Yaşar Güldal

Yaşar Güldal

Veto hakkı ne demek?

Veto hakkı ne demek?

Veto hakkı ne demek? Niçin bazı ülkelere ayrıcalık tanınıyor da Müslüman ülkelere tanınmıyor? 
Veto hakkı; kabul etmeme veya reddetme anlamlarına gelmektedir. Bu anlayış kuvveti üstün tutma zihniyetinin göstergesidir. Güçlünün zayıfı daha rahat ezebilmesinin yolunun açık tutulması için yapılmış bir altyapı çalışmasıdır. İşte diyoruz ki BM daha kurulurken bile hakkı üstün tutmayı değil, zulmü üstün tutmayı amaçlayan bir örgüt olarak kurulmuştur.
BM’nin ilk icraatı ABD’nin savaş uçaklarıyla, İngiltere ve Fransa’nın tanklarıyla bütün batı gelmiş 1400 yıllık İslam topraklarında zorla İsrail’i kurmak olmuştur. Güya BM’nin kurulurken temel prensibi, zor kullanarak toprak kazanmak olmayacaktı. Daha ilk attıkları adım ile bu prensibi çiğnemiştir. 
Daha yakın tarihte Myanmar’da yapılan katliamlara BM uzun süre sessiz kalmadı mı? Bu mudur BM’nin adalet ve insan hakları anlayışı?
Uzun sözün kısası İslam dünyası mutlaka birleşip Müslüman Ülkeler Birleşmiş Milletler Teşkilatını kurmalıdır. Bu birlik hakkı üstün tutma prensibiyle kurulmalıdır. Bu birliğin temel prensibi güçlüden yana olma değil, güçsüzü kollama, mazluma kol kanat germe olmalıdır. Bu birliğin bir diğer amacı da Filistin topraklarında işgalci olan Siyonist İsrail devletini Filistin, Kudüs, Gazze gibi İslam âleminin tarihi önemi olan topraklardan silinip atılması olmalıdır. 
5-  Müslüman Ülkeler Kültür İşbirliği Teşkilatı (UNESCO yerine) :
UNESCO nedir?
UNESCO dil, din, ırk gözetmeyen dünyanın barışı için ve insan haklarına sahip çıkmak için kurulmuştur. Birleşmiş Milletler tarafından kurulmuştur.
Pekâlâ, bugün UNESCO denilen bu kuruluş asli görevlerini yapıyor mu? 

UNESCO’nun görevleri nelerdir?
Cehaleti ortadan kaldırmak bilime önem vermektir. Dünya barışını sağlamak. Dil, din, ırk ayrımlarını ortadan kaldırmak. Okul, kütüphane gibi yerler kurmak. Bilim araştırmalarına imkân vermektir.
Şimdi gelelim Unesco’nun İslam ülkelerindeki faaliyetlerine…
Sözde cehaleti ortadan kaldırmayı ve bilime önem vermeyi misyon edinen Unesco isimli kuruluş İslam ülkelerindeki insanların %55’nin okuma-yazma bilmemesi karşısında İslam ülkelerine niçin okullar açmıyor veya açılmasını teşvik etmiyor?
Dünya barışını sağlama görevi olan Unesco isimli kuruluş acaba Ortadoğu’da Şiilerle-Sünniler çatışırken dünya barışı adına şuana kadar ne gibi katkılarda bulunmuştur? Dünya barışını kurulduğu günden bugüne kadar tesis edebilmiş midir?
Unesco hangi İslam ülkesinde okul, kütüphane gibi eğitim-kültür müesseseleri açmıştır?
Suriye’de, Filistin’de, Gazze’de, Kudüs’te, Myanmar’da, Irak’da, 2013 Mısır askeri darbesinde 3.533 kişi hunharca katledilirken, dünya genelinde milyonlarca Müslüman katledilirken, insan haklarına sahip çıkma görevi de bulunan Unesco, bu ülkelerdeki katliamların karşısında bu saydığım ülkelerdeki insanların haklarına sahip çıkabilmiş midir?
İşte son olarak diyoruz ki Siyonizmin göstermelik insan hakları, eğitim, kültür gibi misyonu olan bu kuruluşu sadece kendilerine hizmet eden ülkeler için bu misyonunu yerine getirirken, Müslüman ülkelere ise bu konularda bir tek yatırım desteği dahi olmamıştır. Biz bundan dolayıdır ki Müslüman ülkeler kültür işbirliği teşkilatı diyor, bu hedefimizi gerçekleştirmek için çalışıyoruz.
Evet, bugün İslam Birliği ile ilgili yazı dizimizin de son yazısını yazmış olduk. Rabbim istifade etmeyi nasip eylesin…Amin.
Kalın sağlıcakla…
 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
SON YAZILAR