Bitmek bilmeyen olaylar
Günlük hayat yaşantısına herkes bir bakmalı ve sağ salim evine döndüyse şükretmeli. Artık insan canının bir ekmek fiyatından ucuz olduğu dönemde yaşıyoruz. Kimsenin dışarı çıktığı andan itibaren can güvenliği yok.
Dışarıda ki hayat o kadar acımasızlaştı ki bizlerin sosyalleşme yönünde ne istiyorsak elimizden almakla yemin etmiş durumda. Kimsenin kimseye güvenmediği, herkesin birbirini kıskandığı, hırs uğruna çıkar yarışmaları, karşılıklı yasak ilişkiler, pedofili uğruna çocukların öldürülmesi, arkadaşlıkların sonuçlarının ölümle sonlanması... Bunları duydukça kim ister ki sosyalleşmek, iki hava alayım diye dışarı çıkmak. Bizlere bu düşünceleri aşılayan herkese teşekkür ediyoruz.
Türkiye'deki sosyal hayatı bitirmek adına herşeyi yapıyorlar. Sadece biten sosyal hayat değil kişilerin gerçek hayatları ne yazık ki. Sabah programları artık magazin haberlerini yapamaz oldular. Çünkü o kadar vahşice öldürülen insanımız var ki onların haberi bütün gündemi dolduruyor. Çok ama çok üzücü bir hal aldı artık günlük yaşantılarımız. Eskilerin günlük yaşam standartları maddi açıdan zorluklarla geçse de bu kadar olumsuzluklar yaşanmıyordu. Şimdi ise maddi açıdan insanların yaşam standartları eskiye nazaran iyi hal alsa da günlük yaşantımızı aldı götürdü.
Bu dengesizlik nasıl çözülür? Paranın artması, teknolojinin gelişmesi, herşeyin ulaşılabilir olması mı insanımızı canileştirdi? İşlenen cinayetlerin altyapısına bakılacak olursa ya sosyal medya, ya parasızlık, ya kıskançlık, ya da yasak ilişkiler var. Bu saydıklarım arasında hangisi masum orasını siz düşünün. Ama ne acıdır ki her gün onlarca insanımızın canice katledilmesi.
Bunun ne açıklaması mümkün ne de savunması. Suçun hafifletme yoluna gitmeden insan hayatına kim son veriyorsa cezası müebbet olmalı. Müebbet olmalı ki bu karar işlenecek bu denli her suça emsal olmalı. Yarınlarımız daima parlak ve ışıklar içinde geçmesi dileğiyle.

Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.