Ahiret inancı, insanlara sorumluluk ve vicdan bilinci kazandırır
Ahiret inancı, yaşamın geçici olduğunu hatırlatarak bireylere sorumluluk duygusu ve ahlaki bilinç kazandırır. İnsan, yaptığı her davranışın hesabını vereceğini bilerek daha dikkatli ve vicdanlı olur.
İnsan, dünyaya geliş zamanını seçemediği gibi ayrılışını da bilemez. Ancak herkesin ortak bilgisi, yaşamın geçici olduğu ve bir gün sona ereceğidir. Ahiret inancı, hayatın sonu olarak değil, gerçek ve sonsuz yaşamın başlangıcı olarak kabul edilir. Bu inanç, bireylere sorumluluk yükler ve davranışlarını şekillendirir.
Ahiret bilinci olan kişiler, yaptıkları her eylemin hesabını vereceklerini bildikleri için daha vicdanlı ve ahlaklı olur. Kul hakkı yemek, yalan söylemek veya haksızlık yapmak gibi davranışlar, ahiret inancı taşıyan bireyler için kabul edilemez. İnanç, insanın Allah’tan hiçbir şeyi gizleyemeyeceğini fark etmesini sağlar.
Kur’an-ı Kerim’de ölüm sonrası diriliş, mizan günü, cennet ve cehennem gibi konular sıkça vurgulanır. Bu öğretiler, Allah’ın adaletinin yalnızca dünyada değil, asıl ahirette tecelli edeceğini gösterir. Peygamber Efendimiz (s.a.v.) de, akıllı kişinin kendini sorgulayan ve ölümden sonrası için çalışan kişi olduğunu ifade etmiştir. Ahiret bilinci, insanın hem kendisine hem topluma karşı sorumluluklarını hatırlamasını sağlar ve yaşamın geçici doğasını unutmadan, daha bilinçli davranmasına katkı verir.
AHİRET İNANCI
İnsan bu dünyaya gelişini seçmediği gibi, ne zaman gideceğini de bilemiyor. Ama bildiğimiz bir şey var, Bu dünya bir gün bitecek. Hayat sona erecek ve herkes yaptığıyla yüzleşecek. İşte bu gerçeğin adı, Ahiret. Ahiret inancı, sadece bir son değil, aslında bir başlangıçtır. Gerçek ve sonsuz hayatın başladığı yerdir. Ve bu inanç, insana sorumluluk yükler. Çünkü bir gün hesaba çekileceğimizi bilmek, bizi daha dikkatli, daha vicdanlı, daha ahlaklı yapar. Bugün bazı insanlar dünyada yaptıklarının yanına kâr kalacağını zannediyor. Kul hakkı yiyor, yalan söylüyor, haksızlık yapıyor. Ama unutuyorlar. Ne yaparsan yap, bir gün hesabı sorulacak. Ahiret inancı olmayan bir insan, her şeyi mubah görebilir. Ama ahiret inancı olan biri, kimseyi kandıramaz, çünkü bilir ki Allah’tan gizli hiçbir şey yoktur. Kur’an-ı Kerim’de defalarca ölümden sonra dirilişten, mizan (terazi) gününden, Cennet ve Cehennemden bahsedilir. Bu da gösteriyor ki, Allah’ın adaleti yalnızca bu dünyada değil, asıl ahirette tecelli edecek. Peygamber Efendimiz (s.a.v.) bir hadisinde şöyle buyurur Akıllı kişi, kendini sorgulayan ve ölümden sonrası için çalışan kimsedir.

Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.