Dünya Alzheimer Günü’nde farkındalık mesajı

Dünya Alzheimer Günü’nde farkındalık mesajı

Alzheimer Derneği Başkanı Dr. Gül Yalçın Çakmaklı Dünya Alzheimer gününde hasta yakınlarıyla bir araya gelerek “Yapmaya çalıştığımız şey farkındalık oluşturarak, hastalığın hiçbir belirtisi yokken hastalığı saptamak ve onu o noktada durdurabilmek” dedi.

Dünya Alzheimer Günü’nde hastalığa dikkat çekmek amacıyla, Türkiye Alzheimer Derneği Ankara Şube Başkanı Dr. Gül Yalçın Çakmaklı, hasta ve hasta yakınlarıyla bir araya geldi. Konu hakkında gazetemize konuşan Çakmaklı, “Amacımız hem halkta bu konuda farkındalık yaratmak, hastalığı anlatmak, hastalıktan korunma yönlerini anlatmak, bir yandan da hali hazırda hasta olan kişilere ve özellikle de hasta yakınlarına hem bilgi desteği hem de onların hayatlarını kolaylaştıracak anlamda destek verebilmeyi amaçlıyoruz. Yapmaya çalıştığımız şey hastalığın hiçbir belirtisi yokken hastalığı saptamak ve onu o noktada durdurabilmek” dedi.

alzheimer-hastaligi-riskini-artiran-6-faktor_3674.jpg

 EN BÜYÜK PAY ALZEİMER HASTALIĞI’NIN 

Aynı zamanda Hacettepe Üniversitesi’nde Nöroloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi olan Dr. Çakmaklı, “Dünya Alzheimer günü vesilesiyle bu hastalığı anlatmak, konuşmak ve farkındalık yaratmak, siz hasta ve hasta yakınlarımızla dertlerinizi paylaşmak, bunlara birlikte çözüm aramak ve faaliyetlerimiz konusunda sizden de öneriler almak üzere toplandık. Alzheimer hastalığı günümüzün pandemisi gibi. Son 2022 verilerine göre Türkiye’de yaşlı nüfus yüzde 9.7  Demans hastalarının sayısı bir milyonu geçmiş durumda ve bunların da 100 bin kadarı Alzheimer hastası” ifadelerini kullandı. 

 GÖRÜLME SIKLIĞI ARTIYOR 

Günlük hayatta yaşlılık hastalığı olarak tabir edilen Alzheimer hastalığında en büyük riskin yaş faktörü oluğunu dile getiren Çakmaklı, “Nüfusun yaşlanmasıyla birlikte gerçekten sıklığı giderek artıyor. Japonya da yakın dönemde yapılan bir değerlendirmeye göre yüz yaşını aşan kişi sayısının 90 bin olduğu görülmüş. Türkiye’nin genç bir topluluk olarak bilinmesine rağmen git gide yaşlanıyor ve hastalık kendini gösteriyor” şeklinde konuştu. 

 YAKIN DÖNEMDE YAŞANANLARI UNUTMA 

Çakmaklı, “Alzheimer hastalığının belirtilerinden de söz edecek olursam,  mesela kişi çok eski olayları iyi hatırlayabilirken bu sabah kahvaltıda ne yediğini, az önce ne anlattığını, birisi gelip gitmişse onun gelip gittiğini, telefonla e konuştuğunu gibi yakın dönemde olan olayları unutma. İsimleri hatırlayamama şeklinde olabilir. Bazen ise depresyon ve içe kapanıklıkla kendini gösterebilir. Hayatta çok aktif olmayan insanlarda hemen göze çarpmayabilir bu şikâyetler ama o kişi daha içe kapanık, daha ilgisiz, mesela normalde haberleri takip ederken artık umursamayan bir kişi haline dönebilir. Yaşlılıkta depresyon bu nedenle Alzheimer için uyarıcı olmalı. Sonrasında yer yön bulma güçleri, hesap yapma güçlüğü, bazı davranış değişikliği bunlarda hastalığın süreci içinde ekleniyor” dedi.

alzheimer-bir-ruh-hastaligi-degil-12444538_6284_amp.jpg

 “GÖZ ARDI EDİLEBİLİYOR” 

Yaşlılıkta hastalığın unutkanlıkla kendini gösterdiğine değinen Çakmaklı, “Erken safhalardan itibaren aslında belli belirtiler fark edilebiliyor. Fakat bazen hastanın yaşlı olması nedeniyle ‘Yaşlıdır olabilir’ diyerek göz ardı edilebiliyor. Bu yüzden hastalığın erken dönemde tanınarak doktor başvurusunun yapılması önemli” diye konuştu. 

 FARKINDALIK AMAÇLANIYOR 

Çakmaklı, “Amacımız hem halkta bu konuda farkındalık yaratmak, hastalığı anlatmak, hastalıktan korunma yönlerini anlatmak, bir yandan da hali hazırda hasta olan kişilere ve özellikle de hasta yakınlarına hem bilgi desteği hem de onların hayatlarını kolaylaştıracak anlamda destek verebilmeyi amaçlıyoruz” diyerek dernek olarak amaçlarına değindi. 

 ÖNLEM ALINMASI HASTALIĞI ENGELLEYEBİLİR 

‘Alzheimer hastalığı için tedavi var mı? Risk faktörleri nelerdir?’ diyen hasta yakınlarının kafalarındaki soru işaretlerini gidermeye çalışan Çakmaklı, “Bunlar kafamızda en çok merak edilen sorular. Bu hastalığın tedavisinden önce korunma yollarını, hastalığın oluşumu nasıl önlenir bunu konuşmak lazım. Burada özellikle damar hastalığı, hipertansiyon, diyabet, obezite, sigara kullanımı, aşırı alkol tüketimi gibi risk faktörleri var. Bunun dışında işitme kaybı önemli bir risk faktörü. Bu risk faktörlerine karşı önlem alınması yapılan bir çalışmaya göre yüzde 28 oranında hastalığı önlüyor. Bunları kontrol edersek hastalığı engelleyebileceğimizi gösteriyor” dedi. 

processed-623af8b7-1892-4b38-a347-229a12707002_kjczeoni.jpeg

 ERKEN TANI ÖNEM TAŞIYOR 

Çakmaklı, “Tedavi etmeye yönelik onaylanmış bir ilaç var umut vadediyor ancak kesin olarak herkeste kullanılan ve rutin kullanılan bir ilaç değil. Amerika’da onaylandı kullanımı büyük umut vadediyor fakat etkinliği tam olarak kanıtlanmış değil. Çok erken evrede kullanılabilir. Bu yüzden de erken tanı o anlamda önem taşıyor. Biz hastalığı gördüğümüzde aslında kayıp belli bir seviyeye gelmiş oluyor bu nedenle onu geri çevirmek daha zor oluyor. Bu yüzden de belki de bizim tedavi denemelerimiz çok başarılı olmuyor. Bu nedenle yapmaya çalıştığımız şey hastalığın hiçbir belirtisi yokken hastalığı saptamak ve onu o noktada durdurabilmek. Bu yüzden de hastalık tedavisinde biyobelirteçler çok önem taşıyor” diyerek konuşmasını sonlandırdı. 
 

Buket Beslen / İLKSAYFA

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.