İsmet TAŞ

İsmet TAŞ

Bu bir haçlı seferidir

Bu bir haçlı seferidir

Haçlı seferlerini (1096-1272) bilmeyen, duymayan, yoktur. Birçok tarihçi bunu “din savaşları” olarak ifade etse de işin aslı, Hristiyan Dünyasının, Müslüman Dünyayı yok etme savaşıdır. (Bugün olduğu gibi)
Haçlılar it sürüleri gibi Anadolu’ya saldırmışlar, yakmışlar, yıkmışlar, yok etmişler hem de hiçbir sınır, hiçbir kural, hiçbir insani değer yargısı gözetmeksizin.

Yapılan canilikler, vahşetler, insan kanının içilmesinden, insan etinin yenilmesine varıncaya kadar her türlü gayri insani katliamlar yapılmıştır.

ABD’li bir senatörün Filistin ve İsrail arasındaki olan savaşı, “din savaşı” olarak nitelendirmesi, insanın aklına hemen Haçlı Seferlerini getirmektedir. Yaklaşık 800 yüz yıl evvel yapılanlarla, bugün İsrail’in Filistin Halkına yaptıkları neredeyse hemen hemen aynı.

ABD’nin başını çektiği bütün Batı Dünyası İsrail’in yanında saf tutmuş, her biri “Müslüman kanı” içmek için sıraya girmişlerdir. Sırayla Hitlerin kopyası Netanyahu’yu ziyaret etmeleri, aslında Siyonizm’e el-pençe divan durmalarıdır. Ziyaret etmekle kalmıyorlar, her türlü silah desteği ve para yardımında da bulunuyorlar. Gerekirse de aktif olarak savaşa katılacaklarını ifade ediyorlar.

Tam bir “Haçlı ruhu” ile hareket eden Batı, başta masum çocuklar olmak üzere, bütün sivillerin üzerine bomba yağdırmayı “dinsel bir görev” olarak görüyorlar ve katliamlarını soykırıma dönüştürüyorlar.
Gazze de yaşayan Müslüman Halk, her saniye ölüm ile burun buruna yaşıyor. Bu da yetmiyor atılan bombalarlar bedenleri param parça oluyor, tanınmayacak hale geliyor. Çoğu kez ölenlerin kimliklerinin tespitinde zorluklar çekiliyor. Hiçbir söz yaşanan vahşeti anlatmaya yetmez.

İşte tam da bu yüzden Gazze’de yaşayan Müslüman çocukların kollarına isimleri yazılıyor. Ölümünden sonra kimin kim olduğu bilinsin diye. Çocuklar kollarına isimleri yazılırken, “BEN ÖLMEYECEĞİM” diyor.
Haçlı it sürüleri günlerdir Gazze’yi bombalıyorlar. Hem de canlı yayında. Dünyanın gözlerinin içine baka baka. Hiçbir ülke sesini çıkarmadığı gibi, İslam İş birliği Teşkilatının toplantıları da tam evlere şenlik.
Aldıkları kararlar; Gazze’ye insani yardım, İsrail’e dur ne olur yapma çağrısından öteye gidemiyor. Adamlar günlerce Müslüman kanı içiyorlar, adlarında İslam olan ülkeler üç maymunu oynuyor. Halk çıldırıyor, yöneticiler efendilerinin emirlerini bekliyor.

Peki susan sadece İslam ülkeleri mi? Aydınlar, sanatçılar, akil adamlar, insan hakları savunucuları, çocuklar ölmesin diyenler nerede? Ne ses var ne görüntü. Fazla uzağa gitmeye gerek yok. Kendi ülkemizde insan haklarını savunmak için mangalda kül bırakmayanlar bugün ne sesleri çıkıyor ne de solukları. Hani nerede kaldı sizin aydınlığınız, sanatçılığınız, insanlığınız. Sizlere yazıklar olsun bile demiyorum. Bu söz bile size iltifat olur.

Her fırsatta Batıyı taklit etmek için yarışanlar, ABD‘nin ünlü sanatçıları bile Gazze’de yapılan soykırıma başkaldırırken, bizimkiler onları neden takipten vazgeçtiklerini kendilerine bir sorsunlar bakalım. LGBT ye her türlü desteği verirken, Gazze’de ölümü bekleyen sivil halkı görmemezlikten geliyorlar. İşte siz bu kadar insansınız!

Allah’tan ülkemizde, samimi olarak insan haklarını savunan, vatansever, milliyetçi, ihlaslı, inançları uğruna seve seve canlarını verecek insanımız ve sivil toplum kuruluşlarımız var. Her gün her ilde mutlaka İsrail’in vahşetini protesto toplantıları düzenliyorlar, yapılan soykırım lanetliyorlar.

Şayet bu, “Hak ile Batılın savaşı” ise ki kesinlikle öyle o halde bu savaşta bizde varız. Gücümüz neye yetiyorsa, sesimizi nereye kadar duyuruyorsak, elimizden ne geliyorsa, bugüne kadar yaptık bugünden sonra da daha da fazlasını yapacağımızdan kimsenin kuşkusu olmasın.

Zerre kadar vicdanı, hardal tanesi kadar imanı olan, kalbinde Allah korkusu bulunan herkes bu savaşta yerini almalıdır. Savaşın adı, protesto mitingi, konferansı, yürüyüşü veya kalemi şeklinde olabileceği gibi, Devletimiz karar alır, seve seve cepheye gider ya şehit olur ya da gazi oluruz.

Kimse unutmasın ki bu savaş Filistin’den Orta Doğu’ya sıçradığı anda herkes hazır olsun.

Elbette savaşı hiç kimse arzu etmez. Ama söz konusu olan vatan olursa, gerisi teferruat olur.

Dün Gazze açık hava hapishanesiydi. Bugün bütün dünyaya canlı yayında açık hava mezarlığına dönüşmüşse, istisnasız herkes başını ellerinin arasına alıp düşünmelidir.

Haçlı seferleri en modern silahlarıyla İsrail’den başlatılmıştır.

Bütün Haçlı Dünyasına uyarımızdır!

Hesaplarınızı yaparken adımlarınızı dikkatli atın.

Türkiye Milli Kurtuluş Mücadelesini vermiş, yedi düveli bu topraklara gömmüş bir ülkedir.

Hatırlatalım dedik..!

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
SON YAZILAR