Ahlak ve karakterin önemi vurgulandı

Ahlak ve karakterin önemi vurgulandı

Hayat yolunda insanlar çeşitli şekillerde anılabilir; mal varlığı, unvanlar veya başarılar kısa süreli hatırlanmayı sağlar.

Ancak uzun vadede geriye kalan en kalıcı miras ahlak ve karakterdir. Dinî kaynaklar, bireyin değerinin sahip olduklarıyla değil, yaşam biçimi ve bıraktığı iz ile ölçüldüğünü aktarıyor.

Ahlak, sadece güzel davranışlar topluluğu olarak değil, kişinin iç dünyasının dışa yansıması olarak değerlendiriliyor. Karakter ise bu ahlaki duruşun kalıcı ve süreklilik kazanmış hâlidir. Uzmanlar, bir kişinin karakterinin, yalnızken, kimse izlemezken veya çıkar gözetmediği durumlarda gösterdiği tutumlarla ortaya çıktığını belirtiyor. Doğru konuşmak, sabırlı ve adaletli davranmak, el ve dilinden başkasına zarar gelmemesi, hem bireysel hem toplumsal açıdan değerli nitelikler arasında yer alıyor.

HZ. PEYGAMBER’İN ÖĞRETİLERİ

İslam’da Hz. Peygamber’in (s.a.v.) gönderiliş amacı, güzel ahlakı tamamlamak olarak ifade ediliyor. Toplumun huzuru ve düzeni, bireylerin karakterleri ile başlıyor. Bir mahalleyi, okulu veya kurumu değiştiren temel unsur sistemler değil, oradaki insanların kişilik ve davranış biçimi olarak öne çıkıyor.

BİREYSEL SORUMLULUK VE TOPLUMSAL ETKİ

Her bireyin ahlak ve karakter inşasında sorumluluğu büyük olarak değerlendiriliyor. İyi bir insan olmanın etkisi yalnızca kişisel yaşamla sınırlı kalmayıp çevresine de olumlu yansıyor. Uzmanlar, bireylerin topluma ışık tutacak niteliklere sahip olması gerektiğini belirtiyor.

AHLAK VE KARAKTER İNŞAA ETMEK

Hayatta herkes bir iz bırakır. Kimi zenginliğiyle, kimi makamıyla, kimi başarılarıyla hatırlanır. Ama zaman geçtikçe çoğu silinir. Geriye kalan tek şey vardır: Ahlak ve karakter. Çünkü insanı gerçek anlamda değerli kılan; ne kazandığı, ne de sahip olduklarıdır. Onu insan yapan, nasıl yaşadığı ve nasıl bir iz bıraktığıdır. Ahlak, sadece güzel davranışlar bütünü değil, aynı zamanda bir insanın iç dünyasının dışa yansımasıdır. Karakter ise bu ahlaki duruşun süreklilik kazanmış halidir. Bir insanın karakteri; yalnızken, kimse görmezken, çıkarı yokken nasıl davrandığıyla ortaya çıkar. Güzel ahlak, insanın içini güzelleştirir. Yumuşak söz, doğru konuşmak, sabırlı olmak, adaletli davranmak, elinden ve dilinden kimsenin zarar görmediği bir insan olmak Bunlar sadece dinî bir görev değil, aynı zamanda toplumun temelini oluşturan değerlerdir. Unutmayalım ki Hz. Peygamber’in (s.a.v.) gönderiliş amacı da tam olarak budur, “Ben güzel ahlakı tamamlamak için gönderildim. Toplumun huzuru, bireyin ahlakıyla başlar. Bir mahalleyi, bir okulu, bir kurumu değiştiren şey sistem değil, oradaki insanların karakteridir. Bu yüzden her bireyin sorumluluğu büyüktür. Çünkü iyi bir insan olmak, sadece kendine değil, çevresine de ışık olmaktır.

 Yazar
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.