DMM'den doğal gaz iddialarına yalanlama: "Dezenformasyon içeriyor"

İletişim Başkanlığı bünyesinde faaliyet gösteren Dezenformasyonla Mücadele Merkezi (DMM), bazı basın yayın organlarında ve sosyal medya hesaplarında yer alan “Doğal gaz dünyada yüzde 32 düştü, Türkiye’de yüzde 117 arttı” şeklindeki iddiaların gerçeğe aykırı olduğunu duyurdu. Yapılan açıklamada, söz konusu paylaşımların kamuoyunu yanlış yönlendirmeye çalıştığı ve devletin uyguladığı enerji politikalarını görmezden geldiği belirtildi.

DMM tarafından yapılan değerlendirmede, enerji maliyetlerinin vatandaşlara yansıtılmaması için güçlü bir sübvansiyon politikasının uygulandığı hatırlatıldı. Son üç yıl içinde enerji faturaları için 1 trilyon lirayı aşan bir destek sağlandığı, yalnızca doğal gaz faturalarında yaklaşık yüzde 44 oranında sübvansiyon uygulandığı vurgulandı. 2025 yılı içerisinde doğal gaz için ayrılacak sübvansiyon miktarının 200 milyar lirayı geçmesi öngörülüyor. Ayrıca, 2002 yılında 100 metreküp doğal gazın asgari ücret içindeki payı yüzde 26 iken, günümüzde bu oranın yüzde 5,9’a kadar gerilediği bilgisi paylaşıldı.

Açıklamada, enerji arz güvenliğini artırmak amacıyla yürütülen yerli üretim çalışmalarına da değinildi. Sakarya Gaz Sahası'nda üretimin günlük 9,5 milyon metreküpe ulaştığı, bu miktarın 2026’da 20 milyon metreküpe, 2028 yılında ise 40 milyon metreküpe çıkarılmasının planlandığı bildirildi. Enerji piyasalarındaki küresel dalgalanmaların fiyatlar üzerinde etkili olduğu da vurgulandı. Rusya-Ukrayna savaşı, OPEC’in arz politikaları ve Hürmüz Boğazı’ndaki jeopolitik gelişmelerin enerji fiyatlarını doğrudan etkilediği ifade edildi.

DMM açıklamasında ayrıca, yapılan fiyat düzenlemelerinin uluslararası gelişmeler, döviz kuru, ithalat maliyetleri ve enflasyonla mücadele hedefleri dikkate alınarak belirlendiği kaydedildi. Temmuz ayında gerçekleştirilen düzenlemenin memur ve emekli maaş zamlarıyla ilişkili olmadığı, bazı yorumların spekülatif ve bilimsel temelden yoksun olduğu vurgulandı. Açıklamada, enerjiyle ilgili kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi adına resmi kaynakların esas alınması gerektiği ifade edildi.