Ali İLKBAHAR

Ali İLKBAHAR

Doğallığa doğru

Doğallığa doğru

Mevsimi dışında sebzeler ve meyveler örneğin fasulye toplanıp haftasında tüketilirken, kışın da yenilmeye kalkınca, soğuk hava depoları, dondurucular, konserveler vs. sayısız işlemden geçerek mevsimi dışında yemek için yapılan çalışmalar. Onun faydasını, bünyesinde taşıdığı mineralleri, faydalı vitaminleri koruyabilir mi? Yoksa her kimyasal işlem faydalı bir şeyi de götürür mü?

Her türlü sebze ve meyveyi dört mevsim yemeye kalkınca saklama problemi yanında doğal ortamlardan çıkıp seralarda yetiştirme, topraksız üretime yönelim başladı. Bütün çabalar daha fazla mahsul alma, daha fazla kazanma, metrekareye ne kadar fazla ekeriz hesapları yüzünden mevsimlik ürünler yerini her mevsim ürününe çevirdi. Mahsul çıktıktan sonra tohumluğa ayırma devri bitti. Dışa bağımlı tohumu olmayan olsa da mahsul vermeyen üretimler başladı.

Yerli tohum kalkınca dışa bağımlı tohumlarda üretim yapmaya başladık. Zahmetini çeken üreticinin kazancının bir kısmı tohuma gitti. Çalışan yerli üretici, kazanan yabancı tohum firmaları oldu. Kendi tohumumuzla yaptığımızda yerli tohumdan gelen karın bir kısmı tohuma gitti. Çalışan yerli üretici kazanan yabancı tohum firmaları oldu. Kendi tohumumuzla yaptığımızda yerli tohumdan gelen karın bir kısmı üreticiye kalırken, maliyet düştüğünden tüketici de kazanıyordu. Yabancı tohum firmaları üreticiden tüketiciye bütün kesimleri etkiliyor. En çok da tüketiciyi etkiliyor. 

Tekrar ürün vermeyen yabancı tohumlar geleneksel sağlıklı tohumculuğumuzu bitirirken yiyeceklerin tadı tuzu gittiği gibi mevsiminde yenmeyen sebze ve meyveler sağlığımızı tehdit ediyor. Eğer gökyüzünden kanser başta olmak üzere hastalık yağmaktaysa yediklerimizi masaya koyarken iyi düşünmeliyiz.

Hastanelerimizin çoğalması, tedavi ettiğimiz insanların çoğalması, çare olma, azim ve gayretimizin artması iyi ama hastalıkların bu kadar yayılması normal seyrinde mi? Yoksa yerli tohumların yerine yabancı tohumlar kullanılmasından mevsimsiz yenen yiyeceklerden mi? Saklama, konserve, ömrünü uzatma çalışmaları, koruyucular vs hastalıkları çoğaltıyor mu?

Hastaya ve hastaneye yapacağımız yatırımın bir kısmını yerli tohuma ayırsak, mevsiminde ürünleri tüketirsek, yazlıkları yazın, kışlıkları kışın yersek, çok çeşit yerine zamanında sağlıklı ürünler tüketirsek daha iyi olmaz mı? Çok kazanacağız diye üretimde kullandığımız kimyasal gübreler ve ilaçların yerine geleneksel doğal gübreler kullansak, tarlaları kendi haline bıraksak daha fazla kazanacağımıza inanıyorum.

Tarlalar bir gün taşlaştığında, kimyasal ilaçlarla tarlaları da zehirlersek nereye ne ekeceğiz? Bir taraftan insanlar çoğalırken tarım arazileri küçülüyor. Tersi tüketim artıyor. Eğer birazcık fedakarlık yapıp yerli tohuma geçer, kimyasallardan vazgeçersek ilaçlara verdiğimiz paraların onda birini bu geçişe kullanırsak hem neslimizi, milletimizi kurtarır hem de gıda ile gelen saldırının seferberliğini başlatmış oluruz.

Sağlıklı halin devamını sağlama çalışmaları savunma sanayiine yapılan yatırım kadar önemlidir.

Kimyasallarla, ilaçlarla genlerini değiştirerek üretimlerle vs sağlığımız geleceğimiz tehdit altında ise topraktan gelen doğal yapıyı koruyarak uzun vadeli şifalı ürünler hem model olacak hem de Türkiye’yi gıdada önder, lider yapacaktır.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
SON YAZILAR