Türk edebiyatının öncü ismi Tevfik Fikret’in vefatının 110. Yılı

Türk edebiyatının öncü ismi Tevfik Fikret’in vefatının 110. Yılı

Türk şiirinde yenilikçi anlayışıyla iz bırakan Tevfik Fikret, ölümünün üzerinden 110 yıl geçmesine rağmen edebiyat dünyasında anılmaya devam ediyor.

Modern Türk şiirinin önemli temsilcilerinden Tevfik Fikret’in vefatının üzerinden 110 yıl geçti. Asıl adı Mehmet Tevfik Fikret olan şair, 26 Aralık 1867’de İstanbul Aksaray’da dünyaya geldi. Babası Çankırılı Hüseyin Efendi Hariciye Kaleminde memurluk ve çeşitli vilayetlerde mutasarrıflık yaparken, annesi Sakız Adası kökenli Hatice Refia Hanım sonradan Müslüman olmuştu. Henüz 12 yaşındayken annesini kaybeden Fikret, babasının sürgüne gönderilmesi üzerine kız kardeşiyle birlikte anneannesinin yanında büyüdü. Eğitim hayatına Mahmudiye Rüştiyesinde başlayan şair, daha sonra Galatasaray Lisesinde öğrenim gördü ve Recaizade Mahmut Ekrem ile Muallim Naci gibi dönemin önemli edebiyatçılarından dersler aldı.

İLK ŞİİRİ TERCÜMAN-I HAKİKATTE YAYIMLANDI

Lise birinci sınıftayken, Nazmi mahlasıyla gazel tarzında yazdığı ilk şiiri, hocası Muallim Fevzi sayesinde Tercüman-ı Hakikatte (1884-1885) yayımlanan şair, 1888'de liseyi birincilikle bitirdi. Çeşitli görevlerde memurluk yaptığı sırada kuzeni Nazime Hanım'la 1890'da dünya evine girdi. Fikret çiftinin Haluk adını verdiği ve Haluk'un Vedaı eserine ilham olan oğulları, 1895'te dünyaya geldi.

Ticaret Mekteb-i Alisinde hat ve Fransızca dersleri vererek, 1891'de "Mirsad" dergisinin açtığı şiir yarışmasında birincilik kazanınca edebiyat çevrelerinde adını duyurmaya başlayan Fikret, 1892'de Galatasaray Lisesine Türkçe öğretmeni olarak atandı.

Tevfik Fikret, 1894'te "Malumat" dergisini çıkaranlar arasında yer aldı. Yaşadığı dönemde hükümetin memur maaşlarında kesinti yapmasını protesto için görevinden ayrılan Fikret, 1896'da Servet-i Fünun Dergisinin Yazı İşleri Müdürlüğüne getirildi. Dergi onun döneminde Edebiyat-ı Cedide'nin yayın organı kimliği kazandı. Aynı yıl Türkçe öğretmeni olarak Robert Kolejine girdi. Aydınlar üzerinde süren yoğun baskılar nedeniyle birkaç kez gözaltına alınan şair, bir süre sonra dergideki görevinden ayrıldı.

EŞİ VE OĞLUYLA AŞİYAN'A YERLEŞTİ

Robert Kolejinin yanında, 1906'da ev yaptırıp "Aşiyan" adını veren Fikret, eşi ve oğlu Haluk'la buraya yerleşti. Fikret, 1908'de 2. Meşrutiyet'in ateşli savunucularından biri oldu, Hüseyin Kazım Kadri ve Hüseyin Cahit Yalçın ile "Tanin" gazetesini kurdu. Gazete İttihat ve Terakki'nin yayın organı haline getirilmek istenince, Fikret karşı çıkarak Tanin'den ayrıldı.

Şair Fikret, Galatasaray Lisesi Müdürlüğü yaparken, 31 Mart olaylarını protesto için görevinden ayrıldı ancak öğrencileri ve Maarif Nazırı Nail Bey'in ısrarlarıyla görevine geri döndü.

Fikret, daha sonra yeni Maarif Nazırı Emrullah Efendi ile anlaşamayınca bir daha dönmemek üzere görevini bıraktı. İttihat ve Terakki iktidarına da karşı çıkan Fikret, Aşiyan'daki evine çekildi. Şeker hastalığına yakalanan Tevfik Fikret, kolundan olduğu bir ameliyatın ardından 48 yaşında 19 Ağustos 1915'te yaşamını yitirdi ve Eyüpsultan'daki aile mezarlığına defnedildi. Türk şiirine yeni ufuklar aralayan şairin mezarı daha sonra Aşiyan'daki müze evine taşındı.

Tevfik Fikret'in bazı eserleri şöyle: "Rübab-ı Şikeste, Tarih-i Kadim, Haluk'un Defteri, Rübab'ın Cevabı, Şermin, Hasta Çocuk, Sis, Millet Şarkısı, Doksan Beşe Doğru, Han-ı Yağma, Balıkçılar, Haluk'un Çocukluğu, Rübab-ı Cevab, Bir İçim Su, Verin Zavallılara, Ferda, Yeşil Yurt, İnanmak İhtiyacı."

Kaynak:Haber Kaynağı

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.