Cevdet Yılmaz: “Uyuşturucu riskini artıran 137 bin terk edilmiş yapı belirlendi”

Cevdet Yılmaz: “Uyuşturucu riskini artıran 137 bin terk edilmiş yapı belirlendi”

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, bağımlılıkla mücadele kapsamında ülkedeki 137 bin metruk yapının tespit edildiğini ve büyük bölümünün denetim altına alındığını açıkladı.

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Bağımlılıkla Mücadele Yüksek Kurulu'nun 2019'dan yaptığı beş toplantıda 91 karar aldığını, bu kararların yüzde 93'ünün sahada başarıyla uygulamaya geçtiğini söyledi. Yılmaz, Grand Ankara Hotel'de düzenlenen "Hayat Boşluk Kabul Etmez Uluslararası Sivil Toplum Kuruluşları Zirvesi"ne katıldı.

Buradaki konuşmasında bağımlılıkla mücadeleyi, milletin bekasını ve toplumsal düzeni doğrudan ilgilendiren hayati bir öncelik olarak gördüklerini belirten Yılmaz, bu alanda yürütülen çalışmalarda sivil toplum kuruluşlarının ortaya koyduğu gayreti ve sahadaki katkısını önemli bir zemin olarak değerlendirdiklerini ifade etti.

Yılmaz, devlet, kamu, sivil toplum ve akademinin bir araya gelmesinin çok daha etkin bir mücadele için çok daha güçlü bir zemin teşkil ettiğini kaydederek, bu alanda yürütülen çalışmalarda sivil toplum kuruluşlarının ortaya koyduğu gayreti ve sahadaki katkısını çok önemli gördüklerini söyledi. Bugünkü programın, farkındalığı artıran, iyi uygulamaları öne çıkaran, iş birliğini güçlendiren ve mücadelenin toplumsal ayağını genişleten etkili bir platform olacağına inandığını ifade eden Yılmaz, bağımlılık denen meselenin, tek bir davranışa ya da tek bir maddeye indirgenebilecek kadar dar bir alan olmadığına dikkati çekti.

"POLİTİKALARIMIZI BÜTÜNCÜL BİR YAKLAŞIMLA HAYATA GEÇİRİYORUZ"

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, çoğu zaman gündelik hayatın akışı içinde, fark edilmesi güç olan küçük adımlarla başlayan, zaman içinde bireyin iradesini törpüleyen bir alışkanlık kıskacına dönüştüğünü dile getirerek, "Toplumsal düzen içinde aykırı davranarak görünürde özgür davranıyor gibi görünen bazı bireylerin, bu bağımlılıklarla gerçekte özgürlüklerini yitirdiklerini ve maalesef hem kendileri hem toplum için büyük bedeller ödemek zorunda kaldıkları bir sorundan bahsediyoruz." ifadelerini kullandı.

Tütün ve alkolün zararlarına değinen Yılmaz, şöyle devam etti: "Uyuşturucu maddelerle mücadelede karşılaştığımız çok katmanlı tablo söz konusu. Ayrıca dijital dünyanın kontrolsüz alanlarda büyüyen yeni tehditler ortaya çıkardığını görüyoruz. Bu nedenle politikalarımızı herhangi bir bağımlılık türüne odaklayarak değil; bu geniş yelpazeyi aynı anda gören, risk faktörlerini erken aşamada tespit eden ve önlemeye odaklı bütüncül bir yaklaşımla hayata geçiriyoruz. Bu sorunlara düçar olmuş kardeşlerimizi kurtarmak için her türlü gayreti sarf edeceğiz. Fakat onun ne kadar meşakkatli ve başarı düzeyinin de ne ölçüde olduğunu hepimiz biliyoruz. Dolayısıyla aslolan insanlar böyle bir soruna sahip olmadan riskli grupları tespit edip, riski ortadan kaldırmamız."

"Riski yönetemeyen krizi yönetmek zorunda kalır" diyen Yılmaz, "Riskli grupları belirleyeceğiz ki bu riskleri azaltma imkanımız olsun." dedi. Bu noktada eğitim kurumlarının önemine dikkati çeken Yılmaz, yeni teknolojilerle riskli çocukları, mahalleleri, okulları, haneleri tespit edip bunlarla ilgili çalışması gerektiğini vurguladı. Yılmaz, risklerin iyi tayin edilmesi durumunda başarı şansını yükseltmiş olacaklarını söyledi.

"HEM ULUSAL HEM YEREL DÜZEYDE ELE ALIYORUZ"

Hem madde bağımlılıklarını hem davranışsal bağımlılıkları değerlendirdiklerini, önleyici adımlardan rehabilitasyona kadar tüm süreci hedef kitleler bazında risk faktörlerine odaklı bir bakış açısıyla hem ulusal hem yerel düzeyde ele aldıklarını anlatan Yılmaz, merkezi politikalarla yerel düzeydeki politikalar arasındaki ilişkinin çok iyi kurgulanması gerektiğini ifade etti.

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, bağımlılıkla mücadelenin tüm boyutlarıyla yönetilmesi, güçlü bir iradenin yanı sıra, aileler ve sivil toplumun da katılımıyla işbirliğine dayalı topyekun bir mücadeleyi ve kesintisiz bir koordinasyonu gerektirdiğini söyleyerek, bu anlayışla ülke genelindeki çalışmaları Bağımlılıkla Mücadele Yüksek Kurulu çatısı altında topladıklarını ifade etti. Bağımlılıkla Mücadele Yüksek Kurulu'nun Milli Eğitim'den İçişleri'ne, Adalet'ten Sağlığa kadar 12 Bakanlık ve Cumhurbaşkanlığı Sağlık Politikaları Kurulu temsilcilerini içeren bir platform olduğunu anlatan Yılmaz, topyekun mücadele için Kurul çalışmalarında Yeşilay gibi sivil toplum örgütleri, Yükseköğretim Kurulu (YÖK) ve üniversitelerle de yakın işbirliği yaptıklarını dile getirdi.

Yılmaz, Bağımlılıkla Mücadele İl Koordinasyon Kurulları ve altındaki teknik ekipleri oluşturduklarını aktararak, illerde ve ilçelerde risk analizi bazlı çalışmalarla, yerelin kendine özgü risklerini dikkate alan koruyucu ve önleyici çalışmalar yaptıklarını bildirdi. Her toplantıda kurumların sahadan gelen ihtiyaçları aktardığını, alınan kararların ilerleyişinin değerlendirildiğini, risk alanlarının ortak akıl ile ele alındığını anlatan Yılmaz, "2019'dan bu yana yaptığımız beş toplantıda 91 karar aldık. Bu kararların yüzde 93'ü sahada başarıyla uygulamaya geçti. Elde ettiğimiz bu sonuç, devletimizin bağımlılıkla mücadelede ortaya koyduğu kararlılığın somut göstergesidir. Ancak yaptıklarımızı yeterli bulmuyoruz, değişen ve sürekli evrilen yeni nesil riskler karşısında özellikle sahada daha etkili sonuçları mümkün kılacak tedbirleri ve önerileri titizlikle ele almaya devam ediyoruz." diye konuştu.

Kaynak:Haber Kaynağı

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.