Selçuk  YILDIRIM

Selçuk YILDIRIM

Bu fırsatı değerlendirmek lazım

Bu fırsatı değerlendirmek lazım

Son yıllarda kanser vakalarının neden bu kadar arttığına biraz kafa yoracak olursak ulaşacağımız sonucun aslında kendi yaşantımızda olduğunun farkına varırız.

Bunların en başında ise hammaddesi petrol olan plastik karşımıza çıkıyor.

Görünürde masum gibi gelen plastik eşyalar artık hayatımızın hemen hemen her alanında var hatta bazı alanlarda vazgeçilmez ana unsur. 

Bundan bir asır öncesinde insanlık ne kadar plastik tüketiyordu? Ya da plastik tüketiyor muydu? Günümüze geldiğimizde ne kadar tüketiyoruz?

Hemen elimizin altında kullandığımız cep telefonları, klavye, fare, sandalye, saklama kapları, en tehlikelilerden bir tanesi oyuncaklar ve daha nice ev eşyası veya kıyafetlerimiz hepsi plastik veya onun türevlerinden üretilmekte.

Eminim bu yazıyı okurken bile yerinizden kalkmadan sadece gözlerinizle bile en az yirmi farklı plastikten üretilmiş eşyaya rast gelebilirsiniz.

Bunlar arasında hele bir tanesi var ki kendisi artık tüm dünyada ve nihayet ülkemizde de mücadele edilecek olan naylon poşetler. 

Polietilen denilen petrol türevinden ve atık plastik malzemelerin ikincil kullanımından elde edilen malzemedir. Dış ortam koşulları ve neme karşı iyi direnç, esneklik, ve üstün dayanıklılığa sahiptir.

Bu poşetler daha üretiminden başlayarak çevreye sayısız zarar vererek elimize ulaşıyor. Naylon poşetlerin imalatında geri dönüşüm ürünlerden faydalanılıyor. Bu atık ürünler kullanıldıktan sonra geride birtakım bileşenler bırakıyor.

Bu bileşenler de poşetlerle birlikte üretiliyor ve poşetler bu sayede daha dayanıklı hale geliyor. Ancak poşetlerin içinde bulunan bu maddeler yüzünden doğada çözülmeleri de bir o kadar zorlaşıyor.

Çok da eskiye gitmeden daha şurada otuz kırk sene evveline kadar naylon poşet yerine, tamamen doğal olan kese kağıtları, bez torbalar ve fileler kullanılıyordu.

Bu sayede insanların yedikleri daha sağlıklı kalmaktaydı. Üzülerek söylüyorum günümüzde durum çok farklı.

Kullanışlı ve işe yarar oldukları konusunda şüphemiz yok, ancak ciddiye alınmadığında insanda geri dönüşü mümkün olmayan hasarlar bırakabilen plastik ürünleri ve özellikle de naylon poşetleri hayatımızdan çıkarmak pek mümkün değil.

Bir naylon poşetin doğadan tamamen yok olabilmesi için denizde 400 yıl, karada ise 800 yıl geçmesi gerekli.

Naylon poşetin tarihine bakacak olduğumuzda, kullanımı tüm dünyada 1980’lerde, Türkiye’de 1980’ler sonuna doğru başladığı görülüyor.

Birkaç yıl önce yapılan istatistiklere göre tüm dünyada her yıl 500 milyar ile 1 trilyon arasında plastik poşet çanta kullanıldığı tahmin ediliyor.

Üstelik bu sayının 380 milyarı sadece ABD’de kullanılıyor.

Bazı ülkelerde hükümetler plastik poşet kullanımını azaltmak amacıyla çeşitli yasaklar koyuyor ya da vergilere başvuruyor. Örneğin Hindistan’da plastik poşet kullanımı yasak.

Delhi, Mumbai gibi şehirlerin hepsinde plastik poşet kullanımı yasak. Bangladeş, Ruanda ve Avustralya’nın 12 şehrinde de plastik poşet kullanımı yasak.

Avrupa’da ise İsviçre, İsveç, Norveç, Almanya ve Hollanda’da ise mağazalarda plastik poşetler ücretle satılıyor.

Ülkemizde de Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca yapılan düzenleme kapsamında 1 Ocak 2019'dan itibaren plastik alışveriş poşetleri, tüm satış noktalarından ücretli temin edilecek.

Burada dikkat edilmesi gereken bir husus da Avrupa ülkelerinde satılan poşetlerin dayanıklı olması ve bu satın alınan poşetlerin alışverişlerde defalarca kullanabileceğiniz anlamına geliyor. 

Yine istatistiki verilere göre, Türkiye’de bir kişi ortalama bir yılda 312 adet plastik poşet kullanmakta, tam 312 adet, 5000 adet plastik poşet yaklaşık 200 TL’ye mal olmaktadır.

Bu kadar ucuza mal olan ürünün neden bu denli çok kullanıldığı da ortaya çıkıyor.

1 Ocak itibariyle ülkemizde yürürlüğe girecek uygulama ile İnşallah bu denli yoğun kullanım azalacak kendimize ve gelecek nesillere bir nebze önem veriyorsak poşet kullanımını elimizden geldiğince azaltmalıyız.

Şimdi birçok insan marketlere gittiği zaman ya poşetlere ödeyeceği parayı dert ediyor ya da evden poşet götürerek onurunun kırılacağını sanıyor.

Efendim kimse dert etmesin modern Avrupa’nın pek çok ülkesinde insanlar marketlere yanlarında dayanıklı poşetler götürerek aldıkları eşyaları bu torbalara koyarak götürüyorlar.

Bu sayede hem tabiata, insanlığa katkıda bulunurken her defasında markete poşet için para ödemek zorunda kalmıyorlar.

Tabi burada market sahiplerini de es geçmemek gerekiyor.

Onlara da bu konuda hayli iş düşüyor. Aldığımız eşyaları daha içine koyarken yırtılan poşetleri parayla satma gafletinde bulunmamaları gerekir.

Müşterinin tercihlerine uyacak, aldığı malzemeleri sığdırabileceği çok kez kullanılabilecek poşetler ürettirip bunları ücretlendirmesi gereklidir.

Aksi takdirde çevreye duyarlılık çabası bir fırsatçılığa dönüşebilir.

Market sahiplerinin bu fırsatçılığa düşmeyeceklerini ve duyarlılık hususunda halkımızın daha çok bez torba ve file gibi uzun ömürlü taşıma çantaları kullanmalarını umut ediyorum.
 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
SON YAZILAR