Objektifin ardındaki usta: “Ara Güler”

Ara Güler, 1928 yılında Beyoğlu’nda dünyaya geldi. Ermeni asıllı bir ailenin çocuğu olarak büyüyen Güler, küçük yaşlardan itibaren sanatla ilgilenmeye başladı. Önceleri tiyatroya yönelse de, fotoğraf makinesiyle kurduğu bağ hayatının geri kalanını şekillendirdi. Galatasaray Lisesi’nden mezun olduktan sonra İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi’nde eğitim gördü. Ancak asıl tutkusunu fotoğrafçılıkta buldu.

FOTO MUHABİRLİĞİNDEN DÜNYA ÇAPINDA BİR İSİM OLMAYA

1950’li yıllarda gazetecilik yaparken foto muhabirliğine adım atan Güler, dönemin önemli basın kuruluşlarında görev aldı. Zamanla sadece haber fotoğrafçılığıyla değil, belgesel nitelikteki çalışmalarıyla da öne çıktı. Magnum Photos ajansına katılmasıyla birlikte uluslararası arenada adını duyurdu. Paris Match, Stern, Time ve Life gibi dergilerde fotoğrafları yayımlandı.

İSTANBUL’UN GÖZÜ, DÜNYANIN HAFIZASI

Ara Güler’in en bilinen çalışmaları arasında İstanbul’un sokakları, köprüleri ve insanları yer aldı. Onun objektifinden çıkan kareler, kentin yalnızca görüntüsünü değil, ruhunu da yansıttı. “İstanbul’un Gözü” unvanıyla anılan Güler, tarihi ve kültürel dokuyu fotoğraflarında ölümsüzleştirdi. Yalnızca şehir manzaraları değil, Anadolu’nun farklı köşelerinden kareler de onun arşivinde önemli bir yer tuttu.

SANAT VE EDEBİYAT DÜNYASINDAN PORTRELER

Güler’in kadrajına giren yalnızca sokaklar ve şehirler değildi. Pablo Picasso, Salvador Dali, Alfred Hitchcock, Sophia Loren ve Winston Churchill gibi dünya çapında tanınmış isimlerin portrelerini çekti. Türkiye’den de Abidin Dino, Yaşar Kemal, Orhan Veli ve Nazım Hikmet gibi sanat ve edebiyat dünyasının önde gelen isimlerini fotoğrafladı.

ÖDÜLLER VE MİRAS

Ara Güler, yaşamı boyunca pek çok ulusal ve uluslararası ödüle layık görüldü. Türkiye’de “Devlet Sanatçısı” unvanını aldı. Çalışmaları dünyanın çeşitli müzelerinde sergilendi ve saygın koleksiyonlarda yer buldu. 2018 yılında 90 yaşında hayata veda ettiğinde geride sadece fotoğraf arşivi değil, aynı zamanda bir kültür mirası bıraktı.

BİR FOTOĞRAFÇININ ARDINDAN KALANLAR

Ara Güler, fotoğrafı “anların tarihi” olarak gördü ve yaşamı boyunca bu anlayışla çalıştı. Onun kareleri, yalnızca bir sanatçının değil, aynı zamanda bir tarihçinin gözünden dünyanın kaydını oluşturdu. Bugün hem Türkiye’de hem de dünyada fotoğraf sanatının en büyük temsilcilerinden biri olarak anılmaya devam ediyor.