Cevdet Yılmaz: Dezenflasyon süreci kararlılıkla sürüyor

Cevdet Yılmaz: Dezenflasyon süreci kararlılıkla sürüyor

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, dezenflasyon sürecinin kararlılıkla sürdürüldüğünü belirterek, "2024 yılı sonuna kıyasla 2025 Eylül ayında yıllık tüketici enflasyonu yüzde 11 virgül 1 azaldı" dedi.

Yılmaz, 2026 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ve 2024 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi'ne ilişkin TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda sunum yaptı.

Belirsizliklerin arttığı bir dönemde olunmasına rağmen Türkiye'nin, 2024 Haziran ayından itibaren başlattığı dezenflasyon sürecini kararlı bir şekilde sürdürdüğünü ifade eden Yılmaz, bu doğrultuda, 2025'te Türk lirasında gözlenen görece istikrarlı seyrin, özellikle temel mal fiyatlarındaki gelişmeler aracılığıyla enflasyon görünümünü olumlu yönde etkilediğini söyledi.

Başta kira kalemi olmak üzere hizmet enflasyonunda süregelen ataletin, manşet enflasyon üzerindeki baskıların devam etmesine yol açtığını, gıda fiyatlarında olumsuz iklim koşullarına bağlı arz yönlü gelişmelerin bu iyileşmeyi kısmen sınırlandırdığını dile getiren Yılmaz, "Dezenflasyon sürecinin kararlı biçimde sürdürülmesiyle enflasyondaki ataletin kalıcı olarak kırılması ve Orta Vadeli Program dönemi sonunda, enflasyon oranının tek haneli seviyelere indirilerek fiyat istikrarının tesis edilmesi, en önemli önceliğimiz olmaya devam edecektir. Bu çerçevede toplam talep koşullarının enflasyondaki düşüşe verdiği katkının sürdürülmesi sağlanacak ve bu süreç, sosyal konut başta olmak üzere konut arzı ile gıda arzının artırılması gibi arz yönlü politikalarla güçlendirilecektir." diye konuştu.

Yılmaz, "Enflasyonla mücadelemiz, kalıcı refahın artırılması ve gelir dağılımında adaletin güçlendirilmesi yönünde kararlı irademizin de ifadesidir. Bu süreçte hayat pahalılığının olumsuz etkilerini hafifletmeye yönelik sosyal politikalarımızı sürdürürken, üretim ve istihdam odaklı yapısal dönüşüm adımlarımıza hız vereceğiz. Türkiye ekonomisini daha dirençli, daha verimli ve daha kapsayıcı bir yapıya dönüştürme kararlılığımızı her koşulda sürdüreceğiz." dedi.

Salgın sonrası dönemde, küresel ticarette yaşanan dalgalanmaların ardından kısmi bir toparlanma eğilimi gözlendiğinin altını çizen Yılmaz, 2025 Eylül ayı itibarıyla yıllıklandırılmış ihracatın 269,7 milyar dolar seviyesinde gerçekleştiğini, ithalatın ise Orta Vadeli Program (OVP) tahminlerine göre 367 milyar dolar seviyesinde gerçekleşmesinin beklendiğini kaydetti.

Yılmaz, 17 Ekim 2025 itibarıyla uluslararası brüt rezervlerin, geçen yılın aynı dönemine göre 39,1 milyar dolarlık artışla 198,4 milyar dolar seviyesine çıkarak tarihinin en yüksek düzeyine ulaştığına dikkati çekti.

"Bütçeyi faiz bütçesi olmaktan çıkararak hizmet bütçesi haline getirdik"
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, 2024 yılında bütçe giderlerinin 10 trilyon 781 milyar lira, bütçe gelirlerinin 8 trilyon 673 milyar lira olduğunu, bütçe açığının 2 trilyon 108 milyar lira, faiz dışı açığın 837 milyar lira olarak gerçekleştiğini aktardı.

Geçen yıl bütçe açığının GSYH'ye oranının yüzde 4,7 olduğunu, deprem harcamaları hariç tutulduğunda bütçe açığının GSYH'ye oranının yüzde 3 olarak gerçekleştiğini belirten Yılmaz, 2025 yılı sonu bütçe açığının milli gelire oranını yüzde 3,6 olarak öngördüklerini bildirdi.

Yılmaz, "2025 yılında vergi gelirlerinin 10 trilyon 734 milyar lira, vergi dışı gelirlerin ise 1 trilyon 732 milyar lira olacağını öngörüyoruz." ifadesini kullandı.

2026 yılı Merkezi Yönetim Bütçesi'nde bütçe giderlerinin 18 trilyon 929 milyar lira, bütçe gelirlerinin ise 16 trilyon 216 milyar lira olacağını öngördüklerini dile getiren Yılmaz, bütçe açığının gayri safi yurtiçi hasılaya oranının ise yüzde 3,5 olarak gerçekleşmesinin beklendiğini, deprem nedeniyle bütçe açıklarında yaşanan arızi artış sonrasında, bütçe açığını yeniden AK Parti hükümetleri dönemindeki ortalama seviyeye yaklaştırdıklarını anlattı.

Mali disiplinin her zaman temel öncelikleri olduğunu ifade eden Yılmaz, "Bütçeyi faiz bütçesi olmaktan çıkararak hizmet bütçesi haline getirdik. 2002 yılında milli gelire oranla yüzde 14,3 olan faiz giderlerini oldukça düşük seviyelere indirdik. Nitekim, 2026 yılı bütçesinde, faiz giderlerinin yüzde 3,5 seviyesinde olmasını öngörmekteyiz. Bununla birlikte 2026 yılı bütçemizin 29 milyar lira faiz dışı fazla vermesini öngörüyoruz." diye konuştu.

"2026 yılı bütçesini de toplumun tüm kesimlerini gözeten ve koruyan bir yaklaşımla hazırladık"
Yılmaz, 2023 yılında yaşanan Kahramanmaraş merkezli depremler sonrasında bölgenin yeniden imarı ve depremin etkilerinin ortadan kaldırılmasına yönelik harcamalar nedeniyle bütçe açığının GSYH'ye oranının yüzde 5,1 olarak gerçekleştiğini, deprem harcamaları hariç tutulduğunda ise bu oranın yüzde 1,6 seviyesinde olduğunu söyledi.

2026 yılı bütçesinde afet risklerinin azaltılması, depremlerin yol açtığı hasarların süratle giderilmesi ve deprem bölgesinde yaşayan vatandaşların ihtiyaçları ve depreme dayanıklı şehirlerin inşası için 53 milyar lira kaynak ayırdıklarını bildiren Yılmaz, deprem hariç bütçe açığının GSYH'ye oranının yüzde 2,7 seviyesinde gerçekleşeceğini öngördüklerini belirtti.

Yılmaz, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Her yıl olduğu gibi, 2026 yılı bütçesini de toplumun tüm kesimlerini gözeten ve koruyan bir yaklaşımla hazırladık. 2002 yılından beri eğitimi en öncelikli meselemiz olarak gördük ve eğitim bütçemizi 2026 yılında 2 trilyon 896 milyar liraya yükselttik. Böylece merkezi yönetim bütçesinden 2002'de yalnızca yüzde 9,4 seviyesinde pay alan eğitime 2026 yılında yüzde 15,3 oranı ile en büyük payı ayırdık. Bu kapsamda Milli Eğitim Bakanlığı bütçesi için 2026 yılında 1 trilyon 944 milyar lira kaynak ayırdık. 2002-2003 eğitim öğretim yılında Milli Eğitim Bakanlığında öğretmen sayısı 515 bin 253 iken 2024-2025 eğitim öğretim yılı itibarıyla öğretmen sayımızı 1 milyon 61 bin 510'a ulaştırdık."

Çocukların kaliteli eğitime erişimini sağlamak için ihtiyaç duyulan iyileştirmelere öncelik verdiklerini dile getiren Yılmaz, bu kapsamda yeni dersliklerin yapımı, okulların depreme karşı güçlendirilmesi, bilişim altyapılarının iyileştirilmesi ve internet erişiminin sağlanması gibi çalışmalar yürütüldüğünü söyledi.

Yılmaz, araştırma altyapısı yatırımlarının hız kesmeden devam ettiğini, araştırma üniversitelerini özel programlarla desteklediklerini kaydetti.

Kaynak:Haber Merkezi

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.