Din: Kalbin derinliklerine yolculuk

Din: Kalbin derinliklerine yolculuk

İnanç, insanın ruhsal yolculuğunda rehberlik eden bir güç olarak öne çıkıyor. Modern yaşamın karmaşasında kalplerde oluşan boşluğu dolduran din, hem bireyler arası ilişkilerde hem de manevi dünyada yol gösteriyor.

Din, yalnızca ibadetlerden ibaret görülmemeli; yaşamı anlamlandıran, vicdanı diri tutan bir rehber olarak tanımlanıyor. İnsan, ibadetler aracılığıyla sadece Yaratıcı’ya yönelmez, aynı zamanda toplumsal sorumluluklarını yerine getirir. Komşuya yardım etmek, yetime destek olmak ve adaletli davranmak, inancın gündelik yaşamdaki tezahürleri arasında yer alıyor.

Kur’an, dinin baskıyla değil, gönülden yaşanması gerektiğini vurgular. İnanç, modern hayatın getirdiği yalnızlık ve huzursuzluğu gidermede kalbe sığınak olur. İnsan, fıtratından gelen çağrıyı duyduğunda manevi bir yönelim kazanır ve sorumluluk bilinciyle hareket eder.

DİN KALBİN YOLCULUĞU

İnsan, sadece etten kemikten oluşan bir varlık değildir. Onun bir de kalbi vardır; hisseden, düşünen, arayan ve sığınmak isteyen bir kalbi… İşte tam da bu noktada din, insana kim olduğunu hatırlatan, onu derinliklerinde buluşturan bir yolculuktur. Din, bazılarına göre sadece ibadetlerden ibaret zannedilir. Oysa gerçek din, hayatı anlamlandıran, insana yön veren, vicdanı diri tutan bir bilinçtir. İyi insan olmanın, adaletli davranmanın, başkasını düşünmenin, paylaşmanın, affetmenin temeli dindir. Çünkü din, sadece gökyüzüne değil, yeryüzüne de bakmamızı ister. İslam dini, "kul ile Allah" arasındaki bağı kurarken, aynı zamanda "kul ile kul" arasındaki ilişkiyi de düzenler. Namazla Allah’a yönelirken, komşuya selam vermeyi, yetimi gözetmeyi, hak yememeyi emreder. Çünkü ibadet sadece secdede değil, hayatın içinde yaşanır. Dinde zorlama yoktur der Kur’an. Çünkü din, baskıyla değil, gönül rızasıyla yaşanır. Sevgiyle, bilinçle, içtenlikle, Modern hayat, insanı çoğu zaman yorar, yalnızlaştırır, boşlukta bırakır. O anlarda insan bir sığınak arar. Kalbinin sesini duymak ister. İşte o ses, yaratılışta var olan fıtrata seslenen, içten gelen çağrıdır. Din Bugün bilgi çok, teknoloji gelişmiş, imkânlar artmış olabilir. Ama kalpler huzursuzsa, bu boşluğu sadece inanç doldurabilir. Çünkü inanç; insanı yüceltir, sorumluluk verir, anlam katar.

 Yazar
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.