Fetö’cülere Yer Açılıyor

Fetö’cülere Yer Açılıyor

FETÖ’ den tutuklanan sanıkların cezaevlerini doldurması üzerine cezaevlerini boşaltma çalışmaları başladı. Adalet Bakanlığınca yapılan çalışmalarda terör, cinsel taciz ve tecavüz dışında 4 yıldan daha az ceza gerektiren suçlardan hüküm giyenlerin denetiml

SÜLEYMAN TOKER/ HABERVAKTİM-

FETÖ operasyonu kapsamında tutuklanan sanıkların cezaevleri kapasitesini doldurması üzerine cezaevlerini boşaltma çalışmaları başladı. Bunun üzerine terör, cinsel taciz ve tecavüz dışında 4 yıldan daha az ceza gerektiren suçlardan hüküm giyenlerin denetimli serbestlikle salıverilmesi ve 3 yıldan daha az hapis alanlarda hükmün ertelenmesi uygulanmasıyla cezaevlerinde yer açılması planlanıyor. Bu durumu Habervaktim’e değerlendiren AK Parti 22. Dönem Milletvekili olan Avukat Mehmet Ali Bulut, “OHAL dönemi dikkate alındığında adliyeye sevk edilen sanıkların büyük bir çoğunluğu tutuklanıyor. Bazı hükümlülerin bir daha suç işlemeyeceği anlaşıldıktan sonra 5271 sayılı Ceza Muhakemeleri Kanunu’nun 109. maddesi uyarınca yurtdışı çıkış yasağı getirilerek adli kontrolle serbest bırakılıyor. Bu durum hem cezaevlerini hem de adliyeleri rahatlatacaktır” dedi.

HAKKINDA DAVA AÇILIRSA…

Şüphelinin yurtdışına kaçma ihtimalinin olmadığı anlaşıldığı zaman denetimli serbestlik kararı ile serbest bırakıldığını belirten Bulut, tutuklama kararının çok ağır bir tedbir olarak görüldüğü için sanığın soruşturmasına serbest bırakıldıktan sonra da devam edildiğini söyledi. Bulut, “İlk defa hafif suç işleyenlere, mahkeme tarafından bir daha suç işlemeyeceği hasıl olmasından sonra hükmün açıklanmasının geri bırakılıyor. Suçu sabit kalıyor ancak sicile işlemiyor. Denetimli serbestlik ile serbest bırakılan şüphelinin belirli aralıklar ile bulunduğu semt karakoluna giderek yoklama vermesi gerekir. Eğer hakkında dava açılırda mahkeme gerçekleşir hüküm verilir ise savcılık tarafında çağırılarak infazı gerçekleştirilir” diye konuştu.

TUTUKLAMADA KESİN DELİLLER DİKKATE ALINMALI

Yaşadığımız darbe girişimi olayında açılan davaların soruşturma kapsamında olduğunu söyleyen Bulut, “Şuan da ortada bir ceza yok. Yalnızca soruşturmalar ve şüpheliler var. Şüphelilerin hakkında da tutuklamalar mevcut. OHAL’ de dikkate alındığında adliyeye sevk edilenlerin büyük bir oranı tutuklanıyor. Ancak işin tam faili değil, kurucusu ya da suç işleyeni değil ve sadece oranın üyesi olarak kabul ediliyorsa eğer adli kontrolle yurtdışı çıkış yasağı getirilerek serbest bırakılıyor. 15 Temmuz günü yaşanan darbe teşebbüs durumunda olmayan bir kişi hakkında sadece onlardan olduğu şüphesi ile soruşturma açılıyor. Özellikle tutuklama kararlarında biraz daha ince eleyip sık dokumak gerekir. Kesin deliller varsa eğer tutuklama karar verilmeli. İnsanlar mağdur edilmemeli” şeklinde konuştu.

KAMU GÖREVLİSİ BİR CEMAATİN ADAMI OLAMAZ

Bu süreçle birlikte Türk adaletinin daha da güçleneceğini belirten Bulut, “Kamu görevlisi bir cemaatin adamı olamaz. Özellikle hakim ve savcılar bir kişinin ya da topluluğun emir ve talimatıyla hareket edemez. Görevi neyse onu yapması gerekir. Aradaki bir takım kliklerin ve cemaate hizmet edenlerin temizlendiği bu süreçte geriye kalan yargı mensuplarının anayasaya uygun hareket etmesi gerekir. Yargı şeffaftır. Şeffafta olmak zorundadır. Ancak özellikle kamuda son vermelere çok dikkat etmek gerekir. Bunlarla alakası olmayan insanların görevine son verilmemesi gerekir. Türk adaletinin bu konuda teraziyi doğru tutması gerekir. Onun için ben bu süreçten sonra adaletin daha da güçleneceğini düşünüyorum” açıklamalarında bulundu.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.