Ataerkil yapı bozuldu şiddet arttı

Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Oğuzhan Aydın toplumda artan şiddet olaylarının önüne geçilmesi için eğitimin şart olduğunu belirterek, şiddet olaylarının artmasındaki en büyük etkenlerden birisinin toplumun aile yapısının geniş aileden çekirdek aileye evirilmesi olduğunu ve ataerkil aile yapısının bozulması olduğunu ifade etti.

Kişi aile kurumu içinde kendini geliştirir

Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Oğuzhan Aydın toplumda artan şiddet olaylarının önüne geçilmesi için eğitime ağırlık verilmesi gerektiğini belirterek, sadece örgün eğitimin değil yaygın eğitiminde bu konuda payının büyük olduğunu ifade etti. Bireyin ömür boyu eğitim sürecinin devam ettiğini belirten Aydın, bireyin aile kurumu içinde kendini geliştirdiğini belirterek toplumumuzda aile bağlarının zayıfladığını ataerkil kalabalık aileden çekirdek aileye döndüğümüzü bunun sonucunda ise bireyin hata yapma olasılığının arttığını söyledi. 

Çekirdek ailede geleneklerimizi kaybettik

Geçmiş dönemlerde evlerimizin kalabalık olduğunu belirten Aydın, “Eskiden bir evde 5-6 çocuk vardı. Çocuklar anneannesini, dedesini, dayı, hala gibi akrabalarını görüp birbirleri ile iç içe yaşıyordu. Aynı şekilde komşuları ile avluları bir olurdu ve mahalle kültürü vardı. Bu da sürekli iletişim halinde olmalarını sağlarken eğitim süreçlerine katkıda bulunuyordu. Toplumumuz yatay evlerden dikey evlere, ataerkil geniş aileden çekirdek aileye evirildiğinden beri geleneklerimizi kaybettik. Bunun sonucunda ise şiddet gibi tasvip edilmeyen birçok olaylarda artış yaşandı. Genç kuşaklarımızı büyükleri ile buluşturmamız lazım. Eğitim süreci aile içinde devam eden bir süreç.” ifadelerini kullandı.

Bireyi uyaracak kimse kalmadı

Günümüzde bireyin etrafında bireyi uyaracak kimsenin kalmadığını belirten Aydın, “Bireyin ataerkil geniş ailedeyken yapacağı bir hatayı aile bireyleri engelleyip hataya mani oluyor iyiye sevk ediyordu. Günümüzde ise çekirdek aileye dönüşen toplum yapısının sonuncunda kişinin etrafında kişiyi uyaracak kimse kalmadı. Nasihat veren kanaat önderlerimiz ataerkil aile yapısının başucu dedelerimizden, ninelerimizden ayrıldık. Evlenen birey kendi çekirdek ailesini kuruyor, bunun sonucunda da bireyin hata yapma olasılığı artıyor.” dedi. 

Yatay evlerden dikey evlere

Rezidansların çoğaldığına da değinen Aydın bir oda bir salonu olan evlerde aile kurmaya çalışan bireylerin çocuklarının komşu ve mahalle kültüründen uzak kaldığını belirterek, “Yatay evlerden dikey evlere geçtiğimizden beri komşuluk ilişkilerimiz bitti. 1+1 evlerde aile kurmaya çalışan bireylerin çocukları mahalle kültüründen uzak kalıyor. Bunun sonucunda da çocuklarımız ve gençlerimiz kötü bir gidişata sürükleniyor. “ dedi.
Geç evlenmelere bağlı erken boşanmalarının da arttığına değinen Aydın, bunun yanı sıra diğer bir etkenin ise bireylerin kariyer planlaması yapmaları olduğunu söyledi. Kariyer planlaması yapan bireylerin geç evlendiğine değinen Aydın bunun sonucunda geç yaşta çocuk sahibi olan insanların tek çocuk yaptığını bunun ise yanlış olduğuna değinerek, “Bir ailede en az 3 çocuk olmalıdır. Bir evde ne kadar çocuk varsa o evde o kadar iyi iletişim vardır. İyi iletişim olan evden kültürlü, tahsilli, sosyal çocuklar çıkar.” dedi.
Sosyalleşmekten bireyselliğe doğru bir gidişat içinde olduğumuza da değinen Aydın, “Hepimiz telefonlara hapsolduk. Bunlardan bir an önce kurtulup çekirdek aileyi ataerkil aile ile birleştirmemiz lazım ve komşuluk ilişkilerini geliştirmemiz lazım. Eğer bunlar yaparsak toplumdaki şiddet azalacak ve aile birliği sağlanacaktır.” ifadelerini kullandı.

Emrah ÖZCAN/HABERVAKTİM