Ali İLKBAHAR

Ali İLKBAHAR

Sahiplenmek

Sahiplenmek

Deprem gibi, veba gibi covid-19 gibi, savaşlarda tavrımızla, katkımızla, gayretimizle en büyük imtihanımızdır. 
Savunma sanayiinde, sanal dünyada, topyekün bir milletin içeride ve dışarıda güven veriyor. Dik duruyor. Masada haklarımı rahat rahat isteyebiliyorsa bunları yapanların iradeleri güçlü olmalıdır, desteklenmelidir.

Namusumuzu koruduğumuz, değerlerimizi yaşadığımız, rızkımızı topladığımız gerekirse gazi ve şehit olabiliyorsak o topraklar bizim aldığımız veya atalarımızdan devraldığımız dik duran, adil olan, yetimi, mazlumu kollayın, çare olun, kul olan dualarımız gerçekleşsin diye şerefli emanetlerin sahipleriyiz.

Vatanın nimetlerinden istifade edip, okuyan bu milletimize borcu olanların, vatanımıza bir saldırı olduğunda, bir zafer kazanıldığında ülkemizi bölmeye çalışanlara karşı duran kuvvetlerimize moral vermeliyiz, destek olmalıyız, dua etmeliyiz. İçimizden saldıranların, dışarıdan yapılan saldırılarda bir olmalı, millet olmalı, can bu vatana bin defa feda olsun kararlılığını gösterip hainlere ihanetlerini yapmaya moral bulamamalıdır. 

Silahın tetiğini çekecek iradenin isabetli, yürekli olacak, geçmişini inkar etmeyen tam tersi geçmişinden gurur duyan, geleceğini ilmek ilmek dokuyan, takip eden değil lider olan, mazlumların ümidi, gözyaşlarını silecek, yeni neslin iradesini çelik gibi ayakta tutan, ileriye arkasına bakmadan yürüyen, halkını seven, düşman tuzakları olan uyuşturucu bataklığında yok oluşunu bile fark etmeli, hainlerin vatan ve millet düşmanlarının iftira ve yalan üzerine inşa edilen sanal dünyada savrulmamalı, yem olmamalısın. 82 milyon kardeş olmamızın geleceğimiz için elzem şart olduğuna inanan halkını seven, vatanının bir taşına bile bir saldırı olduğunda kartal pençeleriyle bertaraf eden kahramanlarımız olmalıyız. 

Vakıflar, dernekler, cemaatler, mezhepler, partiler, sanat çalışmaları, yayın organlarının tamamı bizi millet yapan değerlerin tamamına sahip çıkıp yaşatmalıyız. 

Düşmanın oyununa, ufak dünyalığımız yüzünden ayrışmaya, ötelemeye, bölmeye gelmediğim gibi fırsat da vermemeliyiz.

Farklılıkları zenginlik kabul edip birbirimizi anlamaya, aydınlatmaya, bir beraber olmaya, bu fırtınalı, ölüm kusan çarkların dünyasında kucaklaşmaya bir beraber olmaya mecburuz. Yanlışlara itibar etmediğimiz gibi meydan da vermemeliyiz. 

Göçmen kayıplarının çoğalması, zulmün artması, emperyalistlerin sömürmesi yerine topyekün millet olarak sömüren değil, öldüren değil, yaşatan köklerimizden gelen bu hasletlerimizi hayata geçirmeliyiz. 
Gelecek, kararlılığımızla azmimizle daha güzel olacak.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
SON YAZILAR