Osman Doğan

Osman Doğan

Haklıymışsın AHMET YILDIZ!

Haklıymışsın AHMET YILDIZ!

 

Diyanet alanında Sendika, emeğin alın terinin sonuç aradığı bir düzlemde hak aşıklarının daha iyi yarınlar adına yola çıkmasıyla farklı bir anlama büründü.

Dini konuların içinin boşaldığı, sadece bir algıya dönüşen doksanlı yıllar, diyanet alanında kendi liderini kendisi oluşturdu.

 Doksanlı yıllarda din görevlilerinin sesini yükseltme gayreti içinde olan Diyanet-Sen  kurucu Genel Başkanı  veciz ifadeyle ‘her sıkıntı kendi liderini doğurur’ ifadelerini doğruladı.

Türkiye’de Din görevlileri için sendikalaşma bir hayalden ibaretken, Türkiye bu hayalin sahibini çılgın  ve imkansız bir projenin mimarı olarak okudu.

Atılan adımların, söylenilen sözlerin anlam yoğunluğu daha sonraki yıllarda Ahmet Yıldız’ın yazdığı  ‘HIL-FİL FUDUL kitabında şu ifadelerle yer aldı; ‘Biz o dönemlerde yola çıkarken Başbakanımız mayıs ayında bana şu ifadeleri kullandı; Din görevlisine ağzında düdük, omzunda tabut Kızılay’da yürümek yakışıyor mu? Sorusunu sordu, ben o arkadaşlar bizim üyemiz değildi desem de, sonuçta onlar DİN GÖREVLİSİYDİ…’ denildi.

Bu konuşmayı kendi ifadeleriyle anlatan Merhum Genel Başkan ‘Din hizmeti hayatı anlamlandıran  ve yaşanabilir kılan bir değerdir. Din mesleğini icra edenlerse peygamber mesleğini icra eden, mesleklerin en şereflisini  yapan kişilerdir. İşte tam bu noktada slogan atmayı tam manasıyla bilmeyen, ağzına düdük değil duayı, sözlerine şiddeti değil sulhu yakıştıran yeni bir misyonla ve diğerlerinden farklı olarak bu adımları attık’ demiştir.

Bazılarımız slogan atmasını bilmeyen, meydanlarda olmayan din görevlilerinin sendikacılıkta neden var olabileceğini sürekli düşündüler ve düşündürttüler… Bugün ülke ve dünya gündemini meşgul eden, Diyanete saldırı dilini her defasında hiç çekinmeden kuranlara karşı Kurucusu Ahmet Yıldız olan bir sendika 900 mekanda Diyanetine sahip çıktı. Bugün o kurduğu sendikanın çalışmalarını görüyordur  ve eminim ki sendikasıyla  iftihar ediyordur.

Bugün yapılan saldırıları ve Diyanet sendikalarının varlığının olmazsa olmaz olduğunu bize gösteren bu mücadeleden dolayı ilk günkü aşkla meydanlarda ağzına olumsuz hiçbir ifadeyi almadan, ama hakkını savunanların  şuan ki lideri Mehmet Bayraktutar’ı  ve 81 İl Şube Başkanlarını ve 900 İlçe temsilciliklerini tebrik ediyorum…

Bir Müslümana yakışan duruşlarından dolayı…

İman ve İslam hakikatlerini dile getirdiklerinden dolayı…

Ve edebi- hayayı sokağa da yansıttıklarından dolayı

Kutluyorum…

Bu yaklaşım 900 mekanda Diyanetime dokunma, diyanetine sahip çık eylemi yapan, seyreden herkesin gururla ifade ettiği  sözlerdi.

 Dini hassasiyetin edep konuları içinde, kırmadan dağıtmadan dile getiriliyor olması da son derece anlamlı. Diyanet-Sen Genel Başkanı Mehmet Bayraktutar eylem anından itibaren sürekli gündemde.Bayraktutar’ın  en önemli söylemleri çok daha fazla konuşulacak düşüncesindeyim. ‘Kendilerini alim sanan zevatlar bu ülkenin imanını çalmaya yeltendiler’ ‘Ey akademisyen imzani ülkenin birliği için kullan’ gibi veciz cümleleri kullandı.

Evet bugün Diyanet alanında Diyanetime dokunma diyen  ve  ‘biz sadece ufak bir mesaj vermek istedik meydanlara inersek daha kötü olur demeleri dağın görünmeyen yüzünün ne kadar büyük olduğunu gösterdi.

Bu konuda sadece Diyanet-Sen değil  diğer sendikaların destek niteliğinde ki açıklamaları Diyanet-Sen’in öncülüğünü yaptığı Diyanet İşlerinde sendikacılık kavramının haklılığını  göstermekte.

Dikkat ettiğiniz üzere sürekli bir saldırı ve tehtid unsuru  oluşturuluyor. Kumpaslar, oyunlar hilelerle Diyanet sekteye uğratılmak isteniyor. Bu  durum bi anlamda diyanetin neden  birilerini rahatsız ettiğini düşündürtüyor…  Önümüzdeki günlerde ve yıllarda, bu memlekette Diyanetle ilgili daha çok tezgah, daha çok oyun ve hileler kurulacaktır tezimi de doğruluyor…

Evet emin olduğum tek konu diyebilirim, Diyanet İşleri Başkanına ve Diyanete, Cumhurbaşkana ve Başbakana saldırı dilini daha da geniş tabana yayacak yeni stratejilerle kumpas ve hile ekipleri  yine şeytansı adımlar için başlangıç çizgisine geçeceklerdir.

Şimdiye kadar ki 100 metrelik koşularda Hüseyin Boltları da gördük  Folivora’ları da… yeni koşularda favorim yine Bolt

Ülkem adına duayla…

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
SON YAZILAR