Sadettin Saran'dan test çıkışı: "Hayatımda görmedim"

Uyuşturucu soruşturması kapsamında ifadesi alınan Fenerbahçe Başkanı Sadettin Saran’ın saç örneğinde testin pozitif çıktığı iddiasının ardından Saran’dan yazılı açıklama geldi. Saran, sonucu kesin bir dille reddederek yeniden test talebinde bulunacaklarını duyurdu.

TEST İDDİASI SONRASI AÇIKLAMA GELDİ

Uyuşturucu soruşturması kapsamında ifadesi alınan Fenerbahçe Başkanı Sadettin Saran’ın Adli Tıp Kurumu’nda yapılan saç örneği testinde pozitif sonuç çıktığı yönündeki iddialar kamuoyunda geniş yankı uyandırdı. Söz konusu haberlerin ardından Sadettin Saran, yazılı bir açıklama yaparak iddialara yanıt verdi.

“SÖZ KONUSU MADDEYİ HİÇ KULLANMADIM”

Saran açıklamasında, testte pozitif çıktığı öne sürülen maddeyi hayatı boyunca kullanmadığını vurguladı. Söz konusu maddeyi yakından dahi görmediğini belirten Saran, iddiaların gerçeği yansıtmadığını ifade etti.

“BU BİR KARALAMA KAMPANYASI”

Sadettin Saran, ortaya atılan iddiaların şahsını hedef alan bir karalama kampanyası olduğunu savunarak, kişilik haklarının ve itibarının zedelendiğini dile getirdi. Açıklamada, aynı zamanda temsil ettiği kurumların da yıpratılmak istendiği görüşüne yer verildi.

Saran, sürece ilişkin hiçbir tereddüt göstermeden yeniden numune vermeye hazır olduğunu açıkladı. Adli Tıp Kurumu nezdinde testin tekrar edilmesi için savcılığa resmi başvuruda bulunulacağını belirten Saran, ayrıca uluslararası yeterliliğe sahip bağımsız test kuruluşlarında da gerekli tüm testlerin yaptırılacağını ve sonuçların kamuoyuyla paylaşılacağını duyurdu. Açıklamada, hakkında gizlilik kararı bulunduğu belirtilen bir dosyaya ait olduğu iddia edilen bilgilerin, sabahın erken saatlerinden itibaren eş zamanlı ve koordineli şekilde bazı mecralarda yayımlanmasının da dikkatle değerlendirilmesi gereken ciddi bir durum olduğu ifade edildi.

“GERÇEK BİLİMSEL YÖNTEMLERLE ORTAYA ÇIKACAK”

Sadettin Saran, gerçeğin bilimsel yöntemler ve evrensel standartlar çerçevesinde ortaya konulmasından hiçbir çekincesi olmadığını vurgulayarak, sürecin hukuk devleti ilkeleri doğrultusunda adil ve şeffaf şekilde sonuçlanacağına inancının tam olduğunu belirtti.