BAŞKENT OKUL SAYISINDA SINIFTA KALDI

BAŞKENT OKUL SAYISINDA SINIFTA KALDI

Eğitim Bir-Sen Ankara 3 No'lu Şube Başkanı Ahmet Aydınsoy, Ankara'da çok sayıda okul ihtiyacının olduğunu belirterek, sadece görev yaptığı Keçiören'de ikili eğitimden tekli eğitime geçilebilmesi için en az 130 okulun yapılması gerektiğini söyledi.

METROPOL İLÇELERDE OKULA İHTİYAÇ VAR
Başkan Aydınsoy, Ankara'daki metropol ilçelerinin hepsinde çok sayıda okula  ihtiyaç duyulduğunu anlattı. Aydınsoy, Başkent'te bazı sıkıntılardan dolayı 200'e yakın okul inşaatının başlayamadığını kaydederek,  "Bugün bu sorunlar aşılsa hepsinin temeli bugün atılsa, 2 sene sonra bunlar eğitim-öğretime başlasa yine Ankara’nın okul sorunu çözülmüş olmuyor" dedi. Aydınsoy, Türkiye'nin en kalabalık ikinci ilçesi olan Keçiören’de 160 civarında okulun olduğunu bunların yüzde 85'inde ikili eğitimin yapıldığını kaydetti.
EN YOKSUL KURUM: OKULLAR
Ülkemizde ekonomik olarak yoksul olan tek devlet kurumumun okullar olduğunu belirten Başkan Aydınsoy, "Ne kadar resmi daire varsa içerisindeki en bakımsız, içerisinde ekonomik olarak en yoksul okullardan başka bir devlet dairesi göremezsiniz. Örneğin bir resmi daireye gittiğinizde güvenlik önleminden geçmeden giremiyorsunuz ama bir okulda yüzlerce savunmasız öğrenci var bir güvenlik görevlisi yok. 

 

OSMAN AKDOĞAN/ HABERVAKTİM-

Habervaktim'e konuşan Eğitim Bir-Sen Ankara 3 No'lu Şube Başkanı Ahmet Aydınsoy, Başkent Ankara'nın merkez ilçelerinde ciddi bir okul ihtiyacının olduğunu söyledi. Türkiye'nin nüfus olarak en kalabalık ilçesi Keçiören'de sendikacılık çalışmaları yürüten Başkan Aydınsoy'un ülkemizdeki eğitime dair sorduğumuz sorulara verdiği cevaplar şöyle:
OKULLARIN YÜZDE 85'İ İKİLİ SİSTEMLE EĞİTİM YAPIYOR
Türkiye'nin en kalabalık ikinci ilçesi olan Keçiören'de hem sendikacılık hem de öğretmenlik yapıyorsunuz. Bildiğimiz üzere okullarımızın yetersiz olmasından dolayı ülkemizde ikili eğitim yapılıyor. Keçiören'deki bulunan okul sayısına dair bilgi verebilir misiniz?
 
Keçiören’de 160 civarında okulumuz var. İlçemizde bulunan bu okulların yüzde 85'inde ikili eğitim yapılıyor.
KEÇİÖREN'E 130 OKUL DAHA GEREKLİ
Peki Keçiören'de okul ihtiyacının giderilmesi için kaç okula daha ihtiyaç var?

Sadece Keçiören’de tekli eğitime geçmek için yüzde 80 daha okul açmaya ihtiyaç var. Bu da 120-130 okul ediyor.
MERKEZ İLÇELERİN HEPSİNDE OKUL İHTİYACI VAR
Bu okul ihtiyacı sadece nüfusu her geçen gün artan ve 1 milyona yaşlaşan Keçiören'de mi  baş gösteriyor?
Ankara'daki metropol ilçelerde okul ihtiyacı var. Ancak taşra ilçelere gittiğimizde okul sayısı olarak hiçbir sıkıntı yok. Hatta Kızılcahamam’da ihtiyaç fazlası okul  bile var. Şuanda belediye ile ilgili bazı sıkıntılardan dolayı inşaatı başlamayan Ankara’da 200’e yakın okul var. Belediye ile ilgili bu atık su bedeli ile ilgili sıkıntılar var. Bugün bunlar aşılsa hepsinin temeli bugün atılsa, 2 sene sonra bunlar eğitim-öğretime başlasa yine Ankara’nın okul sorunu çözülmüş olmuyor. Önümüzdeki 5 yıl içerisinde bu mümkün görünmüyor. Hem nüfus artışı bir taraftan hem göç alıyor diğer bir taraftan da bu kadar okul ihtiyacı var.
GEÇ SAATLERDE BİTEN DERSLER ÖĞRENCİLER İÇİN SORUN...
İkili eğitim öğrenciler için ne gibi soruna neden olabiliyor?
Meslek lisesinde, imam hatip lisesinde öğrenciler sabah 7 buçukta derse gidiyor, akşam öğlencileri ise akşam 8 buçukta dersten çıkıyor. Bunu yazın düşündüğünüz zaman çocuk yatsı namazından sonra 2 derse daha girmek zorunda kalıyor. İlk ve ortaokullarda da ciddi bir sorun. Liselerde ve kız meslek liselerinde de güvenlik anlamında büyük bir sorun. Bunun için ciddi bir adımın atılmasını bekliyoruz.
HÜKÜMETİN ÖNCELİĞİ TEKLİ EĞİTİME GEÇMEK
Hükümet bu konuda ikili eğitimi mi tekli eğitimi mi destekliyor?

Hükümetin birinci önceliği bütün Türkiye çapınca tekli eğitime geçmek.
ÖĞRETMEN BİR MEB BAKANINA İHTİYAÇ VAR
Bu sorunların çözülmesi için bir öneriniz var mı?
Çok ciddi anlamda bizim eğitim politikalarımız belirlenirken eğitimden anlayan milli eğitim bakanımız, bakan yardımcımız , müsteşarımız, müsteşar yardımcılarımız nedense hep başka alanlardan seçiliyor. Bu durum eğitimde yaşanan sıkıntıların bilinmemesine neden oluyor.
CUMHURBAŞKANI DA YAKINDI
Milli Eğitim Bakanlığı'ndaki yönetim kadrolarının öğretmenlerden oluşması eğitimdeki sorunları çözer mi?
Milli Eğitim Bakanlığı’nda milli eğitimi bilen, sınıfı bilen bir öğretmen milli eğitim bakanımız olsa bugün milli eğitimde yaşadığımız sorunların yüzde 70’ini çözeceğiz. Cumhurbaşkanımız bundan 2 ay önce şunu demişti: "15 yılda iyi şeyler yaptık ama eğitimde ve kültürde istediğimiz yere gelemedik."  Biz eğitimi halledemeden kültürü halledemeyiz. Yeniden büyük Türkiye medeniyet yolculuğunda hızlı bir şekilde oluşturulacaksa bu eğitimin temelleri üzerinde büyüyecek.
ÖĞRETMENLERİNE BIÇAK ÇEKEN ÖĞRENCİLER VAR
Öğrenciler için öğretmenlere hep söylenen bir söz vardı eskiden "Eti senin kemiği benim" bu söz ile ilgili ne söylemek isterisiniz?
Bu sözün içini pedagoglarımız boşalttı. "Eti senin kemiği benim" sözü bu benim çocuğumu al istediğini yap anlamına gelmez ki. İçini boşalttığımız için öyle zannettik biz. Şimdi en ufak bir problemde öğretmenine bıçak çeken öğrenci, okul basan veli görüyoruz. Türkiye’de eğitimin sorunlarını çözerken öncelikle eğitimcilerin sorunlarını çözmek lazım. Toplumun bakış açısını ciddi anlamda değiştirmek lazım. Türkiye eğitimdeki sorunlarını çözmek istiyorsa eğitimden anlayan kişileri iş başına geçirecek, eğitimin sorunlarını maddelerken birinci öncelik bizim eğitimcilerin sorunları öncelememiz lazım.
EN FAKİR DEVLET KURUMU: OKULLAR
Okullardaki eksiklikler ya da yapılması gerekenler hakkında neler söylemek istersiniz?
Ne kadar resmi daire varsa içerisindeki en bakımsız içerisinde ekonomik olarak en yoksul, okullardan başka bir devlet dairesi göremezsiniz. Her yönüyle. Örneğin bir resmi daireye gittiğinizde güvenlik önleminden geçmeden giremiyorsunuz ama bir okulda yüzlerce savunmasız öğrenci var bir güvenlik görevlisi yok.  Bir resmi dairede onlarca yardımcı personel var ancak okullarda hizmetli personel en fazla 3-4 tanedir. Okulların yardımcı personele, memurlara ihtiyacı var. Daha içler acısı bir durum söyleyeyim. Şuan okul müdürleri yavaş yavaş müdürlükten istifa ediyorlar. Sebebi ise ortaokuldaki bir öğretmen hafta sonu kurs veriyor. Bin 500 ila 2 bin arası bir ek ders parası alıyor. Okul müdürü ek ders parası 900 lira alıyor. Maaş bordrosu asılıyor öğretmen odasına müdürler Bu müdür niye müdürlük yapsın? Çözüm şu siz bir okulu her şeyiyle emanet etmişiniz müdüre. Onun için emeğinin karşılığını vereceksiniz öğretmenin karşısında ezdirmeyeceksiniz.
ÖĞRETMENLERE İLK ÖNCE PRESTİJ GEREK
Öğretmenlerin şuan en fazla neye ihtiyacı var?
Paradan daha çok bizim prestije ve saygınlığa ihtiyacımız var. Kesinlikle bu çözülmeden eğitimin sorunu çözülmez. Öğrencileri karşısında değeri olmayan öğretmenin toplum nezdinde o çocuğa bir kişilik vermesi ve o öğrenciyi insan gibi yetiştirmesi çok zor.

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.