Türkiye’nin demokratikleşmesinde yeni adım: “Serbest Cumhuriyet Fırkası”
12 Ağustos 1930’da kurulan Serbest Cumhuriyet Fırkası, Türkiye’de demokratikleşme sürecinin ikinci evresini başlatan önemli bir girişim oldu. Ancak parti, siyasi atmosfer ve toplumsal dengeler nedeniyle yalnızca birkaç ay içinde kapandı.
Cumhuriyet’in ilanından sonraki ilk yıllarda tek parti yönetimi altında şekillenen Türkiye’de, demokratikleşme yönünde atılan ikinci büyük adım 95 yıl önce bugün 12 Ağustos 1930’da geldi. Dönemin Paris Büyükelçisi Ali Fethi Okyar’ın öncülüğünde, Mustafa Kemal Atatürk’ün yönlendirmesiyle Serbest Cumhuriyet Fırkası (SCF) kuruldu. Bu girişim, 1924’te kısa ömürlü kalan Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası’nın ardından, çok partili hayata geçişin yeni bir denemesi olarak tarihe geçti.
KURUCULAR VE KURULUŞ AMACI
Serbest Cumhuriyet Fırkası’nın en dikkat çekici yanı, doğrudan Atatürk’ün teşvikiyle kurulmuş olmasıydı. Ali Fethi Okyar, Atatürk’ün yakın dostu ve eski başbakanlardan biri olarak bu görevi üstlenmişti. Partinin kurucuları arasında dönemin önde gelen bürokrat ve siyasetçileri de yer aldı. Amaç, Cumhuriyet Halk Fırkası’na (CHF) karşı dengeli bir muhalefet oluşturmak, halkın farklı siyasi görüşlerini ifade edebileceği bir zemin yaratmak ve demokratikleşme sürecini hızlandırmaktı.
SCF’nin programında liberal ekonomi politikaları, bireysel hak ve özgürlüklerin genişletilmesi, yerel yönetimlerin güçlendirilmesi gibi maddeler öne çıkıyordu. Parti, hükümet politikalarının denetlenmesi ve halkla devlet arasındaki iletişimin artırılması gibi hedefleri de benimsedi.
KISA SÜREDE BÜYÜK İLGİ
Parti, kuruluşunun ardından kısa sürede ülke genelinde büyük ilgi gördü. Özellikle ekonomik bunalımın ve halkın yaşam koşullarındaki zorlukların arttığı bir dönemde, SCF’nin özgürlükçü ve reformcu söylemleri halkta karşılık buldu. Birçok şehirde düzenlenen mitinglerde binlerce kişi parti liderlerini coşkuyla karşıladı.
Ancak bu yoğun ilgi, siyasi tansiyonun da hızla yükselmesine yol açtı. SCF’nin mitinglerinde zaman zaman hükümet karşıtı sert tepkiler ortaya çıktı, bu da iktidar ile muhalefet arasındaki gerginliği artırdı.
SONUN BAŞLANGICI VE KAPANIŞ
SCF’nin faaliyetleri kısa sürede beklenenden farklı bir boyut kazandı. Parti, halkın tepkilerini dile getiren bir mecra haline gelince, bazı mitinglerde olaylar yaşandı. İzmir mitinginde çıkan taşkınlıklar, partiye yönelik eleştirileri daha da artırdı.
Ali Fethi Okyar, partinin kuruluş amacının dışında gelişmeler yaşandığını ve toplumsal huzurun bozulma riski bulunduğunu düşünerek, 17 Kasım 1930’da Serbest Cumhuriyet Fırkası’nı kendi isteğiyle feshetti. Böylece çok partili hayata geçişin ikinci denemesi de sona erdi.
TARİHE DÜŞEN NOT
Serbest Cumhuriyet Fırkası, yalnızca üç ay gibi kısa bir süre varlığını sürdürse de Türkiye’nin demokrasi tarihine önemli bir deneyim olarak geçti. Atatürk’ün desteklediği bu girişim, çok partili hayatın şartlarını olgunlaştırma sürecinde önemli bir adım oldu ve ilerleyen yıllarda yapılacak denemelere zemin hazırladı.

Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.