Yusuf Akoğul

Yusuf Akoğul

Ahlak ve irade üzerine Nurettin Topçu

Ahlak ve irade üzerine Nurettin Topçu

Geçtiğimiz hafta Topçu’nun çok yönlülüğünden ve cemiyet hayatından bahsetmiştik. Bu hafta ise Topçu’nun ahlak ve irade eğilimi üzerinde duracağız.

Topçu, zamanının şartlarına göre iyi bir öğrenim hayatına sahiptir. Önce altı yaşında Bezmialem Valide Sultan Mektebi’nde Anaokulunu, sonra Büyük Reşid Paşa Numune Mektebi’nde ise ilkokulu okur. İlkokulu bitirdiktikten sonra Vefa İdadisi’ne yazılır ve burayı birincilikle bitirir. Onun felsefeye karşı merakı da ilk kez burada başlar. Topçu’nun bu yaşlarda felsefeye meraklı olmasının nedeni onun erken olgunlaşan karakteridir. Onun böyle bir karakterde olması da ileride ahlâkçı eğilimini yavaş yavaş belirginleştirecektir.  Topçu’nun, düşüncesine bakıldığında, hem tarihsel devamlılık hem de iç sistematik tutarlılık açısından felsefi bir portre teşkil ettiği görülür. Topçu’nun düşüncesi; ahlak merkezli olmakla birlikte bir kültür ve medeniyet tasarımıdır.

Topçu, felsefesinde her alanı hatta her sorunu ahlâkla direkt bir ilişki içerisinde gördüğünden onları hiçbir şekilde ahlâktan bağımsız olarak düşünmez ve ele almaz. Bu sebeple onda felsefenin temelini, odak noktasını ahlâk oluşturmuştur. 

Ahlak, Nurettin Topçu için hem tüm felsefî disiplinlerin ve alanların üstünde, onların bir tacıdır hem de bütün bu alanların temelindeki bir olgudur. Çünkü birey ve toplum, “ahlâki varlıklardır; fert hayvan olmaktan, toplum da sürü haline gelmekten onunla kurtulur;...” Topçu, ahlâk sorununun çözümlenmesine ise öncelikle çağının temel sorununu tespit ederek başlar. Ona göre, geçmiş toplumlarda olduğu gibi çağımızda hatta ülkemizde de her alanda yaşanan sorunların kaynağının başında ahlâk sorunu gelmektedir. Eğer çağımızda birçok sorun varsa bunları öncelikle ahlâki kaynaklı olarak aramalıyız ve çözümlemeliyiz. Yalnız ahlâk sorunu evrensel bir sorun olduğundan bu sorunun çözümü de ancak evrensel ölçüler içerisinde gerçekleşebilir. Bu yüzden, düşünürümüz açısından, ahlâk sorununun çözümünde evrensel ölçüye uymayan her ahlâk görüşü eksik ve yanlıştır. Ahlâkı, evrensel bir sorun olarak gören düşünürümüz bu sorunu felsefesinin temeli olan “hareket felsefesinin metodunu kullanarak ve en sonunda da din meselesiyle birleştirmek suretiyle çözmeye çalışır. ...”

Yine Nurettin Topçu zamanımızın meselesini ne teknik ne atom ne siyaset meselesi olarak tanımlıyor zamanımızın meselesini irade meselesi olarak kabul ediyor.

"Allah en büyük iradedir. Dini irade bizi sonsuz kudretin iradesine iştirak ettiriyor. Dinde kurtuluşun selameti ve İslam'ın asıl manası budur."

1928 -1934 yılları arasında Fransa'da 6 yıl kalır. Fransa’daki altı yıllık öğrenimi de batılı değerleri tanımasını sağlamıştır. Fransa'da kaldığı yıllarda Lois Massignon ve Mourice Blondel ile tanışır. Bir süre kendisiyle mektuplaştığı Mourice Blondel'in hareket felsefesinden etkilenerek bu felsefe üzerinde çalışmalarda bulunmuştur. Topçu, 1934’de Türkiye’ye döndükten sonra Galatasaray Lisesi’nde felsefe öğretmenliğine başlamıştır.

Maurice Blondel’in hareket felsefesini ülkemizde temsil eden Topçu’ya göre de âlem üç şeyin bütünüdür: Varlık, düşünce ve hareket. Varlık, hareket noktası; düşünce, kılavuz ve iş; hareket ise hayatın amacıdır. Hareketsiz yaşanamaz. Düşünce bile varlığın  dışına çıkmayarak bizzat kendi üzerine katlanan içsel bir hareketten başka bir şey değildir. Bu hedef içerisinde hareket, kendi kendini ortaya koyar ve kendi halini kendinde bulur. Her şeyi kaybetmek pahasına olsa da bu uğurda durmaksızın yürümelidir. Gerçek anlamda düşünerek hareket etme kabiliyetine ancak insan sahiptir. Aslında insan harekete kendi bile karar veremez, adeta kendi varlığı dışında bir şey, üstün bir varlık tarafından bir hedefe doğru hareket etmeye sürüklenir. Böyle bir hedefte ve süreçte hareket, “kendi halini, kendisini yaşayan insana uzattığı ışıkla, onda doğurduğu sonuç ve ıstırap egzersizleriyle ve yine insan iradesine sunduğu zaruretlerle ortaya koymaktadır.”

Nurettin Topçu’ya göre hareket kavramı çerçevesinde ahlâk problemi nasıl ortaya konulmaktadır? Hareket felsefesine göre, insana bir cevher aranmak gerekirse, bu hareket olmalıdır ve “iradenin eseri olan her hareket mükemmele, daha mükemmele bir özlemdir.”

Rahmetle..
 

Önceki ve Sonraki Yazılar
SON YAZILAR