Tövbe edenler ilahi merhamete layık kılınır

Kur’an-ı Kerim’de yer alan ayetlerde ve Peygamber Efendimizin hadislerinde, tövbenin önemine ve merhametin ilahi rahmete vesile olduğuna sıkça dikkat çekilir. Salih Peygamber’in kavmine yaptığı çağrılar arasında, kötülükten uzak durup Allah’tan bağışlanma dilemenin, affedilmenin ve rahmete ulaşmanın en doğru yolu olduğu vurgulanmıştır.

TÖVBE VE MAĞFİRET ÇAĞRISI

Hz. Salih, kavmine hitabında iyilik varken kötülüğe yönelmenin akıbetinin hüsran olacağını ifade etmiş ve Allah’a yönelerek bağışlanma dilemenin gerekliliğini hatırlatmıştır. Bu çağrı, sadece o döneme değil, her dönemde yaşayan müminlere hitap etmektedir. Tövbe etmek, bir pişmanlık ifadesi olduğu kadar, yeni bir başlangıcın da kapısını aralar. Kur’an-ı Kerim’de, tövbe edenlerin Allah’ın rahmetine nail olacakları belirtilir.

MERHAMET EDENLERE MERHAMET EDİLİR

Peygamber Efendimiz’in hadislerinde yer alan ifadelerde ise, Allah’ın rahmetinin merhametli olanlara yönelik olduğu vurgulanır. “Yerdekilere merhamet edin ki göktekiler de size merhamet etsin” hadisi, ilahi rahmete ulaşmanın sosyal boyutunu da ortaya koyar. Merhametli davranmak, sadece insanlara değil tüm canlılara karşı şefkatli olmayı da kapsar. Allah’ın merhametinin, yeryüzünü kuşattığı ifade edilirken, bu rahmetten faydalanmanın en önemli şartı imanla birlikte merhametli bir yaşam sürmektir.

İMANDA SEBAT VE GÜZEL AMELLERLE YAŞAMAK

İlahi rahmetin kapılarını açan önemli hususlardan biri de imanda sebat ve salih amellerle yaşam sürmektir. Kur’an’a göre, Allah’a inanan, güzel davranışlar sergileyen ve merhameti hayatının merkezine koyan bireyler, bağışlanma ve rahmetle ödüllendirilir. Hz. Muhammed’in “Merhamet etmeyene merhamet edilmez” hadisi, bireyin hem Allah’a hem de çevresine karşı sorumluluğunu özetler niteliktedir.