AFAD açıkladı: Yıkıcı bir etki yapmayacak

AFAD Deprem ve Risk Azaltma Genel Müdürü Orhan Tatar, Ege Denizi'ndeki depremlerin artışı ve tsunami riski hakkında konuştu.

AFAD Deprem ve Risk Azaltma Genel Müdürü Orhan Tatar, Ege Denizi'nde son dönemde artan sismik hareketlilik ve olası tsunami riski hakkında açıklamalarda bulundu. Tatar, "Olası bir tsunami durumunda, kıyılarımıza ulaşma süresi en erken bir saat veya daha kısa olacaktır. Ancak, kıyılarımıza ulaşmayacağını ve herhangi bir yıkıcı etkisinin olmayacağını açıkça ifade edebiliyoruz." dedi.

Risklerin değerlendirilmesi için bölgesel koordinasyon toplantısı
Orhan Tatar, Muğla'da, AFAD toplantı salonunda Vali İdris Akbıyık'ın da katılımıyla **"Olası Risk Değerlendirmesi Bölgesel Koordinasyon Toplantısı"**na katıldı. Toplantının ardından Bodrum ilçesinde saha incelemelerinde bulundu.

Turgutreis sahilinde yaptığı incelemelerin ardından gazetecilere açıklamalarda bulunan Tatar, bölgede son 10-15 gündür yoğun bir sismik hareketlilik yaşandığını hatırlattı.

"Kıyılarımızda yıkıcı etki yapmayacak"
Tatar, şu ana kadar yaklaşık 2 bin depremin meydana geldiğini, bunlardan beş tanesinin 5 ve üzeri büyüklükte olduğunu belirtti. Bu depremlerin bazıları bölgedeki farklı kıyılarda hissedildi.

Özellikle iki ana sorunun gündemde olduğunu vurguladı:

Bu depremler bir volkanik patlamaya neden olabilir mi?
Olası bir tsunami etkisi ne olur?
Tatar, bu endişelere yanıt olarak, oluşabilecek bir tsunaminin Türkiye kıyılarında yıkıcı bir etkisi olmayacağını net bir şekilde ifade etti.

Panik yapılmaması çağrısı: "Endişeye gerek yok"
Vatandaşların doğru bilgilendirilmesinin önemine vurgu yapan Tatar, panik yapmaya gerek olmadığını söyledi. Devletin tüm kurumlarının hazırlıklı olduğunu ve konuyla ilgili çalışmalar yürüttüğünü belirtti.

Tatar, "Vatandaşlarımızın doğru ve güvenilir bilgiye ulaşması çok önemli. Bu nedenle sosyal medyada yayılan dezenformasyon içerikli haberlere itibar etmemeleri ve yalnızca resmi açıklamaları dikkate almaları gerekiyor." dedi.

Ayrıca, koordinasyon toplantılarının yarın Aydın'da, ardından İzmir'de devam edeceğini ve her bölgenin durumu detaylı bir şekilde değerlendirileceğini ifade etti.

"Her türlü senaryoya hazırız"
Tatar, geniş bir ekibin bu konuda çalışmalar yürüttüğünü ve AFAD'ın olası tüm senaryolara karşı hazır olduğunu vurguladı.

"Geçmişte yaşananlar tekrarlanabilir"
UNESCO Kuzey Doğu Atlantik ve Akdeniz Tsunami Uyarı Sistemi'nin eski başkanı Prof. Dr. Ahmet Cevdet Yalçıner, bölgede daha önce iki kez tsunami yaşandığını hatırlattı:

1956 yılında meydana gelen tsunami
2017 yılında Sığacık kıyılarında görülen tsunami
Yalçıner, geçmişte görülen olayların gelecekte de yaşanabileceğini, ancak doğru önlemler alındığında can kaybının önlenebileceğini söyledi.

"Bu depremlerin meydana geldiği bölgede bir tsunami oluşabilir. Ancak, Türkiye kıyılarına ulaştığında gücü azalacak ve yıkıcı etkisi kalmayacaktır. Dalgaların kıyıya ulaşma süresi yaklaşık bir saattir. Bu nedenle, kıyılarda yaşayan vatandaşlarımız uyarı geldiğinde vakit kaybetmeden kıyıdan uzaklaşmalıdır." dedi.

Tsunami sırasında alınması gereken önlemler
Prof. Dr. Yalçıner, tsunami sırasında dikkat edilmesi gerekenleri şöyle sıraladı:

Denizde olanlar, derinliği 50 metreye kadar olan bölgelere ilerlemeli.
Karada olanlar, kıyıdan olabildiğince uzaklaşmalı.
Beton yapılar daha güvenlidir: Tsunami sırasında su zemin katlara kadar ulaşabilir ve mobilyalar gibi eşyaları yerinden oynatabilir, ancak yapının kendisine zarar vermez.
Son olarak, tsunami uyarılarının önceden verileceğini ve bu sayede vatandaşların hızla hareket ederek riskleri en aza indirebileceğini vurguladı.