Avrupa birliği ülkeleri arasında konumu itibariyle güçlü olan

 Almanya'nın ardından İngiltere önemli bir pozisyondaydı.

 Avrupa birliğinde şuan ses ve soluk sahibi en yetkin ülke Almanyadır.

 İngiltere'nin tarihten bu yana Almanya'ya karşı olan her alanda ki

 mücadelesi Avrupa ekonomik topluluğu ve Avrupa birliği liderlik

 sürecinde de devam etmektedir.

 Yalnız şartları bakımından nüfus ve ülkelerle dış münasebet ve

 politikada kendi kabuğuna çekilen gelenekçi bir İngiltere'nin Avrupa

 birliğini ülkeleri arasında silik bir pozisyonda olduğu biliniyordu.

 Değişen dünyada Almanya ile dış siyasette çok iyi münasebet geçiren

 Türkiye'nin hem dünyaya dair hem Ortadoğu ülkelerine dair hem de

 mülteci politikasında göstermiş olduğu insancıl tavrı dünyanın

 dikkatini cezbetmiştir.

 Avrupa birliğinde tutunamayan İngiltere, Türkiye gibi nüfus

 bakımından, kozmopolitlik acıdan, büyüme hızı açısından, kalkınma

 unsurlarını yerine getirmesi noktasında önemli bir pozisyonda olan

 Türkiye'nin  bu süreçte oluşacak boşluğu doldura bilecek tek yetkin

 ülke olduğu bilinmekte.

 Türkiye'nin Avrupa birliğinde oluşan bu açığı doldurup Doğu ile Batı

 arasında bir köprü vazifesi kurup Ortadoğu'da ve İslam ülkelerinde ki

 gibi elindeki yetkinliği Avrupa açısından da aynı şekilde eline geçire

 bileceğini İngiliz  kafası iyi bilmektedir.

 İngiliz lobisi Türkiye'nin İslam bayraktarlığını tüm dünyada elinde

 tutup ve tüm müslümanlar için koruyucu bir kalkan olduğunu  çok iyi

 bilmektedir.

 Dünyadaki mezhepsel ve dinsel savaş sürecinde gelişen ve değişen

 dünyada insanların Türkiye  gibi demokratik, özgürlükçü evrensel insan

 haklarına saygılı tutumu dünya insanına islama ve Türkiye'ye karşı

 teveccüh uyandırmıştır.

 Arap Bahar'ı ile başlayan iç savaş dinamikleri ile patlak veren ve

 silah taciri ülkelerin bu körüğü alevlendirmesi geride bir çok yetim

 çocuk, dul kadın evini ve yuvasını terk etmiş aileler bırakmıştır.

 Bu dram karşısında sessiz kalan dünyada Türkiye büyük bir yükün altına

 değil elini gövdesini koyabilecek olgunluğa kuvvete, insanlığa sahip

 erdemli bir ülke olduğunu tüm dünya alenen yaşayıp görmüştür.

 İstanbul'da yapılan İnsani Zirvesi toplantısında Türkiye'nin İnsanlık

 noktasında Dünyaya öncülük ettiği görülmüştür.

  Cenab-ı Allah'ın insanın yüzü suyu hürmetine yarattığı herşeye  ve

 evrenin merkezine insanı koyması İnsana ve İnsanlığa ne kadar değer

 verdiği ve verilmesi gerektiğini bize öğretmiştir.

 Tüm bu açılardan değerlendirdiğimizde İngiltere'nin ısrarla

 Türkiye'nin Avrupa birliğine girmemesi için her yolu kullanması

 Türkiye'nin İslama Müslümanlığa ve insanlığa yaptığı ve yapacağı

 katkıdan ötürüdür.Dünyada söz sahibi olan müslüman bir ülkenin varlığı

 İngiliz gibi tarihten bu yana müslüman düşmanlığı yapan bir ülkeyi son

 derece tedirgin ve endişe içerisinde bırakmıştır. Küllerinden yeşeren

 bir ülkenin şahlanması, yeniden tarih sahnesindeki yerini alması

 İngiliz. Rus... Gibi ülkeleri korkutmakta, tarihin tekerrür

 edebileceği ihtimalini daima düşündürmektedir.

 Yeniden Osmanlı ruhuyla şahlanan bu milletimizi Cenab-ı Allah iç ve

 dış düşmanlara karşı her zaman korusun. Amin