7 Haziran seçimlerinin hemen ardından beş ay sonra gerçekleşen 1 Kasım 2015 erken seçimleri çok yönlü tarihi bir olaydır. Haçlı merkezli şer güçlerinin milletimizi boğmak, ülkeyi bölmek ve adeta haritadan silmek için kolektif olarak inşa etikleri tuzakların yıkıldığı gün olarak tarihe geçmiştir.

Pazar günü yapılan seçimlerden elde edilen sonuç milletimizin bizatihi feraset ve iradesinin tecellisi ve Allah’ın lütfudur.

Seçimler,  medya ile terörün koordineli yürütüldüğü fesat çarkının çökertildiği günün adıdır. Seçimler bir tarafta haçlılarla, öbür tarafta siyonisimle işbirliği yaparak ihanet üstüne ihanet planları yapan paralel yapının suratına inen bir tokat ve aynı zamanda k….a vurulan bir tekmedir.

Seçimler,   tehlikeler karşısında milletimizin tek yürek ve tek yumruk yüreğini, iradesini ortaya koyduğu gündür. Seçimler,  İslam coğrafyasında ümitlerini milletimize bağlayanların ümitlerinin boşa çıkarılmadığı gündür.

Seçimler, siyaset arenasında yarışa giren, taraftarına bile ümit vaat etmeyen kendilerine muhalefet görevi verilen siyasi kadroların hiçbir şey olmadıklarının tarih sayfalarına tescil edildiği günün adıdır.

Seçimler, milletin yüzde elli iki oy ile bizzat cumhurun başına getirdiği çelik iradenin itibarsızlaştırmak istediği Sayın Cumhurbaşkanı’nın yanında çelik duvar olduğunun resmidir.

Seçimler, dünyadaki Türkiye dostlarına ümit, moral, güç ve düşmanlarına korku salmanın adıdır. Seçimler, bin yıllık mazinin bitti denildiği anda yeniden yeşerdiğinin adıdır.

Seçimler, onca iftira, karalama ve itibarsızlaştırmaya karşı güçlü milli duruşun simgesidir. Seçimler, terör örgütünün siyaset kisveli emperyalizmin azat kabul etmeyen kapı kulu uşaklarının suratına atılan şamardır.

Seçimler, bu toprakları canları pahasına, kanların akıtarak kendilerinden sonrakilere emanet bırakan, kemikleri topraklamış, isimleri kaybolmuş binlerce yıldan beri Anadolu toprağını yorgan yapmış isimsiz kahramanların, velilerin, şehitlerin alp erenlerin ruhaniyetlerinin yeniden dirilişinin ve küfre karşı cihatlarının yeniden dirilişidir.

Seçimler, küfür ehlinin “Tam sonuç alıyoruz, başardık” naraları atmaya hazırlandığı gün, sevinç naralarının boğazlarında düğümlendiği günün adıdır.

Seçimler, büyük bir milletin vakar, haysiyet ve karakterinin resminin yapıldığı tablodur. Seçimler, otuz beş yıldan beri ülkenin kanını emen, terör çetesinin sonunun yaklaştığının, tam netice alınacağının miladıdır.

Seçimin ertesi günü 2 Kasım, bir seçim sonuncunun ilan edildiği tarih değil, ümitlerini fitneye bağlamış, terör örgününün katillerini masum çocuklar diye lanse ettikleri, kalemlerini ve olmayan beyinlerini kiraya verdikleri suratların morardığı değil mos mor olduğu günün adıdır.

2 Kasım pazartesi sabahı, bütün bir vatan sathında insanların güvenle evlerinden çıktıkları, işlerine gittikleri, nefes aldıkları, bunalımları, krizleri zihinlerinden ve defterlerinden sildikleri günün adıdır.

2 Kasım kilise ve Siyonizm’le işbirliği yaparak, sadece yurt içi değil yurt dışında kiralık ağızları ile kamuoyu meydana getiren ihanet şebekesinin morardığı, çöktüğü çöpe atıldığı gündür.

Bu güzel topraklarda doğan, büyüyen ama emperyalist emirlerle ABD’yi kendine karargâh edinen ihanet şebekesinin başının bir hiç olduğunun tescillendiği günün adı olarak kayda geçmiştir.

2 Kasım günü sabahından itibaren muhabbetin, güvenin, samimiyetin halka halka, kol kola yeniden tesis edildiğinin miladı olarak tescil edilmiştir. 2 Kasım sabahı, on binlerce kilometre uzakta yaşayan ama zulüm altında inleyen mazlumlar, dualarının kabul olduğunu ve ümit çığlıkları attıkları gündür.

Seçimi, şahsi çıkarları için kullanarak “Ben siyasi bir partiyim, vaz geçilmezim” diyen küsurat partilerinin artık siyaset yelpazesinde yerlerinin olmadığının bir kez daha tayin, tescil edilmiştir.

Seçim, bir rehavet değil, daha uyanık olmanın başlangıcıdır. Çünkü yenilen pehlivan güreşe doymaz. Tuzakları bozulan emperyalistler ve yerli işbirlikçileri yeni tuzak ve planlar üreteceklerdir. Çünkü yaratılışlarından beri akıl hocaları iblis yok olmadıkça düşmanca hileler sürecek.

G Ü N Ü N    H İ K M E T İ

“Seyretti havâ üzre denir taht-ı Süleyman 
Ol saltanatın yeller eser şimdi yerinde”

Ziya Paşa