Türkiye'de sıradan bir gün
Artık intihar, öldürme, vahşice katletme, bıçaklama gibi tabirleri o kadar çok duyar olduk ki. Akşam olup da televizyon karşısına geçince haberlere şöyle bir göz atayım diyorsanız göreceğiniz başlıca konular ölüm ile ilgili ne yazık ki.
Ölümün bu kadar basit olduğu bir dünyada yaşıyoruz. Ölenin toprağa gittiği, öldürenin hapse girdiği gibi çıktığı bir dünyada adaletti asıl ölen aslında. Suç işleyen kişiler arasından küçük yaşta olanların artık boy göstermesi tabloyu daha da vahimleştiriyor. 15 yaşında çocuğun sevgilisinin boğazını kesmesi, 16 yaşındaki bir çocuğun anne babasını katletmesi, 14 yaşındaki bir kızın 60 yaşındaki dedeye kaçması... Konular her gün tazeliğini korumakta. Her geçen gün bir önceki günü aratmakta.
16 yaşında bir çocuğun eline silahı veriyor ve polis merkezine ateş açmasını istiyorlar. Bunu o bilinçteki bir çocuğun yaptığına inanmak istemiyorum ve suçu azmettirici birilerinin olduğunu düşünüyorum. Neden o yaşı seçiyorlar? Çünkü küçük yaşta ceza vermiyorlar! Ne yazık ki giden 2 polisimizin acısına yürekler dayanmaz iken küçük yaşta işlenen suçların normal suç üzerinden değerlendirmesi gerektiğini her gün tekrarlıyoruz.
Giden iki polisimizin ne günahı var da bu hainlerin kurbanı oldu? Katil hayatını kaybetti belki ama bu olaylar bitmiyor. O hayatını kaybederek kendini kurtardı eğer yaşasaydı en ağır şekilde aldığı ceza yüreklerimize su serpecekti. Çünkü ölümü bu kadar basit olmamalıydı. Ucunda devletin askeri, savcısı, jandarması, polisinin canı varsa hiçbir ceza kabul edilemez. En kutsal mesleğini icra eden polislerimizin hakkı nasıl ödenir de siz bu kadar cani oluyorsunuz?
Biz millet olarak terörden çok canlarımızı toprağa verdik. Çok analarımızın gözleri kurudu. Vatan sağolsun dendi unutuldu ama her akan kan unutulmayan bir beden bıraktı. Ateş düştüğü yeri yaktı. Geride babasız çocuklar, eşsiz kadınlar, yavrusuz analar kaldı. Artık daha fazla bedel ödemek istemiyoruz. Bir polisimizin, savcımızın, jandarmamızın ölüm haberini almak istemiyoruz. Ülkemizdeki huzur ve barış dolu günler için bu verilen son beden olsun. Geleceğimiz barış içinde çocuklarımızın huzurlu olduğu günlerle dolsun. Saygılarımla...

Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.