Eğirdir Gölü'nün can damarı inceleniyor

Eğirdir Gölü'nün can damarı inceleniyor

Isparta'da kuraklığın olumsuz etkileriyle su düzeyi hızla azalan ve biyolojik kirlilik belirtileri gösteren Eğirdir Gölü'nün yeniden canlandırılması için başlatılacak bilimsel araştırmaların temelini oluşturmak amacıyla göl yakından izleniyor.

Eğirdir Su Ürünleri Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü (SAREM) öncülüğünde hayata geçirilen "Eğirdir Gölü'nün Limnolojik Olarak İzlenmesi Projesi", 2023'ten beri yürütülüyor. Proje kapsamında 5 yıl boyunca Eğirdir ve Kovada göllerinde başta su kalitesi (su rejimi, ağır metal, pestisit) olmak üzere balık çeşitliliği, plankton ve diatom gibi bitkisel ve hayvansal mikroskobik canlılar, su zemininde yaşayan bentik (dipte yaşayan) organizmalar ve sucul bitkilerin (makrofit) yapısının mevsimsel olarak analiz ve izleme çalışmaları yapılıyor.

Canlı gruplarından elde edilen veriler, su kalitesi verileri ile ilişkilendirilerek göllerin durumu değerlendiriliyor. Proje sorumlularından su ürünleri yüksek mühendisi Cafer Bulut, 9'u üniversite, 5'i kamu kurumu olmak üzere 14 araştırmacı kuruluştan 33 araştırmacıdan oluşan geniş bir ekiple projeyi yürüttüklerini söyledi.

Tatlı su ekosistemini izlediklerini belirten Bulut, "Mevcut durumun tespiti amacıyla ortamın kirli veya temiz olup olmadığını gösteren indikatör organizmalar ile fiziksel, kimyasal ölçümler ve analizler birlikte kullanılmakta. Bu iki yöntemin birlikte kullanılmasıyla daha sağlıklı ve güvenilir sonuçlar elde ediliyor." dedi.

"SUCUL BİTKİLER GÖLE ZARAR VERMİYOR, EKOSİSTEM AÇISINDAN FAYDALI"

Proje sorumlusu su ürünleri yüksek mühendisi İbrahim Özdal da Eğirdir ve Kovada göllerinde sucul bitkiler örneklemeleri yaptıklarını söyledi. Sucul bitkilerin ekosistemlerde filtrasyon ve savunma mekanizmaları sayesinde önemli rol oynadığına dikkati çeken Özdal, "Sucul bitkiler, barınma, yumurtlama ve beslenme gibi yaşam olanakları sunarak sucul canlıların yaşam alanlarını oluşturmakta. Son yıllarda küresel iklim değişikliğinin etkisiyle göllerde makrofitlerin (sucul bitkiler) yayılımı daha belirgin hale geldi, bu da kamuoyunda bu canlıların göllere zarar verdiği yönünde yanlış bir algıya yol açtı." diye konuştu.

Yürüttükleri saha çalışmaları neticesinde sucul bitkilerin göllere zarar vermediğini, aksine ekosistem açısından fayda sağladığını bilimsel verilerle desteklenerek kamuoyuna aktardıklarını vurgulayan Özdal, "Bu projeler sonucunda sucul bitki, hayvan ve mikroorganizmalar ile göl su kalitesindeki değişimlerin nedenleri belirlenerek su kalitesinin korunması ya da iyileştirilmesine yönelik politika ve uygulamalar için bilimsel altyapı oluşturulması hedefleniyor." ifadelerini kullandı.

Kaynak:Haber Kaynağı

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.