan çocuklarda ekran kullanımına bağlı olarak çevreden uzaklaşma, tolerans düşüklüğü, anksiyete gibi etkiler görülüyor. Çocuklarda ekran bağımlılığı, belirtileri ve ailelerin neler yapılabilecekleri ile alakalı gazetemize konuşan Psikolog Sarenur Pehlivan, “Aile, öğretmen, arkadaşlar ve kardeşler arasında çatışma başlar. Bireyin sosyal çevresinden uzaklaşarak yalnızlaşmasını sağlar” dedi.

1.jpg

“ÇOCUKLAR TEKNOLOJİYE GÖZLERİNİ AÇIYOR”

Yaşadığımız dönemde çocukların teknolojiye gözlerini açtıklarını dile getiren Psikolog Sarenur Pehlivan, “Teknoloji ile beraber, beden, biyoloji, psikoloji ve sosyal alanlar değişmeye başladı. İnsanlarda hızlı bir şekilde bu değişime ayak uyduruyorlar. İçinde bulunduğumuz dönemde doğan çocuklar teknolojiye gözlerini açıyorlar. Bu nedenle çocukları ekrandan ve teknolojiden uzak tutmak pek mümkün değil. Çocukların ekran kullanımını ve isteklerimizi belirlerken kuşak etkisini göz ardı etmemek lazım. 1965-1979 yıllarını içerisinde bulunduran X kuşağı, bireyselci ve rekabet içinde teknoloji üreten ve ihtiyaç halinde kullanım gösterir. 1980-1999 yıllarını içerisinde bulunduran Y kuşağı, yetenek ve başarı odaklı dijital kuşaktır. Cep telefonu ve internetle büyür ve tam ortada kullanım sağlar. 2000 ve Sonrası Z kuşağı, internet arayıcılığı ile sosyalleşen, özgüveni yüksektir. 2010 ve Sonrasını kapsayan ALFA kuşağı çocukları ise, sözel iletişim ve sosyalleşme zayıf, dikkat dağınıklığı, ödül ve övgü beklentisi yüksek, obezite riski, tolerans düzeyi düşük, sorunu görürler fakat karşısındakinden çözüm bekleyen bireylerdir” ifadelerine yer verdi.

2.jpg

“MERAKLA BAŞLAR”

Ekran bağımlılığının hem çevre faktörüyle hem de kişinin merakıyla başladığını söyleyen Pehlivan, “Ekran bağımlılığı merakla başlar. Bir bakayım arkadaşım, annem, çevrem kullanayım, bir sonraki oyunda ne olacak, bu sefer fotoğraf attığımda kaç beğeni alacak. Bir nevi model alarak öğrenir. Bebek doğduğu andan itibaren poz ver ne kadar güze çıktın, seni çok kişi beğendi gibi söylemlere maruz kalarak ögrenir. Çocuğun hayatında bir sorun oluyor, soruna odaklanmak ve çözüm üretmek yerine dikkatlerini dağıtan yoğun uyaranlara yani ekrana kaçışı başlar. Mutsuzluk veya huzursuzluk hissediyorum ve olmaması gerekiyor bu nedenle de kendimi hızlı ulaşabilir bir şeye mutu etmeliyim düşüncesiyle ortamdan uzaklaşarak ekran bağımlılığına yaklaşır. Sosyal medya, oyun oynamak, paylaşım yapmak gibi şeylerin kullanımı arttıkça tolerans düzeyi de düşmeye başlar” şeklinde konuştu.

3.jpg

SOSYAL ÇEVREYE YANSIMASI

Kişiyi sosyal çevresinden uzaklaştırıldığını ve çatışmaya sebep olduğunu ifade eden Pehlivan, “İlk sosyal medyada yapılan paylaşımda 100 beğeni geldi, bir tane daha paylaşayım, bir tane daha aynı etki olmadı tekrar paylaşayım ya da daha fazla zaman geçireyim der. Oyun aşamalarını daha hızlı geçerek tatmin seviyesi düşer. Sonrasında yoksunluk başlar. Psikolojik ve fizyolojik belirtileri içinde barındırır. Şarjım bitiyor dışardayız ne yapacağım, internet bitti ne olacak bağırabilir, sizi zor durumda bırakabilir. Aile, öğretmen, arkadaşlar ve kardeşler arasında çatışma başlar. Bireyin sosyal çevresinden uzaklaşarak yalnızlaşmasını sağlar. Bu döngü devam eder” sözlerini kullandı.

basliksiz-1-003.jpg

PSİKOLOJİYE OLUMSUZ ETKİ

Ekran bağımlılığının kişinin psikolojisi üzerinde olumsuz etkilerinden ve ebeveynlerin nasıl davranacağı konusunda konuşan Pehlivan, “Ekran bağımlılığının belirtilerinden bahsedecek olursak bireyde, zihnin teknoloji ile meşgul olması, yoksunluk, tolerans, kontrol kaybı, ilgi kaybı, zaman kaybı, yalan söyleme, psikolojik rahatlama, başarısızlık görülür. Ekrana yoğun bir biçimde etkileşime girmek aşırı uyarılmaya sebep olur, bu nedenle sinir sistemi savaş aç modundadır. Çocukta, dürtüsellik, dikkat eksikliği, depresyon, karşı gelme, anksiyete meydana gelir. Ebeveynler çocuklarıyla beraber, sabah egzersizi, anda kalmak, ekmek yapmak, yoga, temizlik, su ile oynama, bitki ekmek, dans gibi aktiviteler yaparak ekrandan uzaklaşmaları konusunda yardımcı olabilirler” diyerek sözlerine son verdi.

Rüveyda Aslıipek/ www.gazeteilksayfa.com

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.