Hind Rajab Vakfı, yurt dışına çıkan İsrailli askerleri OSINT yöntemiyle hukuka taşıyor
Gazze’de hayatını kaybeden 6 yaşındaki Hind Receb’in anısına kurulan vakıf, açık kaynak verilerini inceleyerek tatil için ülke dışına çıkan İsrail askerleri hakkında uluslararası yargı süreçlerini başlatıyor.
İsrail'in Gazze soykırımı sırasında 6 yaşında hayattan koparılan Filistinli Hind Receb'in hikayesini onurlandırmak amacıyla Brüksel'de kurulan "Hind Rajab Foundation (Hind Recep Vakfı)", açık kaynak istihbaratlarını analiz ederek ülke dışına tatile çıkan İsrail askerlerini yargı önüne getiriyor. Hind Rajab Foundation Kurucusu Dyab Abou Jahjah, Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumunun (TİHEK), Dünya İnsan Hakları Günü dolayısıyla Ankara'da düzenlediği "Kriz Dönemlerinde İnsan Haklarının Yeniden İnşası" zirvesi kapsamında AA muhabirine değerlendirmede bulundu.
Kuruluş olarak "katil ve suçlu" İsrail askerleri aleyhinde kanıt toplamayı ve yasal yollara başvurmayı hedeflediklerini dile getiren Jahjah, "İsrail'in cezasızlığına son vermeyi" ve Gazze'deki soykırımın kurbanları için adalet sağlamayı hedeflediklerini belirtti. Aleyhinde kanıt toplanan İsrail askerleri hakkında ülke dışına çıkmaları halinde yasal prosedür başlattıklarını kaydeden Jahjah, bugüne kadar 1000'den fazla İsrail askerine dava açtıklarını ve bu davaların bazılarının fiili tutuklanmayla sonuçlandığını söyledi.
Jahjah, açtıkları davaların "İsrail'in cezasızlığının sonsuza dek sürmeyeceğine" işaret ettiğini ve İsrail askerlerinin "sonunda bir gün bir şekilde adaletle yüzleşmek zorunda kalacağını" açıkça ortaya koyduğunu vurguladı.
VİDEO, RESİM DAHİL AÇIK KAYNAK İSTİHBARATI
Temel olarak video ve resimler yakalayıp açık kaynak istihbaratı yoluyla analiz yaptıklarını belirten Jahjah, şunları söyledi: "İstihbarat analizlerinde 'Bakın ne yapmışlar?' demek yeterli değil, (İsrail askerleri aleyhinde) mahkemede kabul edilebilir, savcıların ciddiye alacağı bir dava dosyası oluşturmanız gerekiyor. Yani bu, sadece delil toplamakla sınırlı değil. Onları bağlam içine yerleştirmek gerekiyor."
Askerlerin, ilk aşamada bu görsellerin "kendilerine karşı delil olarak kullanılabileceğinin" farkında olmadığını kaydeden Jahjah, askerlerin birçoğunun şahsi görsel ve videolarını çevrim içi olarak sosyal medyada paylaştıklarını belirtti.
YAKLAŞIK 18 BİN İLA 20 BİN İSRAİL ASKERİNİ İZLENİYOR
Suçun işlendiğine dair görüntülerin analiz sürecine değinen Jahjah, "Sadece bir askerin paylaştığı görüntülerden değil, tüm (askeri) taburun, arkadaşlarının, diğer görüntülerin yanı sıra medyada yer alan uydu görüntüleri ve coğrafi konum bilgilerini birleştirerek farklı açılardan inceliyoruz." dedi. Adli süreç için hukuki düzeyde oldukça fazla araştırma yapılması gerektiğine dikkati çeken Jahjah, böylelikle "katil ve suçlu" askerler aleyhine sağlam bir dava oluşturulabildiklerini vurguladı.
Faillerin "kitlesel ve oldukça psikopatça suç paylaşımları" yaptığını saptadıklarını kaydeden Jahjah, "Bence bu, tarihte bu ölçekte ilk kez oluyor." dedi. Jahjah, İsrail askerlerince çevrim içi olarak paylaşılan "neredeyse her şeyi" ele geçirebildiklerini söyledi. Yabancı bir ülkeye gittiklerinde "haklarında dava açılma ihtimali olduğuna inanıldığı" durumlar için yaklaşık 18 bin ila 20 bin İsrail askerini izlediklerini kaydeden Jahjah, "Bu ülkelere dosya gönderiyoruz. Dolayısıyla bu biraz stratejimiz ve elbette açık kaynak istihbaratının ötesinde diğer kapasitelerimizi de geliştirmek için çalışmalarımıza devam ediyoruz." diye konuştu.
İSRAİLLİ BAKANDAN "ÖLÜM TEHDİDİ"
Dava sürecine örnek veren Jahjah, Tayland'a giden İsrail askerlerinin, haklarında dava açıldığının farkına varmasının ardından ertesi gün ülkeden ayrıldıklarını anlattı. Jahjah, şöyle devam etti: "Askerler dava açılması sonrasında mağdur rolü oynamaya çalışıyor. Bir örnek vereyim, Brezilya'da hakkında dava açtığımız bir asker, Yuval Vaghdani. Biliyorsunuz, kaçtı tabii ki. Onu Brezilya'dan Arjantin'e, sonra da İsrail'e kaçırdılar ve oradayken İsrail medyası (askerler) röportaj yaptı ve 'Hiçbir şey yapmadım. Sadece evleri yıktım. Ben kimseyi öldürmedim.' ifadelerini kullandı."
İsrail'in, yürüttükleri çalışmaları sabote etmeye çalıştığını kaydeden Jahjah, Tel Aviv hükümetindeki bir bakanın kendisini ölümle tehdit ettiğini ve açtığı dava sonrası bu bakanın "Belçika'daki sonuçlarından korktuğu için" bu ülkeye ziyaretini iptal ettiğini söyledi.
Kaynak:

Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.