Ferit Atmaca

Ferit Atmaca

Hadi ordan!

Hadi ordan!

Bölücü terör örgütü PKK ile mücadele tam gaz sürüyor.

Devletimizin, Hükümetimizin, TSK’mızın Allah yar ve yardımcısı olsun.

Bu çerçevede “belediye” görünümlü PKK kurumlarının bir kısmına tarihi bir kararla kayyum atandı.

“PKK kurumu” diyorum çünkü, bu belediyelerde halka değil tümüyle terör örgütüne hizmet saikiyle hareket ediliyordu.

Özellikle açılım sürecinde astıkları astık, kestikleri kestikti; PKK’dan daha tehlikeli işlere imza atıyorlardı.

Sonuçta HDP’li seçilmiş değil, Kandil’den atanmış PKK’lı eşbaşkan yönetiyordu kurumu.

Açılan hendekleri hatırlayın.

Belediye tüm imkanlarını seferber ediyordu, PKK’nın şehirli “militanları”na.

Devletin aktardığı bütçeyle gerçekleştirilen “sosyal ve kültürel etkinlik” görünümlü tüm faaliyetlerde terör örgütü propagandası yapılıyor, körpe beyinlerin yıkanması, körpe bedenlerin dağa çıkması hedefleniyordu.

Bu belediyelerde çalışanların tamamı, temizlik işçilerine varıncaya kadar tümü PKK’dan referanslıydı.

Kayyum sonrası Hakkari’de belediye çöpçülerinin çöpleri toplamayarak, devleti/hükümeti protesto etmiş olmaları da bunun en bariz göstergesiydi.

Geç de olsa, birer kamu kurumu olan bu belediyelerin artık terör örgütüne değil, halka hizmet etmesinin adımı atıldı.

Ümit ediyorum ki, bu durum bölge halkını da sevindirecektir.

Gel gelelim HDP ile CHP’den bir kısım siyasetçinin yanı sıra medyamızda da bu durumdan rahatsızlık duyanlar yok değil.

Dün dikkatimi çekti, T24 adlı bir internet sitesinin yazarı; Yusuf Nazım açık açık PKK/HDP PR’ı yapıyor, halkı adeta devlete/hükümete karşı kışkırtıyordu.

Bakar mısınız şu yazdıklarına:

“Ermeni'si çoktan gitti, Rum’u azaldı, Kürt'ünse kentlerini başlarına yıktık. Rüşvetçi bakanlara yapamadığımızı seçilmiş vekillere yapıyoruz. Hem de yüzde 80 ittifakla. Üstelik anayasaya aykırı olduğunu bile bile. Yüzde seksen, yüzde yirmiyi adeta köşeye sıkıştırmış, meclisten atmaya çalışıyor. Milletvekilleri takipte, attıkları her adım, söyledikleri her söz suç oluyor, her an yeni soruşturmalar açılıyor haklarında. Cinnet almış başını yürüyor, seçilmiş belediyelere kayyımlar atanıyor. Kürt muhtarlar bile görevden alınıyor. Öğretmenlerin Kürt olanları topluca görevden el çektiriliyorlar.”

Bu şahsa “Hadi ordan vatansız” demekten kendimi alamıyorum.

Ve bu cesareti nerden buluyorlar şaşırıyorum.

Ermenileri katmış işin içine, Rumları katmış…

Anlıyorsunuz değil mi, asıl derdinin ne olduğunu?

Bunları biliyorum:

Hani deriz ya “Küfür tek millet” diye.

İşte bu sözün tezahürü tam da karşımızda.

Bunlar bu millete, bu milletin dinine, değerlerine, tarihine kin besliyor, düşmanlık ediyorlar.

Tüm dertleri bu.

Bunlara yaranmanız imkansız.

PKK’yla masaya otursanız, “1915 ne olacak” derler.

1915 için özür dileyip, tazminat ödeseniz “Rumlar ne olacak” derler.

Anlayacağınız derler de derler.

Devletimiz/hükümetimiz bunlardaki asıl derdi, amacı iyi görüp,  ona göre hareket etmeli.

Açılım sürecindeki gibi benzer oyunlara gelmemeli, derim ben.

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
SON YAZILAR