12 yıllık cinayet ihbarla aydınlandı: Dört kişiye ağırlaştırılmış müebbet istemi
Ankara’da 2013’te silahlı saldırıyla hayatını kaybeden Kemal Güven Aydoğan cinayeti, yıllar sonra yapılan bir ihbarla yeniden gündeme geldi. Savcılık, aralarında bir kadının da olduğu dört kişi hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talep etti.
Ankara’nın Mamak ilçesinde 2013 yılında meydana gelen ve faili uzun süre ortaya çıkarılamayan cinayet, 12 yıl sonra gelen bir ihbarla çözülme noktasına geldi. Yapılan teknik incelemeler, tanık ifadeleri ve yıllar sonra ortaya çıkan silah sayesinde dört kişi hakkında “kasten öldürme” suçlamasıyla iddianame hazırlandı.
1 Şubat 2013 tarihinde Ankara'nın Mamak ilçesi Ege Mahallesi'nde gerçekleşen silahlı saldırıda Kemal Güven Aydoğan yaşamını yitirmişti. Vücuduna isabet eden altı kurşun nedeniyle olay yerinde hayatını kaybeden Aydoğan’ın cinayeti uzun süre çözülememiş, olayla ilgili yargılanan A.C.Ö. ise delil yetersizliğinden beraat etmişti. Diğer şüphelinin kimliği o dönem tespit edilememişti.
YILLAR SÜREN SESSİZLİK İHBARLA BOZULDU
Yıllar süren sessizliğin ardından yapılan bir ihbar, dosyanın yeniden açılmasına neden oldu. Ankara Emniyet Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği’ne başvuran bir kişi, Aydoğan’ın üç kişiyle aralarındaki husumet nedeniyle öldürüldüğünü ve silahın da bu kişilerle birlikte hareket eden bir kadın tarafından saklandığını öne sürdü. Savcılığın talimatıyla şüpheliler arasındaki telefon trafiği mercek altına alındı. Yapılan analizde, şüphelilerin olay günü ve sonrasında sık sık birbirleriyle iletişim kurduğu tespit edildi. Farklı suçlardan dolayı cezaevinde bulundukları belirlenen Ş.K., N.Y., B.K. ve H.K. hakkında soruşturma başlatıldı. Aynı zamanda maktulün annesi Sevim Aydoğan’ın da ifadesi müşteki sıfatıyla alındı.İfadesine başvurulan şüpheli Ş.K., Aydoğan ile herhangi bir husumetinin olmadığını, olay günü sadece taksicilik yaptığı için kayıtlara takıldığını iddia etti. Ş.K.’nin annesi H.K. ise evinde silah saklandığı iddialarını reddetti. Diğer iki şüpheli N.Y. ve B.K. ise cinayetle bağlantılarının olmadığını ve suçlamaları kabul etmediklerini söyledi.
İKİNCİ ATIŞTA VURULMUŞ
İhbarcı tarafından verilen bilgiler doğrultusunda cinayet silahının, N.Y.’nin annesi F.Y.’nin evinde saklandığı ve yok edilmek üzere dereye atıldığı ileri sürüldü. F.Y., 12 yıl önce köydeki evine gelen oğlunun yanında bulunan Ş.K.’nin kendisine bir av tüfeği vererek atmasını istediğini, kendisinin de bunu yaptığını söyledi. Daha sonra silahın köyde bir çoban tarafından bulunduğu ortaya çıktı.
Çoban T.C., silahı H.A.’ya sattığını ifade ederken, H.A. ise bu tüfeği M.A. isimli kişiye hediye ettiğini belirtti. M.A. da silahı hiç kullanmadığını ve köydeki evinde muhafaza ettiğini aktardı. Polis ekipleri, söz konusu silaha ulaşıp el koydu.
Soruşturmayı tamamlayan Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, dört şüpheli hakkında hazırladığı iddianamede önemli delillere yer verdi. Olay sabahı şüpheliler arasındaki telefon görüşmelerinin “hayatın olağan akışına aykırı” olduğu, saldırıyı gerçekleştiren kişinin Ş.K. olduğu ve Aydoğan'ın ikinci atışla vurulduğu belirtildi.
Savcılık, Ş.K., N.Y., B.K. ve H.K.’nın suçu birlikte işlediklerine dair kuvvetli şüphelerin bulunduğunu vurgulayarak, “kasten ve birlikte öldürme” suçundan her biri için ayrı ayrı ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talep etti. Hazırlanan iddianame Ankara 35. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi.
Kaynak:
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.