Hüseyin Taklacı

Hüseyin Taklacı

FETİH

FETİH

 

Bizans imparatorluğu 1000 yıldan fazla İstanbul da yaşayan Hristiyanlığın Roma dan sonra en önemli merkezlerinden biriydi. Kalın ve aşılmaz surlar içinde yaşayan, zayıflamış, karanlığa düşmüş bir toplumun son çırpınışları tüm dünya tarafından bilinmekteydi. Şehirde yaşayanların tek güvencesi aşılması mümkün olmayan kuvvetli ve kalın şehir surlarıydı.

Gerçekten pek çok millet, İstanbul u kuşatmış ancak başarılı olamamıştır. Peygamber efendimizin “ İstanbul elbet feth olunacaktır. Onu fetheden komutan ne güzel komutan, onu feth eden asker ne güzel askerdir.” Müjdesi de bizler için İstanbul un ne derece önemli olduğunu göstermektedir.

Bu güzel müjdeyi, genç Osmanlı padişahı sultan Mehmet gerçekleştirmek istiyor ve geceleri rüyalarına girecek kadar onu rahatsız ediyordu. Tahta geçen sultan Mehmet yoğun bir çalışma içerisinde sadece İstanbul u düşlüyor ve onu feth etmek arzusundan başka bir şeyi hedeflemiyordu. Fetih için kesin kararın ilânından sonra bütün bir Osmanlı ülkesi coşkun bir hazırlığın içine girdi. Genç, ihtiyar herkes gücü yettiği kadar çalışıyor, zafer için Allah’a dualar ediyor, Sultan Mehmet hiç bir şeyi eksik bırakmamak için geceleri uyku bile uyumuyordu.

Nihayet Müslüman Türk ordusu 1453 yılının Şubat ayı başında başkent Edirne’den yola çıktı. Toplar hususi bir şekilde çekiliyor, ordu büyük bir düzen içinde ilerliyordu. İki ay içerisinde İstanbul önüne gelindi, padişahımız sultan Mehmet otağını kurdu. Askerler yerlerini aldılar. Toplar ağızlarını yıkılmaz sanılan Bizans surlarına doğru çevirdiler.

Büyük bir korku içinde başlarına geleceği bekleyen Bizanslılar bir gece gemilerin karadan yürütülerek Haliç’e indirildiğini görünce Osmanlı Sultanı’nın zekâsını ve kudretini anlayarak titremeye başladılar. Kuşatma 52 gün sürdü. Askerler olağanüstü kahramanlıklar göstererek tarihin altın sayfalarına adlarını yazdırdılar. Nihayet 1453 Mayıs’ının bir Salı sabahı Ulubat’lı Hasan İstanbul surlarına İslâm’ın muhteşem sancağını sapladı. Yıkılan surlardan Türk askerleri içeri girdi. Şehir kısa bir sürede feth edildi.

Bizans İmparatoru Konstantin Dragazes iki yeniçeri tarafından öldürüldü.Genç Osmanlı Sultanı Fatih Sultan Mehmet muhteşem bir törenle Topkapı’dan şehre girdi. Ayasofya Kilisesi’ne kadar atınının üzerinde ilerledi. Kiliseyi camiye çevirerek Cuma namazı kıldırdı. Artık şehrin üzerindeki çan sesleri susmuş, Ezân-ı Muhammedi dalga dalga yayılmaya başlamıştı.

Osmanlı ülkesi bayram ediyor, bütün bir Hristiyan âlemi keder içinde ağlıyordu. 1000 yıllık Bizans İmparatorluğu paslı bir çivi gibi sökülüp atılmış, Peygamberimizin ilahi müjdesine Fatih Sultan Mehmet ve kahraman askerleri ulaşmıştı ve artık Orta Çağ kapanmış Yeni Çağ başlamıştı. Biz böyle bir ecdadın torunları olarak yaptıklarımızla tüm İslam alemine ve tüm dünyaya örnek olacak işlerle milletimizin ve devletimizin yanında olmalıyız.

Saygılar…

                                                                                                                      Hüseyin TAKLACI

 

 

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
SON YAZILAR