Fatih Akkaya

Fatih Akkaya

Siz “izinlisini” yapsaydınız ya…

Siz “izinlisini” yapsaydınız ya…

Dün Anadolu Ajansı geçti;

“Ayaş’ta izinsiz yapılara geçit verilmiyormuş!”

“Ayaş’ta tarım arazisine izinsiz inşa edilen 23 yapı belediye ekiplerince yıkılmış.”

Ayaş Belediye Başkanı Burhan Demirbaş, konuya ilişkin yaptığı açıklamada, ilçe genelinde "hobi bahçesi" adı altında yüzlerce yapı inşa edildiğini belirterek, "İnşa edilen ve edilmekte olan yapıları kimsenin gözünün yaşına bakmadan yıkacağız" diyor.

Başkan Demirbaş, vatandaşları "hobi bahçesi" adı altında yapılan satışlara ilişkin uyararak, şunları söylüyor:

"Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, Tarım ve Orman Bakanlığı, Valilikten gelen talimatlar ve CİMER'e gelen şikayetler doğrultusunda hobi bahçelerine yapılan yapıların hepsini yıkmaya devam ediyoruz ve etmeye de devam edeceğiz. Vatandaşlarımız hobi bahçelerini almasınlar, kandırılmasınlar, onları uyarıyoruz. İlçemizde tarım alanlarından rant elde edenlere, tarım alanlarımızı yok etmek isteyenlere hiçbir zaman fırsat vermeyeceğiz."

***

İzinsiz yapılara elbette geçit verilmemeli…

Hatta “verilmemeli”yi geçtik, “verilemez” ki zaten.

Adı üstünde izinsiz; yani kanuna, yönetmeliğe aykırı…

İlk günden kanunun, yönetmeliğin gereği ne ise o yapılmalıydı.

Ama öyle olmadı…

Son yıllarda Ankara’nın özellikle Ayaş bölgesinde hobi bahçeleri mantar gibi çoğaldı. İçlerine evler yapıldı…

İlgili belediye ilk günden müdahale etmeyip gereğini yapmayarak, yenilerine yol vermiş oldu.

Şimdi çıkmış, göstermelik birkaç bahçeyi yıkıyor; “Ayaş’ta izinsiz yapılara geçit verilmiyor” diyor.

Hadi ordan.

Ayaş’ta bu bahçelerden binlerce var.

Hepsini yıkın da görelim?

Ne mümkün…

Yıkamazsınız, yıkmamalısınız da…

Hep söylüyorum, söylemeye devam edeceğim:

Hobi bahçesi bir sonuçtur; devletin ilgili kurumlarının vatandaşın ihtiyacını karşılamaması, vatandaşın da kendi ihtiyacını kendisinin karşılamasıdır. Hobi bahçesi “devlet”in eseridir.

Devlet, en başından bu yana vatandaşın bu ihtiyacına yönelik gereğini yapmış olsaydı, böyle bir “çarpık yapılaşma” ortaya çıkmazdı.

Sözkonusu Ayaş olduğu için, bu belediye başkanına sormak istiyorum:

Ayaş Belediye Başkanı olarak, vatandaşın “doğada doğal yaşam alanı” ihtiyacını karşılamaya dönük şimdiye kadar ne yaptınız?

Koca Ayaş’ta arpa buğday ekimi yapılamayan marjinal tarım arazilerini tespit edip, buralarda derli toplu “bahçe siteleri” kurdunuz da vatandaş ilgi mi göstermedi?

Çok mu zordu bunu yapmak?

Başbereket’te, Ortabereket’te, Bayram’da, Gökçebağ’da, Tekke’de, Gökler’de… Marjinal tarım alanı mı yok? Tonla ve hepsi boş boş duruyor…

Buraları yolu olan, suyu olan, elektriği olan hobi bahçelerine çevirip, içlerine standart ahşap kulübeler yapmak ve vatandaşa uygun fiyattan kiraya vermek ve/veya satmak hem devlete hem vatandaşa büyük hizmet olurdu.

Belediyenin kasası dolar, vatandaş derli toplu, planlı, yasalara uygun ve de uygun fiyatlı bahçe sahibi olurdu.

En önemlisi de devletin ilgili kurumlarınca işbirliği içinde bir plan program çerçevesinde yapılmış olacağından, bugünkü yer yer çok yakışıksız olan dağınık görüntü oluşmamış olurdu.

Vatandaş çok mu meraklı, doğru düzgün yolu, suyu olmayan ve bir dünya paraya bahçe satın almaya?

Vatandaşı buna mecbur bırakan devlettin, belediyelerdir.

Ayaş Belediye Başkanı Sayın Burhan Demirbaş, yıkım peşinde koşacağına “bu bahçeler nasıl doğdu, nasıl bu kadar çoğaldı, bunda bizim eksiğimiz ne” sorularının cevabını aramalıdır.

Ama bir dakika…

Belediyenin mesire alanını önce güzelce restore edip, ardından özel bir firmaya kiraya veren ve bu kamu malının ücretli hale gelmesine sebep olan bir başkandan bunu beklemem saflık olur sanırım.

Sözümü geri alıyorum.

Vatandaş yapmaya, siz yıkmaya devam edin iyisi mi!

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum
SON YAZILAR