Kudüs Şairi Nuri Pakdil ölümünün 6. yılında anılıyor
Türk edebiyatının önemli isimlerinden, Kudüs Şairi olarak tanınan Nuri Pakdil, vefatının altıncı yılında anılıyor. Şair, düşünür ve yazar kimliğiyle kültür dünyasında derin izler bırakan Pakdil, özellikle Kudüs sevgisi ve direniş düşüncesiyle tanındı.
Nuri Pakdil, 1934 yılında Kahramanmaraş’ta dünyaya geldi. Babası manifaturacı, annesi ise ev hanımıydı. İlk ve orta öğrenimini memleketinde tamamlayan Pakdil, edebiyata olan ilgisini çocukluk yıllarında fark etti. Henüz ortaokul sıralarındayken yerel gazetelerde yazılar kaleme aldı. Lise yıllarında ise tiyatro ve edebiyat alanındaki yeteneği dikkat çekmeye başladı.
Edebiyata yönelmesinde öğretmenlerinin ve çevresinin önemli bir etkisi oldu. Çocuk yaşta okumaya başladığı klasik eserler, yazı dilini ve dünya görüşünü şekillendirdi. 1950’li yıllarda liseyi bitirdikten sonra Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ne kaydoldu. Üniversite yıllarında hukuk eğitimi alırken bir yandan da edebiyatla bağını hiç koparmadı. Öğrencilik döneminde kaleme aldığı yazılar, onun edebi kimliğinin temellerini oluşturdu.
EVLİLİK HAYATI VE KİŞİSEL DÜNYASI
Pakdil, yaşamı boyunca sade bir hayat sürmeyi tercih etti. Evlilik hayatını gözlerden uzak yaşadı. Hayatındaki en önemli değerlerden biri ailesiydi. Yazın dünyasında daha çok fikirleri, inancı ve Kudüs sevdasıyla öne çıktı. Özel hayatını kamuoyuna açık bir şekilde paylaşmayan Pakdil, her zaman üretkenliğini ve kalemini ön planda tuttu. Aşk ve sevgi kavramlarını kişisel yaşamından çok eserlerine yansıttı. Onun için sevgi, bir milletin varoluşuna ve inanç değerlerine bağlılıkla bütünleşmişti.
EDEBİYAT DÜNYASINDA BİR DURUŞ: DİRİLİŞ DÜŞÜNCESİ
Nuri Pakdil, 1960’lı yıllarda Ankara’da edebiyat çevrelerinde tanınmaya başladı. En büyük çıkışını 1969’da kurduğu Edebiyat Dergisi ile yaptı. Bu dergi, kısa sürede Türkiye’de yeni bir edebi ve düşünsel akımın öncüsü haline geldi. Yazılarında diriliş fikrini savunan Pakdil, İslam medeniyetinin yeniden ayağa kalkması gerektiğini dile getirdi. Kendisini “İslam devrimcisi” olarak tanımlayan yazar, genç kuşaklar üzerinde büyük bir etki yarattı.
Pakdil’in kaleminde Kudüs, bir şehir olmanın ötesinde bir direniş ve özgürlük sembolüydü. Kudüs’e olan sevgisi nedeniyle zamanla “Kudüs Şairi” olarak anılmaya başlandı.
ÖNE ÇIKAN ESERLERİ
Pakdil, edebiyat dünyasında deneme, tiyatro ve düşünce yazılarıyla tanındı. En bilinen eserleri arasında “Bağlanma,” “Bir Yazarın Notları,” “Kalbim Kudüs’te,” “Anneler ve Kudüsler” ile “Sükût Suretinde” yer aldı. Tiyatro alanında da üretken bir isim olan Pakdil, sahneye uyarlanmış eserler kaleme aldı. Dilindeki keskinlik ve mesajlarındaki netlik, onu çağdaşlarından ayıran önemli bir özellik olarak öne çıktı.
Eserlerinde modern dünyanın eleştirisini yaparken, İslam medeniyetinin değerlerini merkeze aldı. Yazılarında şiirsel bir anlatım kullanması, onun dilini farklı kılan önemli bir ayrıntıydı.
Yaşamı boyunca yazmaktan ve üretmekten hiç vazgeçmeyen Nuri Pakdil, uzun süren bir rahatsızlığın ardından 18 Ekim 2019 tarihinde Ankara’da hayata gözlerini yumdu. Vefat nedeni çoklu organ yetmezliği olarak açıklandı. Şair, Hacı Bayram-ı Veli Camii’nde kılınan cenaze namazının ardından Tacettin Sultan Dergahı’nda toprağa verildi.

Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.