Türk Tiyatrosu’nun usta kalemi Haldun Taner, 39 yıl önce bugün vefat etti
Modern Türk edebiyatının en önemli isimlerinden biri olan Haldun Taner, bundan 39 yıl önce bugün, 7 Mayıs 1986 tarihinde hayata gözlerini yumdu.
Öykücü, oyun yazarı, gazeteci ve akademisyen kimliğiyle Türk kültür ve sanat hayatına derin izler bırakan Taner, özellikle tiyatro alanında gerçekleştirdiği yenilikçi çalışmalarla anılmaya devam ediyor. Haldun Taner, öykü ve tiyatro eserleriyle Türk edebiyatının gelişim sürecinde önemli bir rol oynamıştır. Epik tiyatro anlayışını Türk tiyatrosuna kazandıran, kabare tiyatrosunun öncüsü olan ve hiciv sanatını ustalıkla kullanan Taner, Türk kültür hayatında silinmez bir iz bırakmıştır.
ÇOCUKLUK VE GENÇLİK YILLARI
Haldun Taner, 16 Mart 1915 tarihinde İstanbul'da dünyaya geldi. Babası Ahmet Selahattin Bey, II. Meşrutiyet döneminde İttihat ve Terakki Cemiyeti'nin önde gelen isimlerinden biri ve dönemin Milli Eğitim Bakanı'ydı. Ancak Haldun Taner henüz bir yaşındayken babasını kaybetti. Erken yaşta yaşadığı kayıp, onun hayatında derin izler bıraktı.
İlk eğitimini Galatasaray Lisesi'nde alan Taner, daha sonra yükseköğrenim için Almanya'ya gitti. Heidelberg Üniversitesi'nde ekonomi ve siyasi bilimler eğitimi aldı. Ancak İkinci Dünya Savaşı'nın patlak vermesi üzerine Türkiye'ye dönmek zorunda kaldı. 1950'li yıllarda tekrar Avrupa'ya giderek Viyana Üniversitesi'nde tiyatro ve sanat tarihi üzerine eğitim aldı.
EDEBİ KARİYERİ VE ESERLERİ
Haldun Taner'in edebi kariyeri, 1940'lı yıllarda öykü yazarlığıyla başladı. İlk öyküsü "Töhmet" 1945 yılında yayımlandı. Bunu takip eden yıllarda "Yaşasın Demokrasi", "Tuş", "Şişhane'ye Yağmur Yağıyordu", "Ayışığında Çalışkur" ve "On İkiye Bir Var" gibi öykü kitapları yayımlandı. Öykülerinde genellikle toplumsal eleştiri ön plana çıkarken, mizahı ustaca kullanması da onun en belirgin özelliklerinden biriydi.
Taner'in tiyatro alanındaki ilk eseri olan "Günün Adamı" 1953 yılında sahnelendi. Bu eseri, "Dışardakiler", "Ve Değirmen Dönerdi", "Fazilet Eczanesi", "Lütfen Dokunmayın" ve "Keşanlı Ali Destanı" gibi yapıtlar izledi. Özellikle "Keşanlı Ali Destanı", Türk tiyatrosunun gelişiminde bir dönüm noktası olarak kabul edilir ve Brecht'in epik tiyatro anlayışının Türk kültürüne uyarlanmış bir örneği olarak değerlendirilir.
KABARE TİYATROSU VE GAZETECİLİK FAALİYETLERİ
Haldun Taner, 1967 yılında Türkiye'nin ilk kabare tiyatrosu olan "Devekuşu Kabare Tiyatrosu"nu kurdu. Bu tiyatroda "Vatan Kurtaran Şaban", "Bu Şehri İstanbul'u Sel Alsa", "Dün Bugün" ve "Astronot Niyazi" gibi önemli eserler sahnelendi. Kabare tiyatrosu, güncel toplumsal ve siyasal olayları mizahi bir dille eleştiren bir tiyatro türü olarak Türk sanat hayatına yeni bir soluk getirdi.
Taner, aynı zamanda başarılı bir gazeteciydi. Uzun yıllar çeşitli gazetelerde köşe yazarlığı yaptı. Milliyet gazetesindeki "Devekuşuna Mektuplar" başlıklı köşesinde toplumsal ve siyasal eleştirilerini mizahi bir dille okuyucularına sundu. Bu yazılar, daha sonra kitap olarak da yayımlandı ve Türk gazetecilik tarihinde önemli bir yere sahip oldu.
AKADEMİK HAYATI VE KÜLTÜREL KATKILARI
Haldun Taner, sanatsal çalışmalarının yanı sıra akademik alanda da faaliyet gösterdi. İstanbul Üniversitesi Gazetecilik Enstitüsü'nde ve İstanbul Devlet Güzel Sanatlar Akademisi'nde dersler verdi. Özellikle tiyatro ve dramatik yazarlık alanında pek çok öğrenci yetiştirdi.
Avrupa'daki eğitimi sırasında tanıştığı modern tiyatro akımlarını Türkiye'ye taşıyan Taner, Türk tiyatrosunun gelişmesine büyük katkılar sağladı. Epik tiyatro ve kabare tiyatrosu gibi türleri Türk kültürüne uyarlayarak, tiyatronun toplumsal işlevini güçlendirdi.
EDEBİ ÜSLUBU VE TEMALARI
Haldun Taner'in eserlerinde mizah, hiciv ve toplumsal eleştiri önemli bir yer tutar. İnsanın zaaflarını, toplumsal çarpıklıkları ve siyasi olayları eleştirel bir bakış açısıyla ele alır. Ancak bu eleştiriyi doğrudan değil, mizahın ve ironinin arkasına gizleyerek yapar.
Eserlerinde sıklıkla küçük insanın hayatını, gündelik sorunlarını ve toplumsal değişim karşısındaki tutumunu işler. Özellikle öykülerinde, İstanbul'un çeşitli semtlerinde yaşayan sıradan insanların hayatlarına ayna tutar. Bu anlamda, Türk edebiyatında "orta insan"ın en iyi temsilcilerinden biri olarak kabul edilir.
Haldun Taner, 7 Mayıs 1986 tarihinde İstanbul'da 71 yaşında hayata veda etti. Ölümünün ardından, Türk edebiyatı ve tiyatrosu önemli bir ustasını kaybetti.

Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.